Marry translate Portuguese
163 parallel translation
Anadilinde söylendi "Marry Bingo-Bingo" dedi
A falar no seu linguarejar Disse. : "Feliz Bingo-Bingo"
Sen işleri idare edersin, Marry Çocuklar da sana yardım eder.
Consegues desenrascar-te, Mary. Os rapazes tratarão do gado.
Kızın olduğunu zannettin ve bana Marry deyip durdun.
Pensaste que eu era a tua namorada. Estavas sempre a chamar-me Mary.
Marry ve benim hiç ortak yanımız yok.
Eu e a Mary não somos nada parecidas.
Ben sadece oradaydı Marry ile hiç tanışmadı bile.
Ben é tal e qual como os outros. Ele nunca a conheceu.
Ama gerçek şu ki, bir keresinde buradaki Marry Anne ile bir adamı öldürdüm.
Mas a verdade é que, uma vez matei um homem com a velha Mary Ann aqui.
Marry adlı kız ödemeli telefondan aradı.
Uma tal de Mary telefone-te
Marry bana hoş biri olduğunu söyledi.
A Mary disse-me que era boa pessoa.
Yani, gelinle Marry Mountain'da okumuş olsaydın gözümden kaçmazdın.
quero dizer... talvez tenha a visto com a noiva alguma vez... Nunca poderia esquecê-la.
Şey, Mary'nin şovundayken komik olduğunu düşünürdüm ama kendi başına kaldığında bir anda ortadan kayboldu.
Pensava que ela era engraçada quando ela estava no "Marry - Show" mas quando arranjou a sua própria série casaram-na logo muito cedo.
Bir büyük Bloody-Marry alabilirmiyim? Şuraya oturuyorum.
Pode dar-me um Bloody Mary bem servido?
Marry bir hayvan bakıcısı.
Me casarei com o zelador do zoológico.
Merhaba, Marry.
Olá Mary.
İskoç Kraliçesi Marry.
Mary, Raínha dos Escoceses.
Bana, bir "Bloody Marry" daha getirir misin, canım?
Dê-me outra "Veggie Mary," certo?
Dıştan bakıldığında çok basit, zararsız ve temiz görünüyordu.
Marry, aparentemente é símples e inofensível.
Zavallı, tatlı, küçük Marry.
Pobre, doce e pequena Mary!
Hemşire Maria? Marry Poppins?
Irmã Maria?
Orada Marry Poppins'le hiçbir ilgisi yok.
Não há nada de Mary Poppins nisso.
Marry Poppins'e karşı bir garezin mi var? Ona karşı hiç bir...
- Tens algo contra a Mary Poppins?
Çok iyiydin Marry.
- Doug! - Olá, Sidney. Tudo bem?
Özür dilerim.Marry.
Desculpe.
Oh Marry, ne oldu? !
Que aconteceu, Marie?
Oh Marry ben, tanrım, kendimi berbat hissediyorum.
Marie, eu... credo. Sinto-me tão culpada.
Dinle Marry çok üzgünüm.
Lamento imenso, Marie.
Marry'nin yazlık giysileri.
QUARTO ROUPAS DE VERÃO DA MARY
- Marry Fuer.
Mary Feur.
Marry Jo'ya göre daha önce de şiddet gösterdi.
De acordo com a Mary Jo, ela tem uma historial de violência.
Birinde Marilyn ile Weinstein, diğerinde Cukor ile yapım ortağı ve sanat yönetmeni Gene Allen bulunuyordu.
Tinha escrito How to Marry a Millionaire... um enorme sucesso para a Fox e para Marilyn. - Sabe com quem eu casaria? - Com quem?
Fox ve Marilyn'e başarı kazandıran How to Marry a Millionaire'i o yazmıştı.
Ele disse-lhe : " Marilyn, sempre que achar que a frase não tem qualidade, risque uma vez.
- Marry, hematoloji / onkolojiyi ara
- Mary, chama hematologia.
- Marry Meme's'e.
- À Marry Meme's.
Oraya çağırılan kişi Marry Hudson ve benim onun hakkında söyleyecek birşeyim yok.
Aquela garota era a Jessica Marie Hudson. Não sei nada sobre ela.
Jaq-Jaq'ın burada olduğundan emin misin Marry
Tens a certeza de que o Jaq está aqui?
Marry'nin katili?
Casavas, fodias, ou matavas?
Ama Marry'nin liginde bile değildi.
Mas não era do campeonato da Mary.
Her şeyden önce, Donny ve Marry olayını biliyorsun?
Primeiro, sabes, esta coisa de Donny e Marie? - Certo.
- Sam, ben Marry.
- Sam, é a Mary.
İyi akşamlar Marry.
Boa noite, Mary.
Marry var, Trish var.Sanırım biz..
Temos a Mary e a Trish, pensei que se nós...
Marry, adli tıp ekibim nerede bana söyler misin?
Mary, podes dizer à minha equipa forense onde ficar?
- Marry ve Luis mi?
- A Mary e o Luis?
Danny, Marry'nin yerine bakmamızı söylediğinde biraz gergin gibi görünüyordu.
O Danny pareceu mesmo um pouco agressivo quando nos pediu para tratar dos assuntos da Mary.
- Marry, lütfen.
- Mary, por favor.
Marry Connell.
O meu nome é Mary.
Hayır aslında Marry Benim için iyi olanı istemiyor
Na verdade, Rosemary ela não sabe o que é melhor para mim.
Martha, inanıyorum ki, Marry ve Sally anneleri mezarında yatarken değil, hayatta olduğu sürece mutlu olacaklar.
Martha, acho que a Mara e a Sally iriam preferir que a mãe delas estivesse viva, e não a três metros abaixo de terra.
Marry haklı. Galiba aynı fikirde olamam.
A Marie tem razão, não é nada, provavelmente.
- Ne oldu Marry?
- Os cavalos estavam assustados.
- Merhaba Marry?
Olá, Mary?
Will U Marry Mee.
Will U. Marry Mee.