Lindy translate Portuguese
340 parallel translation
- Evime gidelim
Vamos ao'Lindy's', ao'Luchow's'.
Ne bir Lindy's, ne bir Madison Square Garden ne de bir Yogi Berra var.
Nada de Lindy's. Nada de Madison Square Garden. Nada de Yogi Berra.
Sanki, adamın biri Lindy Restoran'da pastırmalı sandviç siparişi veriyor.
Parece um tipo no Lindy's a pedir uma sandes de pastrami.
Önce Lindy'de yeriz..
- Um jantar cedo no Lindy.
Lindy, paralarım nerde?
Lindy, onde está o meu dinheiro?
Nasıl içerisi, Lindy?
Que tal te sentes aí dentro, Lindy?
Lindy, sen saçlarını boyamışsın!
Lindy, pintaste o cabelo!
James Spinks, ve Lindy, Antonio Fargas
James Spinks, e Lindy, Antonio Fargas.
Seni Lindy'ye götüreceğim.
Vamos comemorar. Vou levar-te a comer torta de queijo.
Bu bir Lindy'dir.
Isto é Big Band.
Papazımız Michael ve eşi Lindy bugün önünüzde, oğulları Aidan ve Reagan ile küçük kızları ve bebek kız kardeşleri Azaria Chantel Loren Chamberlain ile birlikte duruyor.
O nosso pastor, Michael, e mulher dele, Lindy estão diante de vocês com os seus dois filhos, Aidan e Reagan e a sua nova filhinha e irmãzinha Azaria Chantelle Loren Chamberlain que nos entregas-Te, Senhor e estamos aqui hoje para Te dedicar a sua vida.
Adınızı bilmiyorum ama bu eşim Lindy.
Bem, eu não sei os vossos nomes, mas esta é minha mulher, Lindy. - Olá.
Ebeveynler Michael ve Lindy Chamberlain, Yedinci Gün Adventistleri bebeğin ölümünün Tanrı'nın isteği olduğunu kabul ettiklerini söylediler.
Os pais, Michael e Lindy Chamberlain, adventistas dizem ter aceite a morte do bebé como tratando-se da vontade de Deus.
Mount Isa'nın Yedinci Gün Adventist papazı Michael Chamberlain ve eşi Lindy'nin bugün geç saatlerde evlerine varmaları bekleniyor.
Michael Chamberlain, pastor, de Mt. Isa a sua esposa Lindy devem chegar hoje a casa.
Lindy, bu kan mı?
Isto é sangue?
Graham Charlwood.
- Sim, Lindy.
Dünya onları ve kiliselerini sertçe yargıladığında sergiledikleri örnek davranış için.
A do pastor Michael e da Lindy Chamberlain que pelo seu belo exemplo quando o mundo os julgou severamente.
Lindy, Michael, geçtiğimiz altı ay içinde tanınmış isimler oldunuz. - Bu hayatınızı nasıl etkiledi?
Estiveram na boca da população nos últimos seis meses.
- Senin plânların nedir Lindy?
Somos apenas um casal de australianos comuns. E quais são os seus planos, Lindy?
Lindy, Michael, geçtiğimiz altı ay içinde tanınmış isimler oldunuz. Bu hayatınızı nasıl etkiledi?
Lindy e Michael, ambos estiveram na boca da população nos últimos seis meses.
Lindy Chamberlain, on haftalık kızı Azaria'yı öldürmek suçlamasıyla bugün mahkemeye sevk edildi. Kocası Michael suç ortaklığı ile suçlandı.
Lindy Chamberlain foi hoje a julgamento acusada da morte da sua filha de dez semanas.
Darwin'deki spekülasyonlara göre bunun on yılın en duyulmuş hamileliği olup... Lindy ve ben bizi burada ağırlamayı teklif etmenize son derece minnettarız Papaz.
Especula-se aqui em Darwin que a gravidez mais comentada acaba em...
Chamberlain'lar küçük kızları Azaria'nın cinayet davasındaki ilk duruşma için bugün Darwin mahkemesine geldiler. Lindy beyaz aksesuarlarıyla birlikte pembe beyaz bir elbise giyiyordu.
Os Chamberlain chegaram esta manhã ao Tribunal de Darwin para o primeiro dia de julgamento pelo homicídio da sua filha Azaria.
Bu, Lindy Chamberlain'ın makası.
Eu diria que não.
Testlerinizde ilk olarak bu makası mı kullandınız?
Esta é a tesoura de Lindy Chamberlain.
Lindy Chamberlain hiç duygu belirtisi göstermedi.
Não, nunca.
- Bunlar annem ve babam.
Uma vez mais, Lindy Chamberlain não mostrou qualquer emoção...
Kötü olabilir.
Se era pela Lindy, isso é bom!
Hükümet, Lindy Chamberlain'ın doğumdan sonra bebeğini kızı Azaria'yı öldürmek suçuyla ömür boyu hapis cezasını çektiği Berrimah hapishanesinde, yanında tutma isteğini tekrar reddetti.
Papá! Papá! O governo dos Territórios do Norte recusou uma vez mais o apelo de Lindy de ficar com o seu bebé após o nascimento na prisão onde cumpre prisão perpétua pelo homicídio da sua bebé, Azaria.
Lindy ve Michael Chamberlain bugünkü temyiz başvurularını iki yıllık yasal ve politik mücadelenin sonunda üçe iki oyla kaybettiler. Bugün verilen karar beni büyük hayal kırıklığına uğrattı.
Lindy e Michael perderam hoje o seu recurso para o Supremo Tribunal por 3 votos contra 2, pondo fim a dois anos de batalhas legais e políticas.
Lindy ve ben masumuz ve adımızı temizleyene kadar mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Kamuoyuna teşekkür etmek istiyorum...
Queria afirmar que a Lindy e eu somos inocentes e vamos continuar a lutar até limparmos os nossos nomes e o nome da nossa família.
- "... polis ona ait olduğu sanılan... " - Lindy, gel şuna bak. Hırka, bir turist tarafından düştüğü görülen dağcının arandığı bölgede bulundu.
Cinco anos e meio após o desaparecimento de Azaria Chamberlain a polícia encontrou o que se julga ser o casaquinho do bebé em Ayers Rock.
Bu hırka Lindy'nin beş yıl önce öldüğü gece Azaria'nın giydiğini iddia ettiği hırka olabilir.
Em Ayers Rock a polícia encontrou uma peça de vestuário que pode ter ligação com o caso de Azaria Chamberlain. Há a possibilidade de ser o casaquinho que Lindy Chamberlain alegou que Azaria vestia na noite de sua morte, há mais de cinco anos.
Bu buluş Chamberlain'ların avukatına göre önemli olabilir. Hırkanın bulunamaması Lindy'nin mahkûmiyetinde önemli rol oynamıştı.
O advogado dos Chamberlain considera importantíssimo o achado.
Bayan Chamberlain'ın, kızının giydiğini iddia ettiği hırka ile aynı olup olmadığının anlaşılması için hırka Melbourne'da incelenecek.
A ausência do casaquinho foi crucial na condenação de Lindy Chamberlain.
Bayan Chamberlain'ın salıverilmesi kararımın hırkanın bulunmasıyla ilgisi yok.
Por que foi Lindy Chamberlain libertada antes da realização dos testes?
Michael, artık Lindy hapisten çıktı.
Lindy, vocês não vão encerrar o caso?
Bebek Azaria'nın kayboluşundan sekiz yıl sonra, nihayet Lindy ve Michael Chamberlain masum olduklarını kanıtlama savaşını kazandılar.
15 de Setembro de 1988. Oito anos após o desaparecimento da sua bebé, Azaria Lindy e Michael Chamberlain finalmente ganharam a luta para provar a sua inocência.
Annem ve babam güzel dans ederdi.
Os meus pais dançavam o lindy.
Dünya Le Bourget'dan Fransa kariyerinde... şanslı Lindy'den beri... kimseyi böyle omuzlar üstünde görmedi.
O mundo não vê nada assim... desde que os franceses transportaram Lucky Lindy aos seus ombros... do campo Bourget.
Eğer aşkım bir okyanus olsaydı, Lindy onu 2 uçakla geçebilirdi.
Se o meu amor fosse um oceano, Lindy teria de atravessá-lo em dois aviões.
Pabuçları yağla, Lindy!
Põe-te a mexer, Lindy!
Lindy Chamberlain.
Lindy Chamberlain.
Papaz Michael ve Lindy Chamberlain.
Falo particularmente de uma família.
Lindy!
- Sim?
Lindy! Buradayım.
Lindy?
Burada daha iyi olacağınızı düşündük.
A Lindy e eu agradecemos a sua oferta em nos alojar, pastor.
Kadınlar bebeğin ne zaman doğacağını ve burcunu hesaplamaya çalışıyorlar.
A Lindy vestia um vestido rosa e branco...
Ayrıca, hırkanın Lindy Chamberlain tarafından uydurulduğunu ileri sürdü. Dostum, bu Barker denen adam çok uyanık.
Também alegou que o casaquinho foi uma invenção a favor de Lindy.
Bugün Lindy'e hoş geldin derken ailemizle çok mutlu olabiliriz.
Temos muito tempo para isso. Muito tempo.
Neden hâlâ savaşıyorsunuz?
Michael, agora que a Lindy saiu da cadeia.