English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ P ] / Piney

Piney translate Portuguese

123 parallel translation
Vonda Mae, PineyJoe- -... ve hepsini sana borçluyum.
A Vonda Mae, o Piney Joe... E eu devo tudo isto a ti.
Kapa çeneni, Piney.
Fecha essa matraca.
Mesela, bende... bir makbuz var... Bayan Harrison'ın cinsel bağımlılık tedavisi için... kaldığı Piney Woods rehabilitasyon merkezine ait altı adet 28 günlük makbuz.
Por exemplo, tenho... aqui um recibo... para 6 vezes 28 dias de permanência no centro de reabilitação em Pinewoods... para o tratamento da Sra. Harrison pelo seu vício em sexo.
- Her zaman Piney Branch Motel'inde buluşuruz.
Encontrávamo-nos sempre no Motel Piney Branch.
Piney Branch Moteli kontrol et.
Liga para o Motel Piney Branch.
Piney'e ulaşamadım.
Não consigo arrancar nada do Piney.
Piney, oğlun geldi.
Piney, o teu rapaz está aqui.
Ne yani, Piney ya da Mary'i mi onlara bakacak?
O quê? , o estado manda-os para o Piney ou a Mary?
Piney'i Oakland'a kadar takip ettim.
Segui o Piney até Oakland.
Piney Laroy'u arıyor.
Piney foi à procura do Laroy.
Silahını indir, Piney.
Baixa a arma, Piney.
- Bir şey değil Piney.
- De nada, Piney.
Teşekkürler Piney.
Obrigado, Piney.
Askerler tam birer pislikti, ama Piney mutlu oldu.
Aqueles tipos são uns broncos, mas fez o Piney feliz.
Piney tüpleri mi doldurdu?
O Piney já encheu o tanque?
Onlara ulaşman gerek Piney.
Temos de chegar a eles, Piney.
Bu Piney Winston, SOA'nın kurucularından.
Este é Piney Winston, Co-fundador dos SOA.
Sence ne olacak Piney?
O que raio achas que acontece, Piney?
Piney yarına bir buluşma ayarladı.
O Piney marcou uma reunião para amanhã.
Piney'e katılıyorum.
Concordo com Piney.
Piney tuvaleti yine tıkamış
O Piney entupiu a sanita outra vez.
- Teşekkürler, Piney
- Obrigado, Piney.
Jax ve Piney biliyorlar ki katil Dokuzlardan değil.
Tanto o Jax como o Piney sabem que não foram os Niners.
Ne söylediğimi duyuyor musun Piney?
Compreendes o que estou a dizer, Piney?
Bana güvenmelisin Piney.
Tens de confiar em mim, Piney.
- Jax ve Piney, Laroy'la konuştu.
- O Jax e o Piney falaram com o Laroy.
- Deniyorum Piney.
- Estou a tentar, Piney.
Seni orospu çocuğu.
- Filho da mãe. - Piney!
Piney!
- Chão!
Piney, sakin ol!
- Piney, tem calma.
Eğer güvenlikle ilgili endişeniz varsa, Piney'le konuşun.
Falam com o Piney se quiserem segurança.
Piney'i ara.
Liga ao Piney.
Bunu izleyebilecek kadar büyük müsün, Piney?
Já tens idade para ver estas coisas, Piney?
Bu konuyu Piney'le konuştun mu?
- Falaste com o Piney sobre isto?
Piney'nin ölmediğinden emin olmak için barakaya gideceğim.
Vou até à cabana, certificar-me de que o Piney não está morto.
Ailemi ve kulüp hakkındaki doğru şeyleri rayına oturtmak için zaman yaratmaya çalışıyordum.
Estou a tentar encontrar equilíbrio, Piney. A melhor coisa para a minha família, Clube.
Ben, Piney.
Fala o Piney.
- Piney.
- Piney.
Piney çoktan gitti. Orada seni bekliyor.
O Piney já lá está, à tua espera.
Jax ve Piney, evet dediler.
O voto do Jax e do Piney é sim.
Kasabadakilerin pek keyfi yok, Piney.
A cidade está um bocado chateada, Piney.
Bobby ve Piney de bir şeyle uğraşıyormuş.
Também o Bobby e o Piney.
Piney'le konuş.
Fala com o Piney.
- Her zaman Piney Branch Motel'inde buluşuruz.
- Sempre nos encontramos no Piney Branch Motel.
Piney Branch Moteli kontrol et.
Verifiquem o Piney Branch Motel
Piney.
Piney.
Orayı almalarına ve nalet bir Starbucks dikmelerine izin vermeyeceğim.
Não os deixarei destruírem-no e construírem um maldito Starbucks. Tara, é o Piney.
Tara, Piney. T... Ters giden bir şeyler var!
Está alguma coisa mal.
- Bırak artık, Piney.
- Desiste, Piney.
Piney, JT'i benim öldürdüğümü bildiğini söylüyor.
O Piney diz que sabe que eu matei o JT.
John'un, tek güvendiği kişinin Piney olduğunu yazdığına eminim.
O John deve ter escrito que só confiava no Piney.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]