Pilates translate Portuguese
277 parallel translation
Hayır, ders vermem gerekiyor, ama saol.
Não, tenho de ir ensinar uma turma de "pilates", mas obrigado.
Düzenli bir Pontius Pilates.
- Armou-se em Pôncio Pilatos.
- Ben Pilates yaptım.
- Eu faço Pilates.
Pilates eğitmeni onu bulduğunda öleli iki gün olmuş!
Esteve morta dois dias até o instrutor de Pilatos a encontrar!
Fino köpekleri için davet?
Pilates para Poodles. Sim é na terça às 2h30.
Şimdi diğer tarafa geçeceğiz ve bunu hiç duraksamadan yapacağız.
Vou ter uma aula de "Pilates, Porque estou acordado" por isso vamos lá despachar isto.
- Pilates var mı?
- Têm o Método Pilates?
- Pilates var.
- Têm o Método Pilates.
Pilates'leri var.
Com Pilates.
Pilates çalışmayı severim ama ama tüm gün bundan bahsetmem.
Gosto de praticar o Pilatos, mas não quero falar disso o dia todo.
- Pilates denir.
Chama-se Pilates.
Çünkü şu anda benden nefret ediyor. Pekala, hafta sonu planları hakkında konuş.
Todos os teus amigos concordam... essa mulher tem o cérebro da máquina de Pilates... e um coração do tamanho de um Zoloft.
Pilates kaseti sipariş etmiştim.
Encomendei um.
Spor merkezinde olması gerekiyordu. Gitmen lazım.
Ela ia à aula de Pilates mas veio-lhe o período.
- Hâlâ Pilates yapıyor musun?
- Ainda fazes Pilates? - Quando posso.
Peki gitmem lazım.
Bem, vou para o Pilates.
Haydi! Pilates'den önce gidip sarhoş olalım.
Vamo-nos embebedar antes do Pilates.
Bayanlar, geç oluyor, ve Pilates için kalkmamız lazım...
Sei que é tarde, e todas precisamos de nos levantar para o Pilates...
Yargıç Pilates dersindeydi.
O juiz tinha aula de Pilates.
O izni almak için Yargıç Davies'i Pilates dersinden çıkarttırdım.
Tive de tirar o juiz Davies da aula de Pilates para conseguir o mandado.
Evet, pilates ve cinden şaşmayacaksın.
Sim, mantenho-me em forma com o Pilates e o gim.
Bir de Pilates koçu. Belki seninki vakit ayırabilir.
E marcamos-lhe um treino de Pilates, se o teu professor tiver tempo livre.
Ne yazık ki Pilates veya yoga öğretmeni açığımız yok.
Infelizmente, não temos vagas disponíveis em Pilates ou ioga.
Benim çıkmam gerek. Sen onunla ilgilen, tamam mı?
Terri chegou e preciso ir para o meu pilates.
- Gittiğinde senin müşterinle ilgilenerek sana saygı gösterdim zaten.
Eu te respeite quando peguei sua cliente para você fazer pilates.
Bir hukuk şirketim var. Bekar bir anneyim ama hala turistik geziler, Pilates, çiçek işi, ahşap...
Tenho minha própria firma de direito sou mãe solteira e ainda tenho tempo para cursos de extensão, pilates, arranjos florais, cerâmica...
Eşcinsel olsam daha iyi. Hiç bir erkekten cinsel olarak etkilendin mi?
Uso creme para pele, já fiz pilates.
# Amerikalı kızlar, pilates yaparız biz # # Taş gibi olana kadar açlıktan ölürüz #
Miúdas americanas, fazemos Pilatos, passamos fome até ficarmos boas
Üç sezon sonra, Tenafly'da Pilates hocalığına başladı.
Após três sessões, tornou-se instrutora de Pilates em Tenafly.
Bu spor ve Pilates yaptığımız için.
Porque fazemos exercícios e fazemos Yoga...
Pilates arıyorum.
Ando interessado em pilates.
Ne o, yarın pilates dersine gidemeyecek misin?
Não vais poder ir à aula de pilates amanhã?
O bizim özel çalıştırıcımız.
O nosso instrutor privado de pilates.
Onunla aynı Pilates sınıfındayız.
Ela está na minha aula de Pilatos.
Saat 12, Lorenzo'yla pilates.
12h00, aula de Pilates com o Lorenzo.
Pilates yapıyorum.
Faço algum Pilates.
Conrad Pilates yapıyormuş.
O Conrad pratica Pilates.
Geçen sene şu Pilates dersleri aldıp forma girdikten sonra bile?
Nem sequer no ano passado quando estive em forma?
Birlikte Pilates yaparlar.
Fazem Pilates juntas.
Umarım bu Pilates dersimi bölmeye değecek kadar önemlidir.
Achei que era suposto haver alguma privacidade nesta porra de sítios.
- Kırılan bir şey var mı? - Belki çenesi. Hayır, eşyalar veya armatürler.
Espero que isto seja bom o suficiente para me tirares da aula de pilates, Charlie.
New Pilates?
Yogalates?
Pilates hocam internetten papazlık almış.
O meu Professor de "Pilates", foi ordenado através da internet.
Yoga, pilates yapıyorum ruhsal dünyamla iç içeyim Onunla evliyim.
"Gosto de yoga, pilates, estar em contacto como a minha espiritualidade."
Egzersiler sayesinde.
É a técnica do Pilates.
Pilates kursuna gitti.
Está na aula de pilates.
Sen de pilates kursuna git. Biraz hava al.
Vai à tua aula de Pilates, apanha ar.
Pilates mi yapıyorsun?
Andas a fazes pilates?
Pilates mi?
Pilates?
Pilates'e gidiyorum da.
Sigo o método Pilates.
Pilates eğitmeniniz mi aynıydı?
O instrutor de Pilates?