Orospular translate Portuguese
599 parallel translation
Bunlar öfkeli orospular. Ücretlerdeki düşüşü protesto ediyorlar.
Estas são prostitutas Hausas... que fazem uma manifestação contra a queda dos salários.
Adı Magasia, Accra orospularının kraliçesi.
É a Magasya, uma das rainhas das prostitutas de Accra.
Davranışları inanılmaz, bütün orospular gibi.
Os modos dela são ultrajantes, até as prostitutas são...
Bilirsin, kızlar vardır, bir de orospular vardır.
- Uma gaja. Sabes, há raparigas e há gajas.
Orospular...
Meretrizes. Fornicadores!
Lağım orospuları!
Putas de esgoto!
McCabe, Bayan Miller'a yeni orospuların ne zaman geleceğini sorsana.
McCabe, por que não preguntas à Sra. Miller quando chegam as novas putas?
Orospularınızın kullanmayı bile bilmedikleri şeylere para verdim.
Paguei por coisas que nem sequer as suas putas sabem usar.
İtalyan orospuları bana vız gelir!
As prostitutas italianas não me atrapalham!
Yabancılar, sis içindeki Londra meydanlarında atlı arabalar ve parçalanmış orospular görmeyi bekliyorlar.
Os estrangeiros esperam que Londres tenha nevoeiro e esteja repleta de fiacres e prostitutas esventradas.
Rahat bırakın beni, orospular!
Larguem-me, putas!
Size kahve falan getirmeyeceğim, Utanç tabloları, orospular.
Café não sirvo mais. Vergonha da nossa terra, puta!
Senin Tripolino'nun daha suyu gelmemişken ben onunlaydım... ve orospuları iyi tanırım, ve Tripolina, zavallı küçüğüm...
Enquanto a Tripolina não tem graça nenhuma. Já estive com ela, e conheço bem as putas, mas Tripolina, pobrezinha...
Ve beni de. Amma siktiğimin hassas orospularıyız ha.
E eu também Que merda de putas sentimentais que somos.
Orospuların yatağında uyuyan bir solucan gibi.
Como um verme a dormir na cama das putas.
Benim için busunuz, orospular!
Isso é o que vocês são para mim : Putas!
O kurşunu kafama sıkacağım sonuçta. Siktiğimin orospuları.
Vou pôr esta bala na minha cabeça agora mesmo, putas desgraçadas.
Bu orospuların neden kadın adları taşıdıklarını hep merak etmişimdir.
Estará aqui em três dias. Ás vezes fico admirado, porque raio estas cabras têm nome de mulheres.
Üstüme basıp, beni domalttı... ve şöyle dedi, "Siz zavallı orospuların bildiği tek şey... vajinalarını teşhir etmek."
Ele cobriu-me e fez-me deitar sobre o seu ventre. Ele disse : "Tudo o que estas pobres putas sabem " fazer é mostrar a vagina.
Orospular, her şeyi yağmalamışlar.
Filhos da puta! Saquearam tudo.
Orospular yalnız, adamlarla yapmaz, ki.
Vocês não gostam só de homens.
Managua'nın en iyi orospularıyla.
A melhor puta de Manágua.
Tellerin orada orospular var.
Eles estão na vedação, meu. Estás a ouvi-los?
Tüm Roma'daki en şehvet düşkünü orospular hangileridir?
Quem são as mais lascivas prostitutas de toda a Roma?
Senatörlerin karıları. En temiz şöhretli orospular.
Esposas de senadores, putas com reputação a toda prova.
Orospular da iyi.
Aqui as miúdas são jeitosas.
Ne bileyim. Bazısı orospuları hırpalamayı sever.
Não sei, há quem goste de brutalizar prostitutas.
Günlerim işçilere sakinleştirici vermekle ve orospuların frengi olmadıklarını belgelemekle geçiyor.
Passo a vida a receitar tranquilizantes ao pessoal, e a verificar se as prostitutas têm sífilis.
Orospularım temiz, bazıları güzel bile.
Tenho prostitutas limpas e algumas até são vistosas.
Bunlardan Yıldız Orospularında bir tane vardı.
Tínhamos uma destas em "Putas das Estrelas".
Yoksa askerlerin cennetine gidemezsiniz. - Şarap ve orospuların olduğu!
Ou não vão para o paraíso dos soldados onde há vinho e rameiras aos montes!
- Kırmızıyı orospular giyer.
O vermelho é para as putas.
O orospular beklemez.
As garotas não vão esperar a noite toda.
- François orospularını almaya geliyor.
- O François que vem buscar as prostitutas.
Vegas'a gideceğim ve giderken de cebimde ortamdaki orospuların başını döndürecek kadar para olacak, beni anlıyorsun, değil mi?
Vou ao Mardi Gras, vou a Las Vegas, e ponho algum dinheiro de parte para papar umas putas, meu.
Bazı kadınlar orospudur bazı orospular da siyahtır.
Há mulheres que são putas, há putas que são pretas.
Guatemala'ya geçiş, benzin, orospular, sınırda ütülüşümüz.
Não há dinheiro! A transmissão, gasolina, putas, extorsão na fronteira.
Söyle, siz kirli orospular gezegenimde ne arıyorsunuz?
O que é que vocês estão a fazer no meu planeta?
Bu çekik gözlü orospuların yarısı Viet Kong ordusunda subay.
Sabes que metade destas putas chinas são oficiais do Vietcong?
- Orospular!
- Feiosas!
Orospular!
Feiosas!
Orospuları istemiyoruz!
Vivemos num bordel.
Orospuları siktir et.
As putas.
... jigololar, yenik boksörler, ucuz orospular...
... gigolos, boxers falidos, prostitutas baratas...
Orospuların bu kadar filozof olduğunu bilmiyordum.
Não sabia as pêgas tão filósofas...
Doğu Sahili'ndeki orospuların yarısını becermiştim. Seni lanet olası...
Devo ter fodido metade das putas da Costa Leste.
Sizi Af rikali, Meksikali, çirkin orospular sizi!
Vocês são putas afro-mexicanas e feias!
Şerefli bir orospuyum ve orospularım da şerefli.
Sou uma pega honesta e todas as minhas pegas são honestas.
Bütün orospuları izleyeceğim.
Vou apanhar-vos a todas, prostitutas.
En azından turistler ve orospular öyle diyordu.
Pelos menos assim lhe diziam os turistas e as prostitutas.
Birinci sınıf orospular.
São mulheres de primeira-classe e muito chiques.