English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ L ] / Linus

Linus translate Portuguese

675 parallel translation
Büyük oğul Linus Larrabee Yale Üniversitesi'nden mezun oldu. Sınıf arkadaşları onu Yale'e..... 50 milyon dolar bağış yapması en muhtemel kişi seçtiler.
Linus Larrabee, o filho mais velho, formara-se pela Universidade de Yale, onde fora apontado pelos colegas como quem, provavelmente, legaria 50 milhões de dólares à sua faculdade.
Bugün başarılı bir polo oyuncusu ve Linus'un... giderleri arasında 600 dolarlık bir kalem olarak görülüyor.
Hoje é um jogador de pólo de sucesso que declara impostos no valor de 600 dólares.
Bay Linus şehre inmeye hazır.
O Sr. Linus está pronto para ir á cidade.
Günaydın.
Bom dia, Linus.
Linus, seninle konuşmak istiyorum!
Linus, quero falar contigo!
Linus, bırak şu tabancayı!
Guarda isso, Linus!
Linus, Elizabeth Tyson ile evlenmeye hiç niyetim yok.
Linus, não faço intenções de me casar com elizabeth Tyson!
- Linus, inanıyorum sana.
- Linus, acredito em ti.
- Kardeşim Linus tanıyordur onu.
- Aposto que o meu irmão o conhece.
Merhaba, Linus.
Olá, Linus.
Linus, bu çocuğu aileden kovmak gerek!
Linus, este rapaz deveria ser expulso da família!
Eminim Linus'un da söyleyecekleri vardır.
Estou certo que o Linus tem algumas palavras a dizer.
- Teşekkür ederim, Linus.
- Obrigado, Linus.
- Linus!
- Linus!
- Linus, bana bir hatır yapar mısın?
- Linus, faz-me um favor.
- Olur, Linus.
- Sim, Linus.
- Sen olamazsın, Linus?
- Tu não, Linus? !
- Seni kastetmedim, Linus!
- Não me referia a ti, Linus!
Baba, yıllardır Linus'un şoförlüğünü yapıyorsun.
Pai, há tantos anos que conduzes o Linus.
- Efendim, Linus?
- Sim, Linus?
Çok akıllısın, Linus ve çok zengin.
És muito esperto, Linus, e muito rico.
Linus, hamakta yatarken aklıma harika bir fikir geldi.
Ouve, Linus, tive uma bela ideia quando estava na cama de rede.
- İyi geceler, Linus.
- Boa noite, Linus.
David, Linus'la yemeğe gideceğimi sanmıyorum.
David, não penso irjantar com o Linus.
Ama Linus seni davet ediyorsa, ona iyi davranman gerek.
Mas se o Linus quiser sair, sê agradável.
Linus, gardenyaları unutma!
Linus, não te esquecerás das gardênias?
Merhaba Linus.
Boa noite, Linus.
Linus?
Linus?
Alo, Linus?
alô, Linus?
Çok anlamlı konuşmadığımın farkındayım, Linus.
Sei que não faço muito sentido, Linus.
- Çok utanıyorum, Linus.
- Estou tão envergonhada, Linus.
Linus!
Linus!
Sayın Linus Larrabee beni Paris'e götürüyor.
O Sr. Linus Larrabee vai levar-me para Paris.
Niye yaptın bunu, Linus?
Porque o fizeste, Linus?
Linus Larrabee, yanmayan, kavrulmayan, erimeyen adam..... 20 milyon dolarlık işi çöpe atıyor.
Linus Larrabee, o homem que não arde, chamusca ou se derrete, deita fora um negócio de 20 milhões de dólares.
Diyor ki, Linus Larrabee, yani sen..... ve Sabrina Fairchild, yani o..... bugün kalkan Liberté vapurunda yanyana yerler ayırtmışsınız.
"Linus Larrabee", que és tu, não és? ... "e Sabrina Fairchild", que é ela, não é?
Linus Larrabee, finans büyücüsü, yönetim kurulu başkanı..... şoförünün kızıyla kırıştırıyor.
Linus Larrabee, mago financeiro, presidente do conselho directivo, metido com a filha do seu motorista.
Önce benim peşimdeydi, sonra Linus'a taktı.
Ela andava atrás de mim, mas virou-se para o Linus.
Kelly bana beş tane binlik ve Dr. Tyler'in telefon numarası gerek. Linus Tyler?
Kelly, preciso de cinco de mil dólares e o número do Dr. Linus Tyler.
Vip'i ancak o icat eder.
Linus Tyler?
İyidir.
D Linus?
Linus mu?
Ele é simpático.
Bugün yine buluşacağız.
Linus!
"Kuzen Linus, yaşam kainata benzer hemen araştırmaya başla, belki yarın dünyayı terk etmeni yasaklarlar".
D que é que ele disse? - Ele disse : "Primo Linus, a vida é como o universo. Explora-o hoje, porque amanhã podes não conseguir descolar".
Linus? - Evet.
Linus?
Dr. Linus Tyler da kim?
Dr. Linus Tyler.
Ee, Linus?
Vamos amanhã de manhã.
Linus?
- D químico maluco.
Utanmanıza hiç gerek yok, Linus.
- Não faz mal.
Ah, Linus!
Oh, Linus!
Nasıl isterseniz, Linus.
A decisão é sua.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]