English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ M ] / Mignon

Mignon translate Portuguese

78 parallel translation
- Mignon mu demek istediniz, efendim?
- Ele era. -'Mignon', senhor?
Bilirsiniz, Mignon. Bir gramofonumuz vardı ve onun haricindeki tüm plakları kırdık.
Tínhamos um fonógrafo.
Bu "Mignon, ben Titania'yım." Gerçekten bunu seviyor musunuz?
'Eu sou Titânia'!
- Ya da?
- Ou filé mignon?
Ardından da, birkaç fileminyon!
- E a seguir dois "filet Mignon"!
Sakıncası yoksa size avec la sauce Béarnaise ( üstünde Bearnez sosuyla ) un morceau de filet mignon bir parça fileminyon önerebilir miyim?
Permita-me que lhe sugira um filet mignon. Cozinhado na perfeição com um molho bernaise.
Ona fileminyon pişirdiğimi sanıyordum.
Estava a pensar em fazer filet mignon.
Umarım bu akşam iştahın açık olur çünkü fileminyon ve fırında patates yapacağım.
Espero que tenhas apetite esta noite, porque vou grelhar filet mignon e assar batatas.
Evet, şehirde koşuşturup senin için gelinliğini bulabilecek birini.
Um mignon que negoceie o teu vestido.
Mignon.
Mignon.
Şimdi, Bay Mignon, size kişisel bir soru sormak istiyoruz.
Agora, Mr. Mignon, Nós temos uma pergunta estranha e um pouco pessoal para lhe fazer.
Bay Mignon.
Mr. Mignon.
Bay Mignon, birkaç yıl önce, adı Sara olan bir kızla yaşadınız mı?
Mr. Mignon, há uns anos atrás, chegou a viver com uma garota com o primeiro nome de Sara?
- Manhattan'da nerede, Bay Mignon?
- Em Manhattan aonde, Mr. Mignon?
Mezeler, sığır filetosu.
Salmão... "Filet mignon"...
- Fileminyonun yanında ne var?
- Que acompanha o filet mignon?
Kıpkırmızı oldun ve utandın, ilk buluşmamızda "fil-et-mig-non" ısmarladığın zaman olduğu gibi.
- Ficaste todo vermelho e embaraçado. Como no nosso primeiro encontro, quando mandaste vir... "filet mignon".
- Hangi beden istersiniz?
Le mignon. - Que tamanho gostaria?
Isabelle, fileto alır mısın?
Um filé mignon?
Acayip bir şey. Bir hafta önce hücredeyken, ertesi hafta Monty'nin Yeri'nde Cristal şampanyası içiyor, filet mignon, ıstakoz ve karides yiyor olmak.
É demais quando a semana passada estivemos numa cela, e na semana seguinte se está no Monty's com champanhe Cristal, lombinho, lagosta e camarão.
İki filet mignon ve bir "coquilles St. Jacques".
Dois filet mignon e um Coquille Saint Jaques
Bu geceki mönümüzde ıstakoz, şaraplı dana fileto ve kızarmış ördek seçenekleri var.
Esta noite estamos a servir um prato de marinheiro. A sua escolha seria lagosta, filé mignon ou... bife de pato?
Istakoz, dana ya da ördek.
Lagosta, Filet mignon ou pato?
Fileto mudur nedir, ondan alayım.
Vou ficar com o Filet mignon.
Bonfile "Minyon", şampanya, havyar mı?
Filet mignon? Champanhe? Queres caviar?
Önce kumar oynarken yakalandı... sonrada bir kamyon dolusu... Filaminyonu, Federal bir ajana satarken yakalandı.
Gastou todo o dinheiro no jogo... e depois foi apanhado a vender um carregamento... de filet mignon a um agente federal.
En iyi mantar fileminyon.
O "filet mignon" de cogumelos.
Fileminyon istediysen neden fileminyon yemiyorsun?
Se querias "filet mignon", por que não comes "filet mignon"?
Bize et şinitzel kızartıyorum.
Vou grelhar filet mignon.
Kenarları az yağlı bifteğim.
Meu lindo filet mignon com uma gordurita à volta.
- Herbirimiz fileminyon yiyeceğiz.
- Cada um de nós terá direiro a'filet mignon', certo mãe?
Bir kez fileminyon yemiştim.
Eu comi'filet mignon'uma vez.
Fileminyon mu isterdin?
Queria um "filé mignon"?
Senin yüzünden onca fileminyonu israf ettik.
Porque gastamos todo o nosso filée mignon convosco.
- Fileto!
- Fillet mignon!
Hayır, sadece nasıl cevap vereceğimi bilemedim çünkü teras katta hors d'oeuvre servisi yaptık. ... ama asıl yemek, Yemek Bölümünde açık büfe oldu. ... mönüde fleminyon ve patatesli somon rostosu yanında da soğan soslu ıstakoz vardı.
Não, eu apenas não sabia como responder porque fizemos hors d'oeuvres amanteigados no pátio, mas o jantar foi um buffet na secção da comida que continha filet mignon ou assado de salmão e batatas a murro com lagosta, cebolinha, molho manteiga.
Yarım porsiyon fileto, üç kuzu, iki de ördek.
Um filet mignon, três borregos, dois patos.
ve belki birazda FILET MIGNON, soğansız. Tamamdır.
E, depois, o Filet Mignon, sem cebola, bem passado.
İki küçük bonfile ve üç kepçe naneli çikolata kahvaltı için çok fazla.
Sim, acho que dois filetes Mignon e três bolas de menta com raspas de chocolate é demasiado para o pequeno-almoço.
Biftek mi istersiniz, fileto mu?
Deseja bife da costela ou filé mignon?
Evet, kalite şarapla fileminyon bifteği götürme fırsatını kaçıracaksın...
Sim, vais perder um vinho fino - E filé mignon e... - Ouviste falar dos outros?
Vampirler için filet mignon.
O "filet mignon" dos vampiros.
Oui, c'est mignon.
Oui, c'est mignon.
- Filet minyondu.
- Era um filete mignon.
Filet minyonun içinde yalnızca fileto vardır.
O filete mignon apenas inclui o lombo.
Yoksa tatlı olarak pastırmalı fileminyon yok size.
Ou não há filet mignon com bacon para ninguém.
Şef garson.
Mas é Mignon!
Johann Wolfgang Goethe.
Johann Wolfgang Goethe Mignon.
Engin Lambdaistanbul
"Mignon" de GOETHE tradução do filólogo João Ribeiro
- Sığır fileto.
- Filé mignon.
Küçük hanım fileminyon istiyor.
A senhora quer um filet mignon.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]