Puss translate Portuguese

Puss Walgreen'in ofisini bilir misin? Fulwider Binasındaki?

Conhece o escritório de Puss Walgreen, no edifício Fulwider?

Alın bakalım hanımlar, iki tane daha Puss'n'Boots.

Aqui têm mais dois Puss'n Boots, minhas senhoras.

- Puss?

- "Puss"?

Kimsin sen? "Amiral Von Puss" mu?

És o Almirante Cagarolas?

Puss'un dükkanını alıp alamayacağını sorduğundan beri oldukça iyi görünüyorsun.

Parece que te estás a sair muito bem, desde aquele telefonema em que me perguntaste se podias ficar a gerir a oficina do Puss.

Arkadaşların Puss'ta mümkün olduğunca fazla zaman geçiriyorlar.

O teu amigo está a abusar da situação, na oficina do Puss.

Bir kalp krizi geçirdi. Yataktan çıkmaması gerekiyor.

Teve uma trombose na fazenda de Bill e Puss, e não pode se mover.

- Selam Puss Hala.

- Olá, querida. - Olá, tia Puss.

Çok iyi Puss Hala.

Isto é bom, tia Puss.

Daha neler, ne kadar daha çikolata yiyebiliriz ki. Hepimiz birer çikolata canavarına dönüşeceğiz.

Fudgie a baleia, e Cookie Puss, e Cookie O'Puss, e Nutty o Chocolate Fantasma.

Puss, işte araba burada.

Aqui está a merda do conjunto, bicha.

Puss!

Puss!

Puss. Alternatifin var.

Puss tens opções.

- Evet, Puss harika!

- Sim, os Puss controlam!

- Peki ya Pussy?

- E o Puss?

Pussy...

Puss...

- Sevimli bir itsin Pussy.

- És muito engraçado, Puss.

Seninkiler büyüdü.

Os teus putos são todos crescidos, não são, Puss?

Pussy Tanrı'ya inanır mısın?

Puss acreditas em Deus?

Değil mi Pussy?

Certo, Puss?

Oldu, Pussy.

Certo, Puss.

Tanrım, Pussy.

Céus, Puss!

Gel haydi Pussy.

Anda, Puss...

Otursana Pussy.

Senta-te, Puss.

Hey, Pussy.

Puss?

Ha, bu gece harika bir iş var.

Esta noite, Puss, tenho algo fora de série.

- Hey, Pussy!

- Puss!

- Eroin işini bırak Puss.

Não te ponhas a traficar heroína, Puss.

İşte Puss'la diğerleri arasındaki fark bu.

Qual a diferenca entre o Puss e os outros todos? - Gostava dele.

Seninkiler buyudu.

Os teus putos são todos crescidos, não são, Puss?

- Puss'n'Boots da ne?

- O que é o "Gato das Botas Altas"?

- Puss-ay Whipped, tatlım.

- Puss-ay Whipped.

Annen haklı. Puss-ay doğru pronansyon.

- Sim, "puss-ay" é a correcta pronunciação.

Puss'un dükkanını alıp alamayacağını sorduğundan beri oldukça iyi görünüyorsun.

Parece que estás muito bem desde que falamos ao telefone na ultima vez... Quando me preguntas-te se podias assumir o bate-chapa do Pussy

Arkadaşların Puss'ta mümkün olduğunca fazla zaman geçiriyorlar.

O teu amigo esticou-se na situação no bate chapa do Pussy

Boktan şeyler oluyor. Mesela Puss. Bir gün seninle.

As coisas acontecem, como com o Puss.

Pekala, bu Puss'ın sonu.

Bom, os dias do Puss chegaram ao fim.

- Elveda, Puss.

- Adeus, Puss.

Puss in Boots'ta başrolü kaptı.

Ela tem o papel principal no Gato das Botas.

Puss in Boots?

- Gato das Botas? Ena! - Pois, vem ver.

- Hey, Puss. Elimizde sadece bu kalmış.

Puz, só resta isto e não lhe toco.

Sonra da seni Luger'a götürmüştük, ben, Puss, Ralphie.

Lembras-te de te termos levado ao Luger's, a seguir? Eu, o Puss, o Ralphie...

Daha önceden arkadaşları öldürdüm, hatta akrabaları- - kuzenim Tony, en iyi arkadaşım-

Já matei amigos antes, incluindo parentes... O meu primo Tony... O meu melhor amigo, Puss.

Seni Cookie Puss ve Chicago'lu kuzenlerin yanına koyacaktım. Çünkü fena sarhoş oluyorlar, birinin onlara göz kulak olması lazım.

Ia pôr-te com Cookie Puss e os primos de Chicago porque sempre se embebedam e precisam de autoridade.

Sana ait yasal şirketlerin hepsinin adının Puss olması ne sürpriz ama.

Bem, o facto de o seu nome legal ser "Puss" foi uma surpresa.

Puss'u en son o zaman gördüğünü mü iddia ediyorsun? Evet.

Foi a última vez que viste o Puss?

Öyleyse ertesi sabah Schrodinger'in deposu açıldığında Puss'un hala orada olduğunu duymak seni şaşırtacaktır.

Então, seria surpreendente saber que, para o que interessa, na manhã seguinte o Puss ainda estava lá.

Müşterinin Puss'un belini kırdığını bilseydin şaşırırdın.

Devia, se soubesse que o seu cliente lhe partiu as costas.

Puss, bu konuyu konuşmuştuk.

Lindo, nós já falamos sobre isso. O meu gang nunca te vai aceitar.

Siyah beyaz tüylü, bu kadar büyüklükte.

Atende por puss-puss.

- Yüzünden belli.

Que cara [puss] é essa?