Olöf translate Portuguese
31 parallel translation
No. 2, Aziz Olaf Sokağı.
Praça Santo Olof, número dois.
Ben, Olof Henrik Edvard Vergerus...
"eu te recebo, Elizabeth Emilie Josefin Ekdahl..."
Olof Henrik Edvard Vergerus'i,..
"eu te recebo, Olof Henrik Eduard Vergerus..."
Sana yardım etmesi için Olof'u çağırayım.
Vou chamar o Olof para te ajudar.
Olof Palme, Willi Brand, hatta Papa.
Olof Palme, Willy Brand, até o Papa.
Carlyle Heyeti. Unocal boru hattı. Olof Palme suikasti.
O Grupo Carlyle, o gasoduto Unocal, o assassinato do Olof Palme.
Tobias Ek, Sten Welander ve Jan-Olof Abrahamsson da dikkate almaya değer iyileştirme önerileri göndermişler.
Tobias Ek, Sten Welander e o Jan-Olof Abrahamsson também submeti propostas de melhoria que merecem ser consideradas.
Olof, çok solgun gözüküyorsun.
Olof, estás muito pálido.
Evet, biliyoruz Olof.
-... os chefes vikings eram queimados nos seus barcos? Sim, sabíamos, Olof.
Olof Gran'ı nereye götürdün?
- Diga-me aonde levou o Olof Gran.
Olof Gran orada yaşıyor.
O Olof Gran... vive lá.
Olof Gran'la konuşmam lazım.
Preciso de falar com o Olof Gran.
- Olof Gran'ı tanıyor musunuz?
- Conhece o Olof Gran? - Não, quem é ele?
- Olof Gran?
- Olof Gran?
- Niye buraya geldin?
- Porque veio aqui? - Olof...
- Olof... Sen...
O senhor...
Olof!
Olof!
Olof...
Olof...
Olof, defterin!
Olof, o seu livro!
Olof, kızımı kaçıran kişiyi bulmam için o mesaj benim tek şansım.
Olaf, essa mensagem é a minha única hipótese de encontrar o culpado.
Bir şeyler yemelisin, Olof.
Tens que comer alguma coisa, Olof.
Olof?
Olaf?
Bildiklerini paylaştığın için teşekkürler, Olof.
Obrigado por confiar em mim, Olaf.
- Britta, Olof'u geçirebilir misin?
- Britta, podes acompanhar o Olof?
- Olof, buyur, turtan. - Tamam.
- Olof, aqui tens a tua tarte.
- Olof...
- Olof...
- Olof, sakin ol.
- Olof, acalme-se!
İnsanlar, Olof Gran'ın deli olduğunu düşünüyor.
O Olof Gran é considerado por todos um pobre lunático.
Olof Gran ölü bulunmuş.
O Olof Gran foi encontrado morto.
Olof iyi bir polisti.
O Olof era um bom polícia.
Gerçek baban denizcilik işinde olan Lars Olof Ståhl, demiş.
Que o pai biológico... era o proprietário, o grande armador de navios, Lars Olof Ståhl.