Parks translate Portuguese
384 parallel translation
Parks, o nasıl?
Parks, como está ele?
Hoşçakalın, Mr. Parks.
- Adeus, Sr. Parks.
Jerry Parks'a neler anlattın? Ne?
- Que tens contado ao Jerry Parks?
Jerry Parks hakkında duygularımı boşver.
Ouve, não ligues ao que penso do Jerry Parks.
Bir arkadaşınızın evinde yangın çıktı, Mr. Jerry Parks.
Houve uma explosão e um incêndio na casa de um amigo seu. - O Sr. Jerry Parks.
Mr.Parks özel biri değil...
O Sr. Parks não é particularmente meu...
Mr. Parks'ın arabasındaymış ve. korkarım... ölmüş.
Estava sozinha no carro do Sr. Parks e lamento, mas morreu.
Mr. Parks'ın arabasının kundaklanma... -... şüphesini araştırıyorlar. - Kundaklama mı?
Porque a brigada de fogo posto está a investigar o incêndio que a encurralou no carro do Sr. Parks.
- Mr. Parks diyor ki...
Não olhe. - O Sr. Parks diz...
Mr. Parks der ki : O ve Miss Davis dün akşam 7 : 00'den sonra arabaları değiştirmişler.
O Sr. Parks diz que trocou de carro com a Menina Davis, depois das 19h00.
Miss Davis'in bir işim var dediğini Parks'a evde beklemesini söylediğini, duymuş.
Ouviu a Menina Davis dizer que tinha de fazer um recado e que, depois, ia esperar pelo Parks em casa dele.
Mr. Parks verdi.
Foi o Sr. Parks quem nos deu.
- Sadece ikisi olacaktı.
Não acredito. Ela mal conhecia o Sr. Parks.
Kitapçı çocuk, değiştirirken görmüş.
O Parks pediu ao rapaz na livraria para lho trocar.
Mr.Parks, sekreterinizin dün gece kendisiyle randevusu olduğunu söylüyor. Ama kitapçıya geldiğinde Jane yokmuş. çok üzülmüş, onu oyalamak için getir-götür işleri vermişsiniz
Menina Chandler, lamento, mas o Sr. Parks afirma que a sua secretária tinha um encontro com ele, ontem, mas, ao chegar à livraria onde ele estava, ia irritada porque a incumbira de todos aqueles recados.
Şulmamız gereken, kim Jerry Parks'ı öldürmek istedi.
Por isso, o que temos de fazer é procurar alguém que quisesse matar Jerry Parks.
- Elbette, Mr. Parks.
- Sr. Parks? - Sim?
Bir iş için buraya geldim ve Mr. Parks ile karşılaştık.
- ia a caminho de um compromisso e cruzei-me com o Sr. Parks.
Miss Chandler, ben Mr. Parks'ın kitabını beğenmediğiniz sanmıştım.
Mas, Menina Chandler, achei que não simpatizava com o Sr. Parks.
Kimsenin Jerry Parks'ı sevmediğini öğrendim.
É que descobri que quase ninguém gostava deste Jerry Parks.
Mr. Parks'ın New York'tan döndüğünü öğrenen herkes arabalardan birini alıp evine gitmiş olabilir.
Por isso, qualquer um que visse que o Sr. Parks voltara de Nova Iorque podia ter pegado num desses carros e ido até casa dele.
- Jerry Parks ve benim hakkımda.
- De mim e do Jerry Parks.
Jerry Parks'ta benimle ilgili bazı şeyler vardı...
Bem, o Jerry Parks sabe coisas horríveis sobre mim.
Mr.Parks'ta sizle ilgili neler vardı?
Que tipo de coisas tem o Sr. Parks contra si?
Bu horlanmayı hakettiniz, Mr. Parks.
Não é sequer digno do meu desprezo, Sr. Parks.
Mr.Parks'a bunu yapacak birini ya da bir şey buldunuz mu...
Obrigada. Conseguiu convencer o Sr. Parks a sugerir alguém que pudesse? - Sim, senhora.
Arabadaki kimse yangını o başlattı yani bir çeşit düzenek kullanmamışsa sanırım, Mr.Parks'ın arabasında kim olduğunu göremiyordu.
Se a pessoa nesse carro ateou realmente o fogo... Se não foi ateado por um dispositivo qualquer... Não acredita que alguém tão perto não visse quem estava no carro?
Mr. Parks'ın o kadar düşmanı var ki.
O Sr. Parks tem tantos inimigos.
Jean Davis hakkında birşeyler bilen tek kişi sizsiniz. Ve daha da kötüsü, korkarım o gece, Mr.Parks'ın yanında başka kimin olacağını bilecek tek kişi de sizsiniz.
Era a única que sabia de Jean Davis e, o que é pior, receio, quem além do Sr. Parks poderia saber onde ela ia estar nessa noite e além de si?
- Birilerinin Mr.Parks'ı ezmeye çalıştığını duydum.
Tenente? Agente, soube que alguém tentou atropelar o Sr. Parks.
- Birisi Mr.Parks'ı tekrar öldürmeye çalıştı.
Tentaram novamente matar o Sr. Parks.
Mr.Parks yeni bir şeyin peşindeydi.
O Sr. Parks andava atrás de uma nova pista.
Ambulans şoförü Mr.Parks'ın eşyalarını bulmuş... İçinden, "N. C!" yazılmış, bu çıktı.
O condutor da ambulância encontrou isto entre os objectos do Sr. Parks, dentro deste envelope, com as iniciais "N. C.".
Lastiği patlatınca, O, Parks'ın arabasını aldı sonra onu öldürdün
Esvaziou o pneu dela, ficou a vê-la entrar no carro do Parks e, depois, matou-a.
"Buluşma... Parks'ın araştırması, 6 Haziran Salı!"
" Reunião no gabinete do Parks.
"İtalyan" filminde yapılan dolandırıcığı anlatmıştın... ve Mr.Parks bundan senin sorumlu olduğunu ima etmişti.
Terça-feira, 6 de Junho. " Lembra-se, depois de admitir a trafulhice nas contas do filme, de o Sr. Parks insinuar que ainda tinha algo contra si?
" Notlarım... Parks sanki blöf yapıyor.
" Nota : deve ser bluffdo Parks,
"Olası neden : Jerry Parks'a anlatmasını engellemek!"
"Possível motivo : impedir Jean Davis de revelar segredo a Jerry Parks."
- Jerry Parks yaralı mı?
O Jerry Parks não ficou ferido, pois não?
Aferin, Jay Parks!
Bem feito, Jay Parks!
Andy, Binbaşı Parks'ın avcı uçakları havada mı?
Andy, o major Parks tem os seus caças no ar?
Yüzbaşım, Binbaşı Parks'ın frekansını bulduk.
Capitão, encontrámos a frequência do major Parks.
Aman Allah'ım Parks'ı vurdular!
Deus, atingiram o Parks!
Andy, Parks'ın uçağını havaya uçurdular!
Andy, eles passaram pelo esquadrão do Parks!
Ben Teğmen Parks.
- Sim. Eu sou o Tenente Parks.
Çok kolay, bayan Parks.
É muito simples, Sra. Parks.
- Neden bay Parks'a gitmedin?
Porque é que não falaste com o Sr. Parks?
Bay Parks, sanat sınıfında kalmam lazım, lütfen.
Sr. Parks, tenho que passar pela sala de desenho, por favor.
Bay Parks, ben Rita'nın annesiyim ve ben Rita'nın durumu için çok endişeleniyorum.
Sr. Parks, aqui a mãe da Rita... e estou muito preocupada acerca do que se passa com a Rita.
Bay Parks tam bir geri zekalı.
O Sr. Parks é cá um parvalhão.
Evet, bu Mr. Parks'ın arabası.
Sim, é o carro do Sr. Parks.