Pd translate Portuguese
209 parallel translation
Sanırım sen BP çocuğusun. - Yo olamaz.
Isso faz de si filho de PD..
Philly PD ile konuşacağım.
Eu falo com a polícia de Philadelphia.
Uluslararası bölümümüz son altı aydır yukarı doğru kuvvetli artışlar gösteriyor Araştırma-Geliştirmede bazı heyecanlı şeyler arıyoruz.
A nossa divisão internacional mostra sinais vigorosos de ascendência, e nós estamos a contemplar coisas excitantes na PD.
Araştırma-Geliştirmedeki çocuklara bunun prototipini yaptırdım böylece konumuza biraz odaklanabiliriz ve baylar sizlere, bu aletin ne kadar heyecan verici olduğunu ilk size gösteriyorum.
O depto de PD fez-me este protótipo para tornar dinâmica a nossa reunião e para que pudessem ver em primeira mão o quão excitante é este brinquedo.
Araştırma-Geliştirmedeki çocuklarla bu prototipi geliştirdik tartışmamız bunda odaklanabilir.. ... ve yönetim kurulu üyelerine ilk elden bir göz atma fırsatı vermek istiyorum.
Falei com os rapazes de PD para me fazerem este protótipo para que a nossa reunião tivesse um ponto de foco e o vissem em 1ª mão.
Newark PD beni size yönlendirdi.
O Dpt. de Polícia de Newark mencionou-o.
Bilgi kaynağım, Richmond PD'nin tıkandığını söyledi, ben de biz bakarız dedim.
O meu contacto diz que a Polícia está confusa e eu disse que cá vínhamos.
- Richmond PD'nin dışarıda iki memuru varmış.
- A Polícia tinha dois agentes lá fora.
Richmond PD'de takıIdım.
Estive na Polícia de Richmond.
Evet, sen geceyi Bölge Savcısı'nı düzerek geçirirken biz senin yapmadığın işleri yapıyoruz.
Sim, por isso, enquanto tu passaste a noite a fornicar com o PD, nós tivemos de fazer o teu trabalho.
Bölge Savcısı Reece Davidson, Araştırma Şubesi'nden.
Reece Davidson, Gabinete de Investigações o PD.
Soruyorum çünkü bugün Bölge Savcısı bana sormuştu ve ben hiçbir şey bilmediğimi fark ettim.
Só te pergunto porque quando aquele investigador do PD apareceu lá hoje, queria saber essas coisas, e eu apercebi-me que não sei de nada.
Sanık avukatı buna odaklanacak ama bu sadece sanığına davanın yüklenmesi.
O Promotor Distrital ( PD ) vai tentar focar-se nisso, mas isto é só um inquérito.
Dedektif Sung, Seattle PD.
Detetive Sung, Seattle PD.
- PD Blue.
- A Balada de Nova Iorque.
Polisler Ben'in en çok kullandığı benzin istasyonunu kredi kartından ispatlayabilirler - İki kurbanın da öldürüldüğü yerdeki istasyon olup olmadığını?
PD pode provar pelos cartões de crédito que o Ben frequenta a gasolineira onde ambas as vítimas foram mortas
DA kılığına girdiğin zamandan birileri seni tanıyabilir.
Alguém pode reconhecer-te de quando eras um PD.
DA'nın ofisinden biri burada mı?
Está cá alguém do Escritório do PD?
DA kılığına girmek mükemmel bir kılıf.
Posar como PD é o disfarce perfeito.
Hayır, Özür dilerim Phoebe'nin askeri dedektif ile görüşmesi var, onu silahsız yollamak istemiyorum.
Não, desculpa, mas a Phoebe tem uma reunião com o investigador do PD, e eu não queria que ela fosse desarmada.
Bir nedenden ötürü departmana sızmış, ayrıca görünüşe göre karanlık bir tarafıda var.
Conseguiu infiltrar-se no gabinete do PD por razões desconhecidas, que parece ter um lado muito negro.
Davidson, şu Reece Davidson mu savcılık dedektifi olan mı?
Davidson, tipo o Reece Davidson, o investigador do PD?
Seattle Polis Departmanındaydın.
Você já foi da Seattle PD.
Seattle PD ile olan ilişkimiz böylece sona erdi.
Nós esgotamos as nossas boas-vindas com a Seattle PD.
- Taktik meselesi. Metro PD. SWAT ekibi kullanır.
É arma da polícia, das forças de intervenção.
Bunun anlaşmayla ne alakası var?
O que tem a PD a ver com o acordo judicial?
Sanırım Chicago Polisinin de, seninle dükkanının ortasında duran bu ATM kasasıyla... ilgili bir problemi olabilir, çünkü bütün gündür bunu arıyorlar.
Penso que a Chicago PD pode ter um problema com esta Caixa Multibanco... aqui no chão da tua oficina, porque eles tem andado à procura dela.
Bölge başsavcısı ofisi için çalıştım.
Trabalhei para o escritório do PD.
Tabiki, bölge başsavcısı soruşturmacıları hala peşimdeler, ama davamı kapatıp, ismimi temize çıkarıp, bana hüviyetimi geri verebilirsin.
Claro que os investigadores do PD ainda andam atrás de mim, mas tu podias fechar esse caso, limpar o meu nome, recuperar o meu BI.
- Seattle P.D'dan dedektif Ramon Clemente. - Sen kimsin?
Detective Ramon Clemente do departamento de policia de Seattle PD.
Canı sıkılmış bir yolcuyla karşılaşınca ne yapacağımızı devam eden bölümlerde öğreneceğiz.
Ao encontrarmos um PD, ou passageiro desapontado, sigam os passos seguintes.
John Medica arayacak. Dell'de Araştırma ve Geliştirmenin başında.
Ele chama-se John Medica, é chefe de PD da Dell.
- Kız kardeşin ne kadar zamandır PD ofisinde çalışıyor?
Há quanto tempo a tua irmã está no gabinete da PG?
PD bir grup adamını kaybetmiş ve takviyeye ihtiyaçları var.
A CID perdeu alguns homens e precisa de reforços.
PD ajanlarından birisi ölecek mi diyorsun?
Estás a dizer que um agente da CID vai morrer?
PD ajanlarından biri dün akşam takip sırasında ağır yaralanarak öldü.
Um dos agentes da CID em perseguição morreu esta tarde de uma ferida estranha.
Performansım şöyle böyleydi. Fakat PD'ye terfi ettirildim.
As minhas notas também eram apenas medianas mas fui promovida à CID.
- Eskiden Metropolis Polis Teşkilatındaydı.
Transferida de Metropolis PD. Perdem eles.
Miami Dade Polisi.
PD de Miami Dade.
Biliyorum, PD ofisini terketmemin bir nedeni de buydu.
Foi por isso que deixei o PP.
Gotham PD, kim veya neyin bu esrarengiz kayboluşların ardında olduğuna, henüz yaklaşabilmiş değil. Şehrimizin üstünde bir korku bulutu asılı.
Com a polícia de Gotham longe de descobrir quem ou o que pode estar por trás destes desaparecimentos misteriosos destes "Perdidos", uma nuvem de medo paira sobre a nossa cidade.
Anlaşılan Gotham PD esrarengiz kayboluşlar hakkında yeni bir bilgiye ulaşmış. Bir görgü tanığı sayesinde, işte söyleyecekleri...
Parece que a polícia de Gotham possa ter nova informação relativamente aos misteriosos desaparecimentos, graças a uma testemunha, que tem isto a dizer :
Ve böylece Gotham PD, bu tuhaf kaçırılma olaylarının failinin tek bir kişi olabileceğine hükmetti... Batman.
Como tal, a polícia de Gotham concluiu que o predador por trás destes raptos bizarros não é nada mais do que o Batman.
- Hey. Ölüm ilanlarını son üç ayda ölen ilk beş "PD"'ye kadar daralttım.
Reduzi o número de óbitos para cinco pessoas com as iniciais P.D.
CHP, PD, ve Şerif departmanı alarma geçirildi ama henüz arabasından bir iz yok.
As forças policiais e o Xerife já estão alertados, mas nem sinal do carro dele.
Polis olayı intihar olarak kapadı.
PD fechou o caso como suicídio.
Merhaba, ben Yüzbaşı Eric Levkowich, Versailles polis merkezinden.
Capitão Eric Levkowich, Versailles PD.
Kolyen biraz yalnız gözüküyordu, o yüzden... Araştırma ve Geliştirme bölümü adına sana bunu yaptım.
Achei que o teu colar estava simples demais... então fiz isto para ti no PD.
Başka emecek PD memesi mi lazım?
Precisas de outra piroca da polícia para mamar?
Miami-Dade Polisi!
Miami-Dade PD!
Evet, PD'den son ikisinin kimlik tespitini yapmasını isteyeceğim.
É. Vou pedir à polícia para identificar os dois últimos.