Oats translate Portuguese
41 parallel translation
Arkadaşımı hatırladın mı? Alaska'daki askeri okuldan Albay Oats.
Lembras-te do meu velho amigo, Coronel Oats, da academia militar do Alaska?
Albay Oates! Olamaz!
É o coronel Oats!
Oats, yolunun üstünde onlardan bir gurup var.
Mais uma coisa... vai gente suficiente ao teu encontro.
- Durumu epey kötü Oats.
Ele está muito mal, Oates.
Bak bu pek iyiye alamet değil Oats.
Isto não é bom sinal, Oates.
Oats?
Oates?
Oats, bu ses neydi?
Oates, o que foiisso?
İyileşeceksin. Evet. - Oats..
Tive uma vida longa.
Oats? !
Oates!
Oats?
Oates.
Şu yulaf ezmesi kutusundaki adama benziyor.
Parece o tipo dos Quaker Oats.
Hey, umarım sen ve Kaptan Yulaf eğlenirsiniz.
Espero que tu e o Capitão Oats se divirtam.
Bu da bana biraz garip geliyor çünkü sen babamla tanıştın. Biliyorum. Annemle tanıştın hatta Yüzbaşı Yulaf'la bile tanıştın.
Sei que não, o que é estranho, tendo em conta que conheces o meu pai a minha mãe, o Capitão Oats, e a lista continua.
Kaptan Yulaf?
Capitão Oats?
Ah! Ahh, üzgünüm, Kaptan Yulaf.
Desculpa, Capitão Oats.
Kaptan Yulaf hikayen...
A história sobre o Capitão Oats.
- Kaptan Yulaf duymasın. - Çok komik.
Depois do Capitão Oats.
Ona Kaptan Yulaf'ı mı ödünç verdin? ! Ona hiçbir şeyi ödünç vermedim.
Emprestaste-Ihe o Capitão Oats?
Görüyor musun Yulaf, The Valley'de bile işler aynı.
Vês, Oats, foi exactamente igual no The Valley.
Kaptan Yulaf'la mı dertleşiyorsun?
Tu e o Capitão Oats a recuperar o tempo perdido?
- Ben Yulaf'la evde kalacağım.
- Eu e o Oats vamos encomendar.
- Hey, Kaptan Yulaf'ı ödünç alabilir miyim?
- Posso levar o Capitão Oats emprestado?
Yulaf, eğer o, senin bir yerlerine dokunursa, bir yerlerin dediğim...
Oats, se ele te tocar em qualquer lugar estranho, e por estranho quero dizer...
Bir bakalım.
Deixa ver. Capitão Oats?
- Evet, ama, Kaptan Yulaf iyi temsil edilip edilmediğinden endişeleniyordu.
Pois, o Capitão Oats estava preocupado que podia não ser bem representado.
Bence Kaptan Yulaf burada olsaydı çok gurur duyardı... ya da bu görüntüden ciddi anlamda rahatsız olurdu.
Acho que o Capitão Oats teria ficado muito orgulhoso... ou profundamente perturbado com este visual.
Evet. Yulaf'ın baya üzgün olacağını düşündüm tatlı, güzel ve parlak saçlı birisinin eşlik etmesi ona iyi gelir diye düşündüm.
Imaginei que o Oats estivesse em baixo... que podia precisar da companhia de alguém doce e bela, com cabelos brilhantes.
Kaptan Yulaf'a ne dersin?
Então e o Capitão Oats?
Kaptan Yulaf pek konuşkan bir at değildir, ama sana iyi yolculuklar diliyor, ve uh... seni özleyeceğini söylüyor, neyse... tamam.
O Capitão Oats é um cavalo de poucas palavras, mas disse que gostava que fizesses boa viagem. e... disse que vai ter saudades tuas, portanto... ok.
Çünkü benden başka bir tutkun varsa onlar da Kaptan Oats ve uyuşuk müzikler.
- A sério? Porque as únicas paixões que tens para além de mim, são...
ve, ee, çizgi romanlar olamayacağını biliyorum, çünkü eğer sen, Zach ve Atomic County o konuyu bir daha açarsanız.İkinizi de uykunuzda öldürürüm.
Captain Oats, música lamechas e, bem, sei que não podem ser livros de BD, porque... se vieres com a conversa sobre tu, o Zach e da banda desenhada "Atomic County" mato-vos aos dois quando estiverem a dormir.
Evet. Kaptan Yulaf, iyi bir dinleyicidir, ama Prenses Pırıltı... O, sadece bir köşede güzelliğini sergilemeyi sever.
O Capitão Oats é um óptimo ouvinte, mas a princesa Sparkles só fica ali quietinha e é bonitinha.
Yani Kaptan Yulaf. "Prenses Işıltı" dedim çünkü bence çok güzel bir isim.
Eu quis dizer Capt. Oats, eu só disse Princesa Sparkle porque acho que é um nome muito fixe.
Joyce Carol Oates var mı? Hayır.
Tem algum da Joyce Carol Oats?
Az önce Quaker Oats işini aldığımızı duydum.
Soube que conseguimos o contrato com a Quaker Oats.
Aslında diğer ürünlerinizle de ilgilensek, tüm Quaker yulaf ürün ailesi etrafına bir cumartesi sabahı TV programı da ayarlayabiliriz.
É tudo o que tenho. Acho que se nos convidassem para o resto da vossa empresa, poderíamos construir um programa matinal para toda a família da Quaker Oats.
Böylece hesabınız kapanıyor Bayan Yulaf.
Bem, isto vai pôr a sua conta a descoberto, Srª. Oats.
Quaker Oats'dan bir yetkili, şekerin en iyi kullanımlarından birinin çocukların gevrek yemesi olduğunu söyledi.
Um oficial da Quaker Oats disse que um dos melhores usos para o açúcar era pôr as crianças a comer aqueles cereais.
- Evet Oats?
Oates.
Kaptan Yulaf buralarda mı?
O Capitão Oats está por aí?
Tabii, adı da "Quaker Yulaf Ailesi" olabilir.
Até se poderia chamar A Família Quaker Oats.