Pinkberry translate Portuguese
25 parallel translation
Sonra Pinkberry'e gidelim.
E depois vamos ao Pinkberry.
... bir Pinkberry restoranı az önce havaya uçtu.
E uma Pinkberry ( loja ) acabou de ser destruída.
Tekrar ediyorum, az önce bir Pinkberry restoranı havaya uçtu.
Eu repito, uma Pinkberry acabou de ser destruída.
Pinkberry ve alışveriş?
Pinkberry e compras?
Pastanenin önünde durdum da herkese yetecek kadar bunlardan aldım.
Parei na Pinkberry e trouxe algo para toda a gente.
Hey, donmuş yoğurduma dikkat et.
- Não podemos falar, nós... - Não entornes o Pinkberry.
Ben donmuş yoğurt istedim, Tucker.
- Eu queria um Pinkberry, Tucker.
- Mahkemelik oldun. - Hayır! Yedim ayvayı!
Queres um Pinkberry?
Beni Pinkberry'ye götürdüğün için ben de sana teşekkür ederim.
Obrigado eu por me teres levado à Pinkberry.
- Donmuş yoğurt.
Pinkberry. ( Gelado )
Pinkberry, dippin'dots, lahana, kinoa, Kamboçya yaptık...
Curtimos Pinkberry, Dippin'Dots, couve, quinoa, Kombucha.
Meyveli yoğurtçular, mini tacocular.
"Pinkberry" e mini-taquitos,
Kendi Pinkberry dükkanımı açmak istemiştim.
Queria abrir a minha loja Pinkberry.
Pinkberry'i elimden alacak birisi olsaydı, öylece yerimde oturamazdım.
Se alguém me tirasse o Pinkberry, eu não cruzaria os braços.
- Tabii ki, Pinkberry için mücadele edilir.
- Tu lutarias pelo Pinkberry.
Sen Pinkberry falan açma en iyisi. Üzgünüm.
Perdoa, mas não saberias gerir bem a Pinkberry.
Adele ve Pinkberry gibi.
Gosta de Adele e Pinkberry.
Sonra da Pinkberry'e gittim.
Depois fui ao Pinkberry.
- Pinkberry'ye mi gittin?
- Foste ao Pinkberry?
Dondurmacı aşağı caddede.
O Pinkberry é mais abaixo.
Sizin yerinizde olsam, Village'dan, East River'dan, Hudson River'dan, Melissa Rivers'dan, Pinkberry'den ve Broadway'den uzak dururdum.
Sabe, se eu fosse vocês, ficava longe do Village, do East River, do Hudson River, da Melissa Rivers, da Pinkberry, da Broadway.
Umarım Pinkberry şubesi de vardır.
Com alguma sorte, há uma gelataria.
Ben niye size ayak uyduruyorum ya? Telefon seksi yapmaya son vermemiz gerekebilir. Çünkü şu anda Pinkberry'deyim ve bir sürü şeye karar vermem gerek.
Devíamos parar de fazer sexo por telefone porque estou no Pinkberry e tenho várias decisões para tomar.
Sonra da Pinkberry'e gittik.
E depois comemos gelado.
- Çok güzel bir hayalmiş.
Adoro Pinkberry.