Mesleği translate Portuguese
459 parallel translation
Her robotun kendine has bir mesleği var.
Nós, os robots, temos, cada um, o seu trabalho.
Arnie bu mesleği bıraksan iyi edersin.
Arnie... ... é melhor acabares com isto.
Bu mesleği bırakmanın tek yolu ölmektir.
O único jeito de renunciar de nossa profissão é morrer.
- Armand genç bir adam. Önünde uzun bir hayatı, onu bekleyen bir mesleği var.
- O Armand é um jovem com um caminho a traçar, com uma carreira à sua espera.
Hiç mesleği olmazsa ne yapar?
Sem uma profissão, que pode ele fazer?
Mesleği neydi?
O que fazia ele na vida?
Sanırım, özellikle de sizin gibi bir mesleği olan biri daha önce de kaybedenlerin sızlanışlarını duymuştur.
Suponho que já ouviu das lamúrias dos vencidos, antes... principalmente na sua profissão, não?
Guyanalıların en meşhur mesleği olan kelebek avcılığına başladı.
Tornou-se num caçador de borboletas. Pelo que era muito conhecido.
Bunca yıldır boşuna bu mesleği yapmıyorum.
Não estive todos estes anos na Polícia para nada.
Tıpkı diğerleri gibi bir taş ev ve duvarları balıkçının mesleği kadar eski.
Uma casa de velha pedra, como tantas outras. É inconfundivelmente a casa de uma família de pescadores.
Kişisel bilgilerini alalım : adı, uyruğu, yaşı, mesleği, ana ve baba adı.
Toma nota dos dados pessoais. Primeiro e último nome, nacionalidade, idade, nome do pai, nome da mãe, profissão.
Paris'te bile resim yapamıyorsan bu mesleği bırak ve patronun kızıyla evlen, kardeşim.
Amigo, se não consegues pintar em Paris, desiste e casa-te com a filha do patrão.
Bu mesleği burada bırakıyorum.
Eu já não. Tenho que me sentar.
Ben başka bir mesleği yapamam
A navegar pelos mares Ter uma carreira
Tıp mesleği Alaska'da çok zor.
A profissão de médico é muito difícil no Alasca.
Bu mesleği seçmek zorunda değildin.
Não tens de lá estar.
Ben'in mesleği de öyledir.
É como Doc e Ben aqui...
Bu onun mesleği.
- É sua profissão.
Adı gerçekti, mesleği de gerçekti.
O seu nome era real e a profissão também.
- Mesleği neydi?
- O que fazia ele?
Ne o sen mesleği bıraktın mı?
Porquê? Deixaste a carreira?
Mesleği : Aşık olmak.
Ocupação, estar apaixonado.
Mesleği :
A sua ocupação :
Margaret, güzellik mesleği sembolize ediyorsa senin de eski bir film yıldızı olman lazımdı.
Margaret se a beleza simbolizasse a profissão, tomá-la por uma estrela do cinema. Maurice.
Malum, tıp mesleği tamamen değişiyor.
Sabem, a profissão está a mudar.
Mesleği neydi?
Qual era a profissão dele?
- Belirli bir mesleği yoktu.
- Não tinha.
Rakiplerle dolu bu dünyada erkeğin bir mesleği yoksa pek şansı olmaz. O yüzden ben de, ihtiyacından fazla parası olan insanları aramaya başladım. Kaybettiklerini çok özlemeyecek olanları.
Bem, num mundo altamente competitivo... se um homem não tem profissão, não tem muita escolha... assim, comecei a procurar pessoas que têm mais dinheiro do que... precisam, incluindo algumas coisas que perdem.
O modayı belirleyen kişi. Bu onun mesleği.
Ela estabelece a moda, é essa a profissão dela.
İnsan bu mesleği bilince ve deneyimli de olunca, ne kadar kolay, değil mi?
Vê como é fácil, com sabedoria e experiência profissional a seu favor?
ÖIdürmek onun mesleği..
Matar é o oficio dele, nasceu para isso
Eğer onlardan daha varsa, mesleği bırakabilirim.
Se houvesse muitos assim, deitava fora a minha placa.
- Mesleği bırakacağını söylüyor.
- Prometeu deitar fora a placa dele.
Bu arkadaşınız beyefendinin kolay bulunup bulunamayacağına göre değişir. Mesleği nedir onun?
Isso depende se a morada do seu amigo... quero dizer, se a morada desse senhor é fácil de ser localizada.
Mesleği - sekreter. 345 ve 201 tarafından tutuldu.
Profissão : secretária. Contratada pelos 347 e 201.
O günden beri mesleği patlatmak.
Faz explodir coisas desde então.
Babanın mesleği de pek yasal sayılmaz.
A profissão do seu pai não é assim tão legítima.
Bay Ançüez size en uygun mesleği önermemizi istemişsiniz.
Anchovy, pediu-nos que lhe disséssemos que emprego melhor o serviria.
Neden bu mesleği seçtin?
Por que escolheste este trabalho?
Onların mesleği bağışlamamak.
Seu trabalho não consiste em perdoar.
Mesleği?
Profissão?
İçinizde daha mutlu bir mesleği seçen var mı?
Algum de vocês tem uma profissão mais alegre?
Tıp mesleği güzellik alanında hep.... büyük bir cehalet sergilemiştir.
A profissão médica sempre mostrou... sua extrema ignorância no campo da beleza.
Ben o mesleği tamamen bıraktığını sanıyordum.
Mas disseste que ias deixar essa profissão para sempre.
Calpurnia bile mesleği fahişelik olduğu halde, öyle bir yerde bu işi yapmazdı!
Nem Calpúrnia serviria em tal lugar, e é essa a sua profissão!
"O an, dinmez kahkahalar yeri-göğü inletir..." "... mesleği, Zeus ve Hera'nın oğlu demirci Vulcan'a tuhaf bir zerafet verir. "
"Vulcano, desajeitadamente desempenha o seu papel, enquanto gargalhadas inextinguíveis ecoam nos céus."
- Mesleği?
A que é que se dedica?
Ben başka bir mesleği yapamam
Para mim É a vida de um pirata
Dünyanın en eski mesleği.
É a profissão mais velha.
Bizim meslegi yapacak kadar yürekli misin?
Achas que tens coragem para o nosso ramo?
Mesleği neydi?
- A ocupação?