Luna translate Portuguese
619 parallel translation
Niçin mi? sokakta, lunaparkta, dansta kavga ettin.
Na rua pancada, no luna parque pancada, no baile pancada...
"Luna" ne demek?
- Que quer dizer "Luna"?
O Luna Park'ta fedailik yapıyordu.
Ele era um segurança no Amusent Park.
Lido Gym'e gidip menajerim Ruben Luna ile görüşmelisin.
Devias ir ao Ginásio Lido falar com o meu treinador, Ruben Luna.
Ruben Luna'yı arıyorum.
- Sim, procuro o Ruben Luna.
Ben Luna.
- Sou o Luna.
Luna, otur, otur.
- Luna, calma, calma. - Não!
Luna, otur.
- Senta-te.
Ben Luna.
Sou a Luna.
- Luna.
- A Luna.
Miles, Ben Luna'yım.
O distrito Oeste? Miles, sou a Luna.
Hatırlıyor musun? Luna.
Luna, lembras-te?
- Adın Luna değil, değil mi?
Luna. O teu nome não é Luna, é?
- Hepimiz vahşi hayvanlar gibiyiz.
- Somos animais selvagens. - Almoço, Luna.
Diana Luna.
Diana Luna.
Luna.
Luna.
Evet, "Çatlak Tony" Luna.
Sim, "Tony Louco" Luna.
Luna Hanım, pencereden bu tarafa gelin.
Sra. Luna, afaste-se da janela.
- Tony Luna.
- Tony Luna.
Tony Luna'yı bulacağım.
Eu vou encontrar o Tony Luna.
Tony Luna'nın torbacısı.
O saco de mão do Tony Luna.
- Günaydın, Bayan Luna.
- Bom dia, Sra. Luna.
Güneş doğunca, bana Luna'yı vereceksin, ya da kız yavaş yavaş, ölür.
Quando o Sol nascer, dás-me a Luna ou a rapariga morre... lentamente.
- Diana Luna ellerinde.
- Eles têm a Diana Luna.
Tony Luna'nın bir süredir Wisconsin'da saklandığını duymuş, bu gece de saat 10'da Union İstasyonu'ndan buraya geleceğini söyledi.
Ela tem uma escuta em que o Tony Luna tem deitado a cabeça em Winsconsin, e ele vem à cidade hoje à noite, na Union Station às 10h.
Luis'e söyle... Tony Luna elimde.
Diz ao Luís... eu tenho o Tony Luna.
Luna'ya güzel hediye var.
Tenho um presente para o Luna.
Victor, her şey bittiğinde, Luna benimle Bogota'ya gidecek.
Victor, quando isto acabar, o Luna volta para o Bogotá comigo.
- Dün akşamki ayı gördünüz mü? - Evet.
- Viste la bella luna ontem à noite?
- Aya hoş geldiniz.
- Benvenuto alla Luna.
Puerto de Luna'daki yarı zenci... yarı Meksikalı bir orospu.
É uma cabra afro-mexicana. Em Puerto Luna.
Kimse sana dokunamaz. Küçük Flora De La Luna'ma da.
Ninguém tocar em ti ou na minha Flôr de Luna.
McBain soğuk kanlılığın, heycanın ve ölümün durmadığı bir luna park gibiydi.
Eu achei que o McBain foi uma montanha-russa imparável, emocional, derramante e mortífera.
Hermes oldu Merkür, Afrodit oldu Venüs, Gaya oldu Zemi ( dünya ), Selena oldu Luna ( ay )...
Vamos ver Hermes tornou-se no Mercúrio, Afrodite em Vénus, Depois a Gaea em Terra, Selene em Luna, a Lua.
Bir sonraki sayımızda yayımlayacağımız Bigas Luna'nın, senin "Soğuk Oda" romanının benzeri bir hikâyeye dayanan bir filme hazırlandığı...
Estou a ler uma entrevista que publicaremos no fim-de-semana. O Bigas Luna vai fazer um filme com um argumento muito parecido com a tua "Câmara Frigorífica".
Senin romanına benzer bir senaryo yazmış ve Bigas Luna da filme çekecekmiş.
Escreveu um guião muito parecido com o teu romance. - Vai ser realizado pelo Bigas Luna.
O Luna, Willy'nin kız kardeşi.
É a Luna, a irmã do Willy.
Hey, Luna!
Olá, Luna!
Willy'nin kardeşi, Luna.
É a irmã do Willy, a Luna.
Luna'nın suya dönmesi lazım.
Temos de salvar a Luna.
Luna karaya vurmuş.
A irmã do Willy.
Luna hasta.
A Luna está doente.
Haydi Luna.
Vá lá, Luna.
- Luna'yı koruduğunu sanıyor.
- Acha que protege a Luna.
- Willy'yi ikna edeceğim.
- Convenço o Willy a deixar ajudar Luna.
Ama üç kardeşin annelerine kavuşacağına söz verin.
Mas promete-me levar o Willy, a Luna e o Littlespot para a mãe deles.
- Petrolünüz Luna'yı öldürüyor.
- O seu petróleo está a matar a Luna.
- Selam Luna, tatlım.
- Olá, Luna, querida.
Her şey düzelecek Luna.
Vai correr tudo bem, Luna.
Ah, si, la luna.
- Ah, si.
- Gutierrez, Luna.
- Gutierrez, Luna.