Liste translate Portuguese
2,645 parallel translation
Vay canına. Şaşırtıcı derecede uzun bir liste.
Há uma lista surpreendentemente enorme.
Yine bu kadar uzun olmaması gereken bir liste var.
Novamente, uma lista que não devia ser tão grande.
- Biraz uzun bir liste oldu bebeğim. - Biliyorum.
- Isso não é nada fácil, querida.
Size bir liste yapabilirim.
Eu faço-lhe uma lista.
- Liste tahtada yazılı.
- A lista está no quadro.
Bir liste yaptım. Beş isim vardı.
Fiz uma lista... 5 nomes.
Sen de bir liste tutmaya başlasan iyi edersin, Bobby.
É altura para começares a fazer uma lista, Bobby.
Güzel bir liste olmuş.
Isto, sim, é uma bela lista.
- Siz de mi liste yaptınız?
Também fez uma lista? Fiquei inspirado.
Bir liste yapmalıyız, seçenekleri ortaya çıkarmalıyız.
Temos de desvendar e acabar com esse plano.
Videoda ayrıca Sayın Başbakan'ı kişisel olarak ilgilendiren garip bir fidye talebi ve bu taleple ilgili detaylı talimatların yazılı olduğu bir liste bulunuyor.
O vídeo ainda contém um pedido bizarro de resgate de natureza pessoal envolvendo o Primeiro Ministro. Esta é uma lista detalhada de instruções relacionada à demanda.
İlginç bir liste. Kedi yavrusu klavye çalıyor, kedi yavrusu aynı anda hapşuruyor ve osuruyor?
Gatinho a tocar órgão, gatinho espirra e peida-se...
- Noel baba için liste yaptın mı?
- Tenho-a aqui.
Merhaba! - Noel baba için liste yaptın mı?
- Olá, tens a lista do Pai Natal?
Özürlü ve kısmi / tam ampütasyon ekleyince liste 207'den 3'e indi. Galiba bacağı protez.
Acho que ele tem uma perna protética.
Bu liste, üc gün icinde Sovyetlere teslim edilecekti.
A lista ia ser entregue aos soviéticos daqui a três dias.
Elinde gercek liste var bize getirdiğin, bu sahtesi.
Ele tem na sua posse a lista verdadeira, não esta falsa que nos trouxe.
Senden burada çalışanları, hastaları ve ziyaretlerine gelen yakınlarını içeren bir liste hazırlamanı istiyorum.
Preciso que faças uma lista, dos funcionários, dos pacientes, e das famílias,
- Pek kısa bir liste olmayacak.
- Está bem, vou fazer isso. - Não vai ser uma lista pequena.
Sağlam bir liste olmuş.
Que grande lista.
Görünüşe göre liste epey kalabalık gibi.
Parece um pouco cheia.
Kevin, bugünkü düğünlerin olduğu... -... liste nerede?
Kevin, onde está a lista dos outros casamentos de hoje na cidade?
İlan listesi gibi s.kişmek isteyenler olduğu bir liste.
É uma lista para quem quer ter sexo.
Bu liste, müttefiklerimize göre hiç var olmamıştı.
Uma lista que, para os nossos aliados, nunca existiu.
Liste kimde?
Quem tem a lista?
M liste konusunda bana bilgi verdi.
A M... já me informou sobre a lista.
- Hayır, liste onda. Mimi'yi bulabilir.
Ele tem a lista, pode encontrá-la.
Liste yapar mısın?
Uma lista.
Bu gizli bir liste.
Isso é uma lista confidencial.
"Bütün Britanyalılar arasından birinin seçilmesi gerekse...,... Amerikalılar üzerinden en iyi izlenimi olan iki kişi kim...,... Kral George ve Kraliçe Elizabeth kısa bir liste bile olamaz."
"Podendo-se escolher, de entre todas as personalidades inglesas, " as duas que melhor impressão pudessem causar aos americanos, " o Rei Jorge e a Rainha Isabel nem sequer na lista entrariam.
James daha önce hiç duymadığım aletlerin olduğu bir liste yolladı.
O James mandou-me uma lista de equipamento que eu desconhecia... JEFF ORLOWSKI Videógrafo do EIS
Buz baltası ve buz kramponu gibi daha önce hiç kullanmadığım teknik tırmanma aletleri olan bir liste.
Machados de gelo e grampos de ferro, equipamento técnico de escalada que eu nunca usara.
Liste uzayıp gidiyor.
E a lista continua.
Sağlam liste döşemişsin.
Isto é uma lista de compras.
Dosya hedeflerin bir liste.
O arquivo era uma lista de alvos.
Günlük sorumlulukları için liste hazırlarım.
Eu fazia uma lista das responsabilidades deles.
Bu liste elimizde ve Gil hapisteyken nasıl oluyor da araba çalınıyor ki?
Se temos a lista e o Gil está na prisão, como roubaram o carro?
O liste ve çeteler arasında bir bağlantı var gibi.
Parece haver uma ligação entre gangues e esta lista.
Zaten çoktan değişti liste.
Ele já foi substituído.
Liste sende değil ki.
Tu não tens a lista.
Liste konusunda haklıydın.
Sabia que estava certo? Sobre a lista?
Evet. İşte liste.
Sim, aqui está a lista.
Uzun bir liste.
É uma longa lista.
Bu liste gerekli reformları getirebilmemiz için boynu vurulması gereken 286 kişiyi temsil ediyor.
É a lista... das 286 cabeças... que deverão ser cortadas... para levar a cabo as reformas necessárias.
Senden bunu nasıl değiştirebileceğimizle ilgili... ... en az 30 fikrin olduğu bir liste yapmanı istiyorum.
Quero uma lista de, pelo menos, 30 ideias para alterar as coisas.
Şimdi oyun salonu kapalı, aramızdaki sıralamayı halletmek için yarışalım ve yeni bir liste belirleyelim.
Mas agora que o salão já fechou, está na hora de limpar a tabela e correr para eleger a nova equipa.
Liste sıralama yarışı başlasın!
que comece a Corrida Sortido Surpresa!
Gördüğün gibi liste uzun, o yüzden takip etmek biraz zor.
Veja, a lista continua, por isso é difícil de acompanhar.
- Sid, öyle bir liste yok.
Como é que sabe o meu nome? Sid, isso não existe.
icinde sahte bir liste var. Anderson geri kalanlarla ilgilenir.
Aqui dentro está uma lista forjada.
Bir liste olacaktı.
Algures nesta papelada.