Mila translate Portuguese
140 parallel translation
Havel, "Mila 23" den, bana yardım etti. getirdiklerimi teslim alıyordu.
Havel, um vizinho de "Mila 23", ajudava-me. Era ele entregava.
"Mila Bölgesinde Mühimmat iytiyacı var" Shamek, David, bunu organize edin.
"O sector Mila, reclama munições." Shamek, David, tratem disso.
- Mila, çantaya birkaç şey koy.
- Mila, junta algumas coisas.
Mila, niçin sabun?
Mila, então para quê o sabão?
Mila, yeter.
Mila, pára.
Mila Pfefferberg.
Mila Pfefferberg.
Poldek ve Mila Pfefferberg.
Poldek e Mila Pfefferberg.
Pfefferberg, Mila.
Pfefferberg, Mila.
Mila Pfefferberg
Mila Pfefferberg
Mila!
Mila!
Şu kadın, Mila.
Aquela mulher, a Mila.
Bir liste yapıp Mila'ya veririm.
Vou fazer uma lista e dá-la à Mila.
Mila yakında ortalıktan kaybolabilir.
Talvez a Mila não esteja cá muito mais tempo.
Mila'ya karşı bir düşkünlüğün var.
Gosta da Mila.
Mila hep bana ve Kardasya'ya ihanet etmediğine inanmıştır.
A Mila sempre o considerou inocente da traição a Cardássia e a mim.
Mila ve hareketsiz geçen emekliliğime mi? Hiç sanmam.
De volta à Mila e à minha reforma tranquila?
Derken, varlıklı bir avukatın, yeni doğan oğlunun Brit Mila'sında bir kez daha şans eseri karşılaştıktan sonra birbirleriyle kasten karşılaşmak için bir zaman belirlemeye karar verdiler.
E, então, depois de outro encontro ocasional, na circuncisão do novo filho de um abastado advogado, decidiram escolher um momento para esbarrar um no outro de propósito.
Hey Cake bu Mila ve bu da... -... üzgünüm ismini unuttum.
Apresento-te a Mila e... e..., desculpa, mas esqueci-me do teu nome.
Mila hizmetçimiz ve en güvenilir sırdaşımızdı.
A Mila era a nossa governanta e a confidente de mais confiança.
Teşekkürler Mila.
Mila, obrigado.
Mila 18'de bir sığınak var.
Há um bunker na Mila, 18.
Bu bir mucize...!
É um mila...!
Victor, seni kızım Mila ile tanıştırayım.
Victor, gostaria que conhecesse minha filha, Mila.
- Mila, sahi.
- Mila, certo.
Sen, iki kardeşini ve şimdi de Mila'yı.
Você, seus dois irmãos e agora Mila.
Mila kız kardeşlerimden biriydi.
Mila era uma das minhas irmãs.
İkinci kaptanımla konuşmana izin vereceğim. Mila kamptakilerin endişelerine iyi bilir.
Mila está susceptível aos problemas do acampamento.
Mila, bunu daha sonra tartışabiliriz.
Mila, podemos discutir isto mais tarde... Os Nietzscheans está a vir para vos apagar.
Algılamıyorum zaten. Mila dürüst ama saygılıydı. Hala Achilles'e itaat ediyor.
Mila é honesto, mas respeitosa, e ainda obedece a Wrath of Achilles.
Mila stratejik bir varlık. Onu dışarı çıkarmak için geldik.
Ela é um recurso estratégico e estamos aqui para a salvar.
O zaman belki de Mila haklıdır.
Então talvez Mila tenha razão.
Bu konuyu Mila ve diğerleriyle konuştum.
Já tinha discutido isso com Mila e os outros.
Mila, kaçmanıza yardım etmeye çalışıyoruz.
Mila, estamos a tentar ajudar-vos a escapar.
Mila, geri çekil.
Mila, desarme-se.
Mila'yla diğerleri bu kadar anlayışlı olmayabilir.
Sim, bem, Mila e os outros podem não ser tão compreensivos.
Mila'yla konuşmamız gerekiyor.
Ryan e eu vamos ter uma pequena conversa com Mila.
Mila, bunu yapmak zorunda değilsin.
Mila, não tem que fazer isso.
Mila.
Mila...
Mila, onunla git.
Ei, Mila, devias ir com ele.
Dışarı çık Mila.
Sai daqui, Mila.
Mila geri gelmez...
Mila não vai voltar...
Hepinizin bildiği gibi, kocam öldüğünden beri yıllardır, çok çektik.
Como vocês sabem, desde que o meu marido Mila morreu Há muitos anos atrás, nós sofremos muito.
Mila'nın hiç mülkü yoktu!
Mila não tinha bens!
Mila'yla aranız iyiydi.
Mila foi bom para você.
Sizi buraya, Mila'nın son isteğini gerçekleştirirsiniz diye çağırdım!
Eu chamei todos vocês aqui pensando que você honraria o desejo de morte de Mila!
Mila'yla evlendiğimde annem bu araziyi bana vermişti.
Minha mãe me deu este terreno quando eu casei com Mila.
Ben aktris Mila Jovovich ve 4. Tür'de Dr. Abigail Tyler'ı canlandırıyorum.
Eu sou a atriz Milla Jovovich e interpretarei a Dra. Abigail Tyler em "Contatos de 4º Grau."
Adriana de Mila'nın sana ihtiyacı olduğunu söyledin mi?
Explicou que Adriana de Mila precisa de ajuda...
Mila Kunis mi? !
Mila Kunis?
Mila, inan bana, roller tersine döndüğünde neler olduğu gördük.
Mila, acredite-me, vimos o que acontece quando os papéis são invertidos.
Mila?
Milla?