Mma translate Portuguese
142 parallel translation
Bu, görüp görebileceğin en iyi karma dövüş sanatıdır.
Isto é apenas algumas das melhores MMA que há-des ver.
Bu karışık dövüş sanatıdır. Karıştır.
Isto é MMA, mistura as coisas.
- MMA mı?
- MMA?
O, iki yıl önceki M.M.A.'dan sonra gözden kayboldu.
Ele desapareceu do MMA há dois anos.
Kısa bir süre sonra M.M.A'ya girdi, ve çok çabuk, doğu dünyasının en tehlikeli dövüşçülerinden biri oldu.
Ele entrou pouco depois para o MMA e rapidamente se tornou um dos mais perigosos lutadores na região oriental do mundo.
Bu bir M.M.A. saçmalığı değil.
Isto não é nenhuma brincadeira MMA.
Bir MMA'in üç aşaması vardır...
Há 3 fases num MMA...
Bir MMA dövüşünün, tamam mı?
Num combate MMA.
MMA dövüşçülerine, gördüğün diğer atletler kadar göstermelisin.
Os lutadores de MMA agem com mais respeito que qualquer outro atleta que eu tenha visto.
Trianna'yla kızları kazanırsın, MMA'yle de erkekleri.
Apanhamos as raparigas com a Trianna, os rapazes com a MMA.
Çok yaşa MNA!
Viva o MMA
Evet seyirciler, Turnuva seçmeleri Sona erdi MCW için 100. MMA turnuvası
Ok, estamos aqui para anunciar a nossa selecção... para o torneio do MMA 100 MCW e nós certamente temos de te dizer... encontramos umas pérolas desconhecidas.
MMA tarihinde, ilk defa böyle sona eren bir karşılaşma gördüğümden bahsetmiyorum bile. Boğulmayla.
Sem mencionar que essa vai ser a primeira vez na história do MMA... que uma luta terminou daquela maneira, por asfixia.
Dandrieux Hanım kızım olur.
Mma. Dandrieux. É a minha filha.
Vaktinin çoğunu Blood Guts Savaşçıları denilen MMA spor salonunda geçirmiş.
Passava muito do seu tempo livre numa academia de AMM chamada Os Blood e Guts Warriors.
MMA, Karma Dövüş Sporları.
AMM... Artes Marciais Misturadas.
Nate, spor salonunda uyuşturucu faaliyeti olmuş mu ya da MMA dövüşçüleri dahil olmuş mu öğren.
Nate, vê se há alguma actividade recente relacionada com drogas na academia. ou que envolva lutadores da AMM.
Bu tarz salonlar en yoğun dövüşü isteyenler sayesinde popüler oldu.
O MMA cresceu entre os homens que procuram um tipo de luta mais intensa.
Sadece Paul Wilson dövüş sanatı eğitimi almış, ama diğerleri de düzenli olarak egzersiz yapıyormuş.
Só o Paul Wilson treinava num ginásio de MMA. Os outros treinavam no YMCA local e num ginásio caro.
Bu tarz salonlar en yoğun dövüşü isteyenler sayesinde popüler oldu. Şüpheli de ister.
O MMA cresceu entre os homens que procuram um tipo de luta mais intensa.
MMA Live yayınımıza dönüyoruz.
Regressámos aqui ao MMA Live,
Yatırım koruma fonu kralı JJ Riley, Wall Street'teki aslan ininden çıkıp MMA tarihindeki en büyük "Kazanan Hepsini Alır" turnuvası Sparta'yı organize diyor.
O rei dos capitais de risco J.J. Riley, vindo directamente de Wall Street para a jaula. Promovendo o maior torneio "o vencedor leva tudo", da história da MMA. Sparta.
Abim dün gece yarısı Bay C.'yi bir striptiz kulübünde görmüş. - Mümkün değil. Olamaz.
O meu irmão disse que a meio da noite, estava num clube de strip e viu o Sr. C., a lutar estilo MMA.
- MMA türünden bir şey yapıyormuş.
Tu não estavas lá, por isso não sabes.
- MMA nedir?
O que é MMA?
Gençliğinde umut vadeden ve yakın zamanda kariyerine dönüş yapan MMA dövüşçüsü sakat Marco Santos'un yerine son anda turnuvaya dâhil oldu.
Acertando nas maxilas, por entre aquele chuveiro de espuma. Ahab estagnou, levou as mãos á testa.
Tommy'nin bu turnuvada olmasının tek gerçek sebebi spor salonunda Mad Dog Grimes'ı patakladığını gösteren videodur.
A única razão pela qual o Tommy está sequer neste torneio é devido a um vídeo de MMA que mostra ele a bater no "Cão Raivoso" Grimes no ginásio.
Bu dövüş belki de MMA tarihindeki en büyük bozgundur!
Esta deve ser a maior derrota da história da MMA!
Bugün, MMA dünyası yerel kahraman profesyonel kik boks efsanesi Ricky Fontaine'e yapılan ring dışı saldırıyla üzüntüye boğuldu.
Nos escândalos do MMA, esta noite Notícias de um ko fora dos ringues O herói local e lenda do kickbox Ricky Fontaine.
* Bu gece kavga edeceğim, güneş doğana kadar *
Tonight, I'mma fight till we see the sunlight
Elbette, her dövüşçünün yaptığı bir şey.
Sim, é o que os rapazes do MMA fazem.
Dokaj da dünya klasmanı dövüşçülerinden.
O Dokaj é um combatente de MMA, a nível mundial.
Bir boksörün karışık dövüş sanatlarında başarılı olacağını bilemediler.
Não achavam que um boxer ganhava a um lutador de MMA.
KDS'den bahsetmiyorum, Lights.
Não estou a falar de MMA, Lights.
Ve şimdi açılış maçından önce kulise gidip efsanevi karışık dövüş sanatları hakemi ve resmi Canavar Dövüşü papazı Herb Dean bize sıradaki dövüşlerdeki kurallar ve düzenlemeler hakkında bilgi vermek için hazır bekliyor.
E agora antes de vermos a previsão do combate inaugural, vamos direto aos bastidores onde o lendário árbitro de MMA, e árbitro oficial de Briga de Monstros, Herb Dean, está pronto para nos dar os detalhes das regras dos próximos combates.
Dayaktan geberten, kafatası çatlatan karma dövüş sanatları çılgınlığının ikinci turuna 100 günden az kaldı.
Menos de 100 dias para começar uma segunda dose de grandes porradas, loucura hiper-super-violenta de artes marciais mistas ( MMA ).
Evet kızım. Karma Dövüş Sanatları boksa bin basar.
Sim, rapariga, MMA é o que o boxe gostaria de ser.
Hiç karma yaptınız mı, KDS tarzı?
Já algum de vós misturou as técnicas, estilo MMA?
Max, altı yıl önce KDS dünyasında fırtınalar estirmek üzere olduğunu söyledi.
Max disse-me que à seis anos atrás, ele estava preparado para toma de rompante o mundo MMA.
Leon'la maç izliyoruz. İyi bari.
Estou a ver MMA, com o Leon.
MMA'da çok fazla para var şu sıralar.
Muito dinheiro está em jogo no MMA hoje em dia.
1999 MMA milli şampiyonu.
O campeão nacional de MMA de 1999. ( Mistura de artes marciais )
Hadi MMA yapalım.
Vamos fazer um MMA. ( Artes Marciais Mistas )
1,000 dolar kazanabileceğim bir MMA maçı ayarlayabilirmiş.
E tem uma luta da MMA. Posso ganhar 1.000 dólares.
Diğer üçü MMA.
As outras três são, mmas.
Jimmy hiç MMA'de dövüştü mü?
- O Jimmy já lutou MMA?
Sana bir lakap bulacağım.
- Deixa-me perguntar-te, gostas de MMA? Vou pensar numa alcunha para ti.
- Resmi bir maç olmasını istiyorum ama ben.
Isto é o primeiro nível da MMA.
Bu onun ilk KDS dövüşü ve...
A fazer a sua entrada na MMA...
- KDS'nin spor salonunda eğitim verdiğini sanıyordum.
Pensei que tinhas dito que eras dono de um ginásio da MMA. Não, não, não...
- Hayır! Bir spor salonunda KDS dersi veriyorum dedim.
Eu disse que eu ensinava MMA ( Mixt Marcial Arts ) no ginásio.