Offline translate Portuguese
101 parallel translation
Basınçlama sistemleri devre dışı.
Os sistemas de pressurisazão, eles são offline.
- Devre dışılar!
- Eles estão offline!
Manevra roketlerini devreden çıkartın ve o alandan hemen çıkın.
Deixe esses impulsores offline então saiam da área contaminada.
Ayrıca, ger dönüş motorları çalışmıyor.
Além do que, as máquinas da ré estão offline.
Sara ödevlerine yorum yapacak birini arıyordu ve ben de...
A Sara precisou de ajuda técnica a instalar o programa offline.
Tekrar havalandığında çevirimdışı olacağım.
Quando descolarem, eu estarei offline.
Çevirme bilgisayarı devredışı.
O computador de marcaçao está offline. Nao temos energia!
Efendim, keşke erişebilseydik, ancak dışarıya bağlı değiller.
Senhor, eu queria, mas eles estão offline.
Bütün sistem kapanacak ve yedekleme üniteleri devreye girecek.
Todo o lugar irá ficar offline e a fazer um backup do sistema.
15 dakika içinde elektrik gidecek efendim.
A grelha vai ficar offline em 15, senhor.
3 saat boyunca çevrimdışı olacağım.
Estarei offline por três horas.
- Bilemiyorum. Sistemler çevrimdışı!
Não sei, os sistemas estão offline!
Bilemiyorum! Sistemler çevrimdışı!
Não sei, os sistemas estão offline!
En azından, internete bağlı değilken.
Pelo menos não offline. Não é difícil.
Sanırım öyle, ama... peki ya çevrim dışı olduklarında,... düşündüğün gibi değillerse ne dersin?
Acho que sim, mas... E quando é offline, e não é o que pensavas?
Hiç çevrim dışı böyle bir şey oldu mu?
Já fizeste algo em offline?
Çevrimdışıyım.
Estou offline.
- Bir şirketi offline ediyorum.
Estou só treinando uma música industrial.
chRLeeCA şu anda çevrimdışı.
chRLeeCA está offline.
Nikita, neredesin?
UTILIZADOR OFFLINE Nikita, onde estás?
4 yıl önce, profilinde 3 ay boyunca uçtuğun yazıyordu.
Há 4 anos, o estatuto do teu perfil, dizia que estiveste "offline", durante 3 meses...
CYRAX projesi, devre dışı.
Projecto Cyrax offline.
Gardiyan gözden kayboldu.
A guardã ficou offline.
Winters'ın takip cihazı sinyal vermiyor ve kendisi de ortalıkta yok.
O localizador da Winters ficou offline e ela desapareceu.
Hiç bu kadar uzun süre internetten uzak kalmamıştım.
É que nunca estive offline assim tanto tempo.
Çalışma odası, offline.
Sala de treino, desactivada.
Quinjet 2 : offline.
Nave 2, desactivada.
Demir Adam zırhı : offline.
Armadura do Homem de Ferro, desactivada.
- Gitti.
- Offline.
Sonra uydu parçalanıyor.
E o satélite ficou offline.
Ya daha bilgisayarımı karıştırmadılar ya da çevrimdışı yapacak kadar zekiler.
Ou ainda nem tentaram aceder ao meu computador, ou são suficientemente espertos para o manter offline.
Islahhaneye gönderilmeden önce çevrimdışı bir depolama sitesine bir dosya yüklemiş.
Antes de ir para o reformatório, o Zack enviou um ficheiro para um site de armazenamento offline.
Ana güç kapatıldı ama yedek sistem devrede ve onu kapatamıyorum.
A energia está desligada, iniciou no sistema automático e não consigo alcançá-los offline.
Çevrimdışıyken burada yumurtalı McMuffin'imi yemeye çalışıyorum, tamam mı?
Estou só a tentar comer o meu McMuffin de ovo, enquanto ainda estou offline, está bem?
- Senin hiç çevrimdışı olmadığını sanırdım.
Pensei que nunca estavas offline.
Kendinize ve başkalarına karşı tehlike arz ediyorsunuz. Bu yüzden sizi çevrimdışı yaptım.
Acho que é um perigo para si mesma e para os outros, então, deixei-a offline.
Pirate Bay baskından sonra haliyle kapandığında elinizde başka sunucu kalmamıştı, değil mi?
Quando o Pirate Bay ficou offline depois do raide policial não tinham mais servidores, certo?
Bütün gelen-giden aramalar, iletişim hatları cep telefonu şebekeleri kapatılmalı,... Internet bağlantısı kesilmeli,... ve tüm sabit telefon hatları çalışmaz hale getirilmeli.
Todas as mensagens enviadas e recebidas. As torres de telemóveis têm que ser neutralizadas. Os sites têm que estar offline.
KİMLİK TEŞHİSİ YOK VERİTABANI ÇEVRİMDlŞI
SEM IDENTIFICAÇÃO BASE DE DADOS OFFLINE
Ama bu tasarı, doğru tasarı değil.
O COMBATE SOBRE A SOPA Wikipedia, Reddit offline à meia-noite... mas esta lei não é a lei certa.
Çevrimiçi olamayacagimizi soylemistin.
- Pensei que estivesse offline.
Bir sürü çevrimdışı beğenme oldu Beta-test programı başladığından beri.
Têm havido muitos carregamentos offline desde que começaram os testes.
- O tarihten beri sinyal alamıyoruz ondan.
E tem estado offline desde aí. - Estou aqui porquê?
Buraya bir polis geldi, ismimi biliyor, 48 saatten beri sesi çıkmayan Jesse'yle konuşmuş.
Está aqui um polícia. Sabe o meu nome. Ele falou com o Jesse, que está offline há 48 horas.
Eğer zorla giren varsa, bir sonraki hedefi veri noktası olacaktır offline yapmak için.
Se for um intruso, ele vai atacar o nó de dados em seguida, para desactivá-lo.
- Polisler devre dışı.
Os polícias ficaram "offline".
Robot domuzlar devre dışıymış.
Os robôs porcos estão "offline"!
Aşırı güvenlikli çevrimdışı Veri Koruma Tesisi.
Uma Instalação Offline Computacional, muito vigiada.
Merkeze beş dakika kesileceğini söyle.
Notifique a sua sede que vão ficar offline por cinco minutos.
Hala kapalı.
- Estão "offline".
OFFLINE.
DESLIGADO