English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ L ] / Lyon

Lyon translate Portuguese

300 parallel translation
Lyon'da Gnome'da çalışmıştım.
- Trabalhei no Gnome, em Lyon.
Üzgünüm, yarın sabah Lyon'a gitmem gerekiyor.
Não posso. Parto para Lião logo de manhã.
- Lyon Ekspresi 6'da geliyor.
- Às seis, no expresso de Lião.
Bu bir Lyon Healy.
Isso é um Lyon e Healy.
Wilson, McGrath, Lyon, Johnson.
Wilson, McGrath, Lyon, Johnson.
Elbette. Bay Hulot'ya söyleyin.
A casa Rémy de Lyon, se fazemos o envio.
Lyon'da Remy'ye yapılacak teslimatın bilgileri var mı sizde?
Diga? Tem um pedido de Rémy, de Lyon.
Lyon's Garage.
Garagem Lyons.
Lyon'daki yazı hatırlıyor musun? İyi kazanıp bir ev akmıştık ve seyahat etmeyi bırakmayı düşünüyorduk.
Recorda-se do verão em Lyon quando ganhámos bem e comprámos uma casa... e pensámos que pararíamos de viajar?
- Ve burada. - "Hala o."
Outra vez, na Gare de Lyon.
10 yıl önce babamla birlikte Lyon'da geçirdiğimiz kışı hatırlıyor musun?
Lembraste daquele Inverno há 10 anos, quando estivemos com o papá em Lyon?
Yarın sabah, sekizi beş geçe, Lyon Garı. Burgony trenine biniyorsunuz.
Amanhã de manhã, 8 horas e cinco, Gare de Lyon, você toma o combóio para a Borgonha.
Lyon Tiyatro ve Müzik Merkezi
AGÊNCIA DE TEATRO E DE MUSIC-HALL
Felix tutuklandıktan sonra Mathilde, benim yokluğumda Lyon'a taşınmıştı.
Após a detenção do Félix, a Mathilde veio de Paris para Lyons.
Şimdilerde Gestapo karargâhı olan Lyon Askeri Hastanesi'nin krokilerini saatlerce etüt etmiş ve sonunda Felix'in işkenceye tabi mahkûmların tutulduğu bir hücrede hapsedildiğini saptamıştı.
Todos os dias, durante horas, estudava a planta do hospital militar, agora quartel-general da Gestapo. O Félix estava na cela para os que é preciso obrigar a falar a todo o custo.
Kral George ( VI. ) ve Kraliçe Elizabeth ( Bowes-Lyon ) bombalanmış bölgeleri ziyaret ederek halkın saygısını kazanmıştı.
O rei Jorge e a rainha Elizabeth ganharam o respeito ao visitarem as zonas atingidas.
Leroy işini, Lyon genelev vakasını, Juglin işini ve Van Cleef olayını bitirin.
E os casos Juglin e Van Cleef!
Sizi Lyon'a gönderebilirim, uygun mu?
Quer que lhe envie a Lyon?
Bana Lyon Eski Hükümlüler Bölümü'nü bağlar mısınız?
Comunique-me com o Reformatório de Lyon.
" Bu keşiş, Cenevre'de, Toulouse'da, Lyon, Paris ve İngiltere'de,
Este frade, dizem que esteve em Genebra, em Toulouse, em Lyon, em Paris, depois na Inglaterra, e que depois foi para a Alemanha, de onde veio para a Itália e foi preso.
Lyon'da kızlar sınıfım vardı.
Lyons, tivémos exatamente o mesmo problema.
Bouchard'ın yerinde, Lyon'a yakın bir yerde gecemizi geçirdik. Servisle ilgilenen bir kişiyle tanıştım, kendisiyle yıllar sonra karşılaştım o da otel işleriyle uğraşıyordu.
Dormimos... perto de Lyon, em casa do meu amigo Bouchard... um rapaz que conheci durante o meu serviço militar... e que reencontrei alguns anos mais tarde... no ramo da hotelaria.
Bildiğiniz gibi ajanlarımızdan biri olan Reed Lyon'a indirilmişti.
Como sabe, um dos seus agentes, Reed, foi largado em Lyon.
- Lyon'daki Gestapo merkezinden mi?
- Na sede da Gestapo em Lyon?
Lyon'un 20 mil güneyindeyiz.
A 32 km sul de Lyon.
Özür dilerim Teğmen Lyon buranın kuzeyinde miydi?
Peço desculpa, Tenente. Disse que Lyon ficava a norte daqui?
- Lyon'daki Gestapo karargahı.
- Na sede da Gestapo, em Lyon.
Lyon Garı yakın.
Não, Gare de Lyon é uma ligação directa.
Lyon'da bir adres ve kayıtlı bir işçi olduğumu gösterecek belgeler gerekiyor.
Preciso de morada em Lyon e documentos em como sou um trabalhador recrutado.
İsviçre sınırındaki Lyon'a.
Para Lyon, perto da fronteira suíça.
- Bunun için Lyon'dan geldi.
- Veio de Lyon de propósito.
Lyon'a yolunuz düşerse.
- Se for a Lyon...
Anti-serum vermemiz gerekiyor, yani anti kolajen demek istedim. Ne yazık ki sadece Lyon'da var.
Temos de obter um antissoro, um anticolagénio, mas só há em Lyon.
Lyon kaçmıyor, işlerin de. Gelince devam edersin.
- Vai sobreviver e a toupeira também.
Bana kalırsa Lyon'a geçmek isteyebilir. Evet.
- Acho que foram dá-las a Lyon.
Portal'in Lyon'da yaptığı işin yanında.
Nem se compara com o trabalho do Portal em Lyon.
Lyon'da değil tabii.
- Mas não em Lyon.
- İçeri gir Lyon.
Entre, Lyon.
- Niye böyle düşünüyorsun Lyon?
Porque disseste isso, Lyon?
Bay D. Lyon'a gidiyordu, mektubumu iletmeyi nazikçe kabul etti.
O Sr. D ia para Lyon e aceitou levar esta carta...
İddiaya varım, Lyonlusunuz.
Aposto que és de Lyon.
Gillet'lerin hepsi Lyonludur. Üstelik ipek üretimi yaparlar.
Todos os Gilet são de Lyon, e fabricantes de seda.
Bir yemek var, bilir misin... Bir patates yemeği. Lyon usulü patates.
É - te familiar este prato, batata Lyonnaise?
Demek istediğim... Bende istediğin kadar Lyon usulü patates alacak para... - Lütfen kes sesini.
É que eu tenho dinheiro suficiente para comprar quantas batatas lyonnaise eu quiser...
LYON VİLLALARI
PROPRIEDADES LYON
Lyon Villaları
Propriedades Lyon
Lyon.
Lyon.
Lyon'dan Remy Şirketi aradı, oraya teslimat yapılıyor mu diye soruyorlar.
- Senhor... - O quê?
- Ya Lyon?
- E Lyon?
Evet, ama Lyon'da bahçe var, üçüncü katta... ona göre bir atölye, nehir manzarası.
Em Lyon, temos um jardim, um estúdio para ela, vista sobre o Ródano.
LYON VİLLALARI
RESIDÊNCIAS LYON

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]