Libre translate Portuguese
218 parallel translation
Bir Cuba Libre, lütfen.
- Uma Cuba Livre. - Sim, senhora.
Kiliseler, harabeler, ay ışığı ya da bir şişe Cuba Libre için de aynı şey geçerlidir.
Passa-se o mesmo com as igrejas, o luar ou uma Cuba Livre.
El Libre denen bir adamı yakalamak için Kobra adasına gidip, isyanı bitireceğim.
Vou à Ilha de Cobra por um homem, El Libre, e para esmagar a sua rebelião.
Teslimat için El Libre'i ele geçirmeden limana girmenizi, ya da yan tarafıma kurşun saplamanızı istemiyorum.
Não quero que chegue antes que El Libre esteja pronto para entrega... Ou que me dê um tiro nas costas.
Bu gece El Libre ile döneceğim.
regressarei com El Libre esta noite.
El Libre'in taraftarları yine de ellerini gösterebilir... ve Baron'u etkilemek için bana bir şans verebilirler.
Os seguidores de El Libre poderão aparecer... e permite-me impressionar o barão. Chama o meu coche.
- Biz soruyoruz. El Libre hakkında duyduklarım benim için yeterli.
O que sei sobre o El Libre é o suficiente para mim.
Yaşasın El Libre!
Longa vida para El Libre!
İsyancılar. El Libre'in kendisi olsaydınız şaşırmazdım.
Não me surpreenderia que fosses El Libre.
Öyle, Tanrım, El Libre, bir gemi dolusu barut ve tüfek mermisi için pazarlığa geldim.
Exactamente, doce senhora, e tenho um negócio para El Libre... Um navio carregado de pólvora e mosquetes.
Beni El Libre'e götürmeğe ne dersin, böylece silah pazarlığını kapatabiliriz.
Que tal me levarem ao El Libre para fechar o negócio das armas?
Bize önderlik etmesi için El Libre'e ihtiyacımız var.
Precisamos que El Libre nos guie.
El Libre tutsak alındı.
El Libre foi capturado.
El Libre'i bir korsan mı kurtaracak?
Um resgate pirata para El Libre?
Göster güzelliğini El Libre?
Esta formosa dama é El Libre?
Oh, evet, El Libre.
Ah, sim, El Libre.
Ve eğer açmayı denediysen, niçin sürgülendiğini anlamışsındır.
E se assim foi, então sabe porque a fechei. Como sugere que resgatemos El Libre?
Ojo, garnizona Baron Gruda'nın El Libre'i gözaltına almak için geldiği işaretini ver.
Ojo, informa a guarnição que o barão Gruda chegou... Para levar El Libre sob a sua custódia.
Biri bizi tanırsa - eyleme soyunacağız ve El Libre'i zor yoldan ele geçireceğiz.
Se alguém nos reconhecer... Despiremos a roupa e libertaremos El Libre à força.
Şanslı olan benim. El-Libre'i idam etmek için Kobra Valisinden talimat aldım.
Recebi instruções do governador de Cobra para executar El Libre.
Albay El Libre'i vermeğe karar verinceye kadar.
Até que o coronel decida entregar El Libre.
Sol tarafta büyük demokrasi ve halk aşığı El Libre bulunuyor.
À esquerda... está o grande amante da democracia e do povo, El Libre.
El Libre ve kızı tamamıyla bir iş.
El Libre e a sua filha são apenas negócios. Não me acorrentaram.
Kralın kendi hapishanelerinden birinden çaldığımızı öğrenince, El Libre'e para ödediği için nefret etmeyecek mi?
Irá odiar pagar por el Libre... quando descobrir que o roubamos de uma das prisões do rei? - Ficaremos à espreita até ao anoitecer.
- Sizi temin ederim El Libre'i, kızını, seçkin işbirlikçisini, gemimizi, silahlarımızı, korsanları, ve Kaptan Vallo'yu beş para ödemeden ele geçireceğiz.
- Asseguro-o... que terei El Libre, a sua filha, e o seu distinto conspirador... o nosso navio e armas, os piratas e o capitão Vallo sem pagar um centavo.
Onu kendi kafandan çıkar, ben El Libre'i satmadım.
Mete nesta cabeçorra que eu não vendi El Libre.
Benim yolumdan gitseydik, El Libre ölmeyecekti.
Se tivéssemos feito tudo à minha maneira, El Libre não estaria morto.
Kaptan Vallo üzerindeki bütün ganimeti de toplayabiliriz, çünkü o El Libre'i kurtarmağa çalışırken kendi adamları tarafından öldürüldü. Kral size çok borçlu.
O rei está em dívida consigo.
Bu gece El Libre'i gömecekler.
Esta noite, o povo enterrará o El Libre.
Cenaze alayının geçeceği yola, El Libre'in kızının seninle evliliğini bildiren bir duyuru asıImasını istiyorum.
Quero um anúncio no caminho onde passará o cortejo do funeral... que anuncie o seu casamento com a filha de El Libre.
Küba Libre, Piña Colada...
Cuba Libre... Piña Colada.
Gelecek yıldaki Paskalya'ya kadar 10.000 libre ağır su istiyoruz.
- 5000 kg até a proxima Páscoa
Paskalya'ya kadar 10.000 libre ağır suyu üretmiş olacaklar.
Vão ter 5000 kg de água pesada pela Páscoa.
Almanya'ya gönderilmek üzere hazır bekleyen 3000 libre ağır suları var.
Têm 1500 kg de água pesada pronta a ser embarcada para a Alemanha.
Paskalya'ya dek 10.000 libre değil, 12.000 libre ağır su istiyoruz.
- Nunca cometa o risco de substimar os Alemães. Até á Pascoa não teremos 5000kg mas sim 5500 kg de água pesada.
Umurumda değil. On sekiz libre daha gümüşe ihtiyacımız var.
Não quero saber de nada, preciso de mais oito quilos.
On sekiz libre daha gümüş lazım.
Mais oito quilos.
"Vir libre quam in servitude."
"Vir libre quam servitude".
Babam bize bundan 100 libre bıraktı.
O meu pai deixou-nos 50 quilos.
Küba Libre, Pina Colada...
Cuba Libre... Piña Colada.
Instamatic fotoğraf makinesi Dr. Scholl sandaletleri ve Daily Express'i vardır ve saatlerce bu ülkeyi Bay Smith'in yönetmesi gerektiğinden, Enoch Powell'ın kaç dil konuşabildiğinden bahsedip durur bütün Cuba Libre'lere kusar.
Ele não pára de falar, e fala, e fala sobre como o Mr. Smith devia estar a gerir este país e quantas línguas sabe falar Enoch Powell. Depois vomita sobre as Cuba Libres.
Saatlerce bu ülkeyi lan Smith'in yönetmesi gerektiğinden ve Margaret Powell'ın kaç dil bildiğinden bahseder.
e o Daily Express da última terça-feira... - Por favor, cale-se! e a chagar-nos a cabeça sobre o como o Ian Smith devia governar o país e sobre quantas línguas fala a Margaret Powell e vomita-nos sobre a cuba libre.
Nica libre.
"Nica Libre".
Bu adama daha Kola Rom verirsen, birazdan mahkemelerden konu açar.
Se dás mais um Cuba Libre a este tipo, ele está nos tribunais não tarda.
Umarım, El Libre senin kadar dikkatli değildir, Kaptan
Espero que El Libre não seja tão cuidadoso como o senhor, capitão.
Sanırım, El Libre için yüksek saygımızı kanıtlamamız gerekecek.
Penso que temos de demonstrar o grande respeito que temos pelo El Libre.
El Libre hakkında konuşmağa geldim.
Venho falar sobre El Libre.
El Libre için ne kadar istiyorsun?
Quanto pede por El Libre?
El Libre'i ele geçirmek için nasıI bir şey öneriyorsun? Kapın sadece ona mı açık?
A tua porta está aberta apenas para ele?
Ben derim ki, madem Kralın gözüne girmenin yolu o kadına yaranmaktan geçiyor, o zaman biz de onun adamı olalım, onun kıyafetini giyelim. *
Uma coisa te direi : penso que nosso caminho será, se quisermos permanecer nas graças do Rei, fazermo-nos servos dela e usar sua libré.
İpek geceliklerimizle radyo dinlerken bir hizmetçi iki bardağa bizim için Marsala şarabı dolduruyor...
Um criado de libré entra e serve-nos dois copos de marsala com ovo. Marsala, os tomates!