Mızrak translate Portuguese
609 parallel translation
Aslanları çağırmak için böyle kükrüyorlar, sonra onlara mızrak atıyorlar.
Rogem para atrair aos leões e depois matam-nos.
Bir pay, artı mızrak yarası için 800 $.
Uma parte e 100 moedas de prata por um ferimento de lança.
Mızrak, kano, yiyecek.
Quer lanças, canoas, comida.
- Mızrak, kano tamam mı?
- Arranja lanças, canoas, tudo?
Şefe mızrak, et ve kano vermesini söyle.
Diz ao chefe que dê lanças, carne e canoas.
Çat pat, yusyuvarlak Kremalı börek, sütlü "mızrak".
Roda que roda, um molho de lanças!
- Onun yerine burada mızrak taşıyorum.
- Mas ainda carrego uma lança.
- Hepimizin yaptığı bu, mızrak taşımak.
- É só o que fazemos, carregar lanças.
Birinci perdede mızrak taşı, ikinci perdede mızrak taşı.
Carregar uma lança no 1º acto, outra no 2º acto.
Tüm yapmam gereken, bir mızrak taşımaktı.
Eu só carregava uma espada.
Acaba bir daha mızrak taşıyabilecek miyiz?
Pergunto-me se carregarei uma espada de novo.
Onlarla, demir zincir döversiniz düşmanı gösteren mızrak çemberi oluşturursunuz.
Que formem a tua volta um anel de ferro.
Üzerinde mızrak izi olmayan postu da siz kabul eder misiniz?
Você aceitará a pele do leão?
Ahtur yerde! Bir mızrak verin bana! Bırakın beni!
Dê-me um javelin!
Yine mi sen? Kendine zırh ve mızrak bul!
Ainda aí estás?
İyi bir zırh takımı ile bir samuray olabilirim. Kılıç. Mızrak.
Eu podia ser um Samurai, com armadura e lança!
Mızrak için Otsubo tekniğini çalışın. Daha sonra takviye ve yığınak nasıl yapılır onu öğrenmelisiniz.
na construção de ameias e fortalezas!
Bir mızrak, efendim.
Uma lança, senhor.
Omuzunun üzerine bir mızrak geldi.
Tirámos uma lança do seu ombro.
O Micah'a 20 gümüşe maloldu ve neredeyse kalbine bir mızrak yiyecekti.
Custou 20 moedas de prata. Um preço justo do coração.
Bize mızrak atan! - Putpereslerin ayin çadırı!
O mesmo que o tentou dardejar!
Mızrak dövüşü yapan şövalyelerimiz. Emrimize amade genç kızlar. Kızım, onu kuzeyde bir kaleye götürecek olan Griswold'la evleniyor.
Os nossos melhores cavaleiros, camponesas à nossa disposição, a minha filha casada com Griswold, que a vai levar para o Norte, bem para o Norte.
Asil şövalyeler turnuvamda atlı mızrak dövüşü yapacak.
Nobres cavaleiros no torneio,
Mızrak gibi uzun ve diksin.
Alto e erecto como uma lança.
Kollarını kırasıya kürek çekmeler, zıpkın ve mızrak atmalar neden?
Porquê esta correria aos remos, aos arpões e lanças?
Yalnızca bir tek kabile böyle mızrak kullanır.
Só uma tribo usa uma lança destas.
"Mızrak ve kalkanını kaldır ve bize yardım et."
Pegai a espada e o escudo e vinde ajudar-nos.
Biz, ölümcül bir mızrak alacağız ve onu hep yanımızda bulunduracağız.
Vamos... Temos que arranjar uma lança | e mantê-la sempre a bordo.
O halde sen ve Neb mızrak yapacaksınız.
Então tu e o Neb farão lanças.
Yanan Mızrak!
Lança em chamas!
Yanan Mızrak!
Lança em Chamas!
Duyuyoruz, Yanan Mızrak!
Estamos, Lança em Chamas!
Sen ve o çocuk herkesin birer bayrak ve mızrak taşıyarak marşlar söylemesini istiyorsunuz.
Você e aquele rapaz querem todos com uma bandeira e um hino.
Kolu mızrak kadar uzundu.
Parecia comprido como uma lança.
Ve arkasında Atina tanrıçası beyazlara bürünmüştü ve elinde altın bir mızrak vardı.
E atrás dele, estava a deusa Atena, toda de branco, com uma lança dourada na mão.
Mızrak atıcılar çalıştırıIsın.
Lançadores de lanças.
Dövüş usulleri ve kılıç kullanma eğitimi alıyorum ve at sırtında mızrak dövüşü ve binicilik.
Estou a aprender as regras de combate e de esgrima e de torneio e de montar.
Bir keresinde adamın birinin sırtına mızrak sapladım.
Uma vez perfurei um homem nas costas com uma lança
Tabanca mı kullanmak istersiniz, kılıç mı, mızrak mı?
Deseja usar pistolas, sabres ou espadas de duelo?
- Mızrak çuvala sığmaz, sen bir uşaksın. - Değilim.
Se não fores para a cama, és um empregado.
Tahta kazıklarınızı keskinleyin, mızrak ve balta kullanın.
Afiem estacas de madeira, usem lanças, machados.
Kılıç ve mızrak.
Com lança e espada.
Mızrak.
Lança.
Mızrak, mızrak.
Lança, lança.
Mızrak, balta, ne olursa!
Lanças, machados...
Atlı mızrak turnuvasında mıyız?
Mas isto é uma corrida?
Zırhım on kat kalkan gibi dişlerim birer kılıç pençelerimse mızrak kuyruğumun bir darbesi yıldırımdır!
A minha armadura é como dez escudos os meus dentes são espadas as minhas garras, lanças a minha cauda um raio!
Mızrak ustaları, 1000 mızrak bağışlıyor!
Os ferreiros darão mil lanças!
Ubardi mızrak öldürmek bütün beygirler.
Camião não prestar.
- Zırh ve bir mızrak! - Defol, dilenci!
Precisarias de uma armadura.
Bir mızrak da yapabiliriz.
Aposto que podemos fazer uma lança.