English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ O ] / Oldman

Oldman translate Portuguese

79 parallel translation
Bela Lugosi, Gary Oldman, onlar vampirler.
O Bela Lugosi, o Gary Oldman, eles são vampiros.
Bu DJ Oldman.
Este é o DJ Oldman.
Ben Profesör Oldman.
Eu sou o Professor Oldman.
Ben Profesör Oldman'ın grubundanım.
Eu faço parte do grupo do Professor Oldman.
Kolaya kaçmak olur. Gary Oldman oynamalı.
Não, é obvio que devia ser o Garry Oldman.
1968'de, 20'li yaşlarda Floridalı Afro-Amerikan William Oldman...
Em 1968, um jovem afro-americano vindo da Florida, William Oldman... Umm...
- Hey, şu Gary Oldman mı?
- Aquele é o Gary Oldman?
Gary Oldman gibi konuşuyordu. Beni zorla yatağın altında yatırdı.
Estava a falar como o Gary Oldman e fez-me dormir debaixo da cama.
Saygıdeğer dostumuz,... ve meslektaşımız, John Oldman'a.
para o nosso estimado amigo e colega, John Oldman.
John Oldman?
John Oldman?
Hepsi bu kadar Bay Oldman. İyi günler dileriz.
Está tudo, Sr. Oldman, tenha uma boa...
Sizinle tanışmak güzeldi Dr. Oldman.
Foi bom vê-lo outra vez, Dr. Oldman.
E, John Oldman.
Então, John Oldman.
Bağlantıda kalın Dr. Oldman. Bazı sorular olabilir.
Mantenha-se contactável Dr. Oldman, no caso de haverem perguntas.
Londra'da Gary Oldman ile ilgili acil bir durum vuku buldu sizinle ben çalışacağım. - Sen mi?
Houve uma emergência em Londres com o Gary Oldman, por isso, vou trabalhar consigo.
Bela Lugosi, Frank Langella, Gary Oldman, Christopher Walken...
Bella Lugosi, Frank Langella, Gary Oldman, Christopher Walken...
Bir terslik mi var, Bay Oldman?
Passa-se alguma coisa, Sr. Oldman?
- İyi akşamlar, Bay Oldman.
- Boa noite, Sr. Oldman.
Styrorex'in yöneticileri ve çalışanları size en iyi dileklerini sunuyor, Bay Oldman.
A gerência e o pessoal do Steirereck's desejam-lhe as maiores felicidades.
Yoksa damak zevkinize göre değil mi, Bay Oldman?
Não estava ao seu gosto, Sr. Oldman?
Siz Bay Oldman'ın sekreterisiniz, değil mi?
É o secretário do Sr. Oldman, não é?
Bay Oldman ile konuşmak istememin nedeni de randevu almak.
Foi por isso que pedi para falar com o Sr. Oldman e marcar uma hora.
Bay Oldman sizinle tanışma fırsatını yakalamış mıydı?
O Sr. Oldman já tem o prazer de a conhecer?
Ön değerlendirmeden Bay Oldman'ın asistanları sorumlu.
Os assistentes do Sr. Oldman é que tratam das avaliações preliminares.
Bay Oldman ile şahsen görüşmeliyim.
Tenho de falar pessoalmente com o Sr. Oldman.
İlk değerlendirmeye Bay Oldman asla teşrif etmez.
O Sr. Oldman nunca faz avaliações iniciais.
Ama babam ölmeden önce eğer her şeyi satmaya karar verirsem müzayede satışı için Bay Virgil Oldman'ı görevlendirmemi söylemişti. - Ona göre en iyisi o.
Mas é que antes de morrer, o meu pai disse que se decidisse vender tudo, devia deixar o leilão a cargo do Sr. Virgil Oldman, que, na opinião dele, é o melhor.
Açıklayamam ama bu sesin yalnızca sizinki olabileceğini daha en başından anlamıştım, Bay Oldman.
- Não consigo explicar, mas percebi logo que aquela voz só podia ser a sua, Sr. Oldman.
Fakat Bay Oldman bunu nasıl fark edebildi?
Mas o que levou o Sr. Oldman a achar...
Belki Bay Oldman bizden daha isabetli ve daha çabuk söyleyebilir.
Talvez o Sr. Oldman consiga resolver isto melhor e mais depressa do que nós.
- Bay Oldman'ın asistanı mısınız?
- É o assistente do Sr. Oldman? - Sou.
Envanteri çıkarmaya devam edin, Bay Oldman.
Pode fazer o inventário, Sr. Oldman.
Bay Oldman! Kitap dolabında bana yardım eder misiniz?
Sr. Oldman, pode ajudar-me com a estante?
Hiç kimse, Bay Oldman. Zaten kırıktı.
- Ninguém, já estava partido.
Bay Oldman!
Sr. Oldman!
Alo, Bay Oldman.
Estou? Sr. Oldman?
Bay Oldman beni duyabiliyor musunuz?
Sr. Oldman, ouve-me?
Bay Oldman, nasıl özür dilesem bilmiyorum.
Sr. Oldman? Não sei como pedir desculpa.
Kızgınlığınızı tamamen anlıyorum, Bay Oldman. Ama inanın bana isteyerek olmadı.
Compreendo a sua exasperação, mas acredite, não fiz por mal.
Büyük resmi görmek için üç parça yeterli değil, Bay Oldman.
Só três peças do mosaico não chegam, Sr. Oldman.
- İyi akşamlar. Ben Oldman.
- Boa noite, fala o Oldman.
Bay Oldman bunu fark etmeliydi.
O Sr. Oldman devia ter visto isso.
Ne yapalım, Bay Oldman?
O que fazemos agora, Sr. Oldman?
Afedersiniz Bay Oldman. Kız arkadaşım.
Lamento, Sr. Oldman, mas é a minha namorada.
Sarah bu Bay Virgil Oldman.
Sarah, este é o Sr. Virgil Oldman.
Sorun olur mu? Pekala, Bay Oldman.
Está bem, Sr. Oldman.
Geldiğiniz için son derece minnettarım, Bay Oldman.
Fico muito grata por ter aceitado o convite, Sr. Oldman.
Bay Oldman.
Sr. Oldman.
Bay Oldman.
Sr. Oldman?
Sıhhatler olsun, Bay Oldman.
Já está, Sr. Oldman.
Mutlu yıllar, Bay Oldman.
Parabéns, Sr. Oldman.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]