English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ P ] / Prayer

Prayer translate Portuguese

38 parallel translation
Yarın ararım. [ The Ink Spots : "My Prayer" ]
* A Tinta Localiza : "Minha Oração"
# My prayer
* Minha oração
- # Ooh - # My prayer
- * Ooh - * Minha oração
Duacı.
Prayer
Duacı, 1984 Sonbaharı.
Prayer Outono de 1984
Maiden's Prayer ve Seabiscuit kıyasıya mücadele ediyorlar.
Maiden's Prayer e Seabiscuit disputam a liderança.
- Yates, Kızım İçin Dua.
- Yates. "A Prayer for My Daughter".
Madonna gibi müzik albümleri dinliyormusun?
Consegues dizer-me o nome de algumas faixas do álbum "Like a Prayer" da Madonna?
Sadie bir hanımefendiydi.
§ You heard me saying a prayer for. § Você me viu orando por isso. Sadie era uma dama.
Bon Jovi'ye doğru Living On a Prayer eşliğinde koridorda yürümek ve elmas kaplı bir pasta istiyorum.
Quero caminhar até ao altar ao som de "Living on a Prayer", de Bon Jovi, e quero um bolo com um diamante incrustado.
Harvard koro grubum "Krokodiloes" "Like A Prayer" şarkısında solom vardı.
É o meu grupo "a capella" de Harvard, os Crocodillos. Eu fazia o solo no "Like a Prayer".
Bon Jovi'den "Livin'On A Prayer" ı söyleyeceğim.
Estava a pensar no "Livin'on a Prayer", dos Bon Jovi.
"Bir Genç Kızın Duası."
"A Maiden's Prayer".
"Bir Genç Kızın Duası" mı?
"A Maiden's Prayer"?
I'm assuming you know the lord's prayer?
Imagino que saibas o Pai Nosso.
* Senin için dua ettim *
Say a little prayer for you
* Senin için dua ettim *
- I say a little - Prayer for you
Her neyse. Ben daha çok... "Livin'on a prayer" tarzını severim.
Eu sou mais do tipo "Livin'on a prayer".
Sen herzaman daha çok, "Livin'on a prayer" tarzıydın.
Tu sempre foste mais do tipo "Livin'on a prayer".
* Adımı söylediğinde, küçük bir yakarış gibi *
When you call my name It's like a little prayer
* Bir yakarış gibi * * Biliyorsun götürürüm seni oraya *
Just like a prayer You know I'll take you there
* Adımı söylediğinde, küçük bir yakarış gibi *
When you call my name It's like a little prayer
* Bir yakarış gibi * * Biliyorsun götürürüm seni oraya *
Just like a prayer You know I'll take you there
* Bir yakarış gibi * * Seni götürürüm oraya *
- Just like a prayer
* Bir yakarış gibi * * Sesin beni götürebilir oraya *
Just like a prayer Your voice can take me there
* Bir yakarış gibi *
Just like a prayer
Onun Lord's Prayer'ı söyleyişini duymak istiyorum.
Você gostaria de ouvi-lo dizer Oração do Senhor?
Medya mensupları kayıt cihazlarını kapatabilirse ve ayrıca gözlerimizi kapatırsak biz Lord's Prayer duasını okumaya başlayabiliriz.
Se a mídia não se importaria desligar seus aparelhos de gravação e fechar os olhos, bem como, podemos começar com a Oração do Senhor.
- O Lord's Prayer'ı bilmiyor.
- Ele não sabe a Oração do Senhor.
"Serenity Prayer" ile toplantıyı kapatacağım.
Vamos terminar a noite com a "Oração da Serenidade".
♪ Will no prayer of mine
Nenhuma das minhas orações
Kilisede ki korom ne der bilirsiniz..
O coro da minha igreja cantou I Say a Little Prayer...
Çeviri : YSFKBDY İyi seyirler.
S02E10 "The Lord's Prayer"
Çünkü sözleri "Dua ederek yaşa."
Porque essa é a letra de "Livin'on a Prayer."
* Senin için dua ettim * * Sonsuza kadar, sonsuza kadar * * kalbimde olacaksın * * ve ben seni seveceğim sonsuza kadar * * Hiç ayrılmayacağız oh, *
- I say a little - Prayer for you Forever, forever
El ele tutuşup Serenity Prayer ( Adsız Alkoliklerin kullandığı dua ) okuyacağız. Bu mu uygun buluduğun kişi?
É a sua ideia de uma pessoa adequada?
Çeviri : bizimki'z Mutlu Seyirler..
$ S06E12 Prayer for the Dying

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]