Raimy translate Portuguese
62 parallel translation
♪ İyi ki doğdun sevgili Raimy ♪
Parabéns, querida Raimy.
Raimy, hadi, Gordo geldi!
Raimy, anda lá, o Gordo já está aqui.
Raimy'nin ağzı kulaklarına varıyordu.
A Raimy estava a sorrir de orelha a orelha.
Sanırım Raimy cevaplayamayacağı sorular sormaya başladı.
Acho que a Raimy faz perguntas que ela não pode responder.
Benim adım Raimy Elizabeth Sullivan.
O meu nome é Raimy Elizabeth Sullivan.
Benim adım Raimy Sullivan. Uzay mekiği "Discovery" ile konuşmak için çağrı yapıyorum.
O meu nome é Raimy Sullivan e eu estou a tentar falar com a Space Shuttle Discovery.
Raimy!
Raimy!
Raimy.
Raimy.
Raimy, sen neyden bahsediyorsun?
Raimy, do que estás a falar?
Bunun farkındayım. Raimy, Raimy, sen delirmedin, tamam mı?
Raimy, não és louca, está bem?
Raimy...
Raimy...
Raimy, iyi niyetli olduğunu biliyorum.
Raimy, sei que a tua intenção é boa.
Raimy Sullivan, dedektif, 21. caddeden.
Raimy Sullivan, Detective do 21º.
Raimy, bir saat içinde anne ve babamla buluşuyoruz.
Raimy, vamos encontrar com os meus pais dentro de uma hora.
Geciktim. Selam, ben Raimy.
Olá, eu sou a Raimy.
Üzgünüm, Raimy, o senin annen.
Lamento, Raimy, é a tua mãe.
Benim adım Raimy Sullivan.
O meu nome é Raimy Sullivan.
Benim adım Dedektif Raimy Sullivan.
Eu sou a Detective Raimy Sullivan.
Üzgünüm Raimy, annene aitmiş.
Lamento, Raimy, é a tua mãe.
Raimy, sen... Endişelenme deme sakın.
- Não digas para não me preocupar.
Raimy geri geldiğin için çok heyecanlı.
A Raimy está... muito entusiasmada por estares de volta.
- Raimy...
- Raimy...
Bak Raimy, Stan'den önce Küçük Jay'e ulaşabilirsem, onunla konuşabilirsem birlikte Stan'e karşı çalışmamız gerektiğini, yoksa ikimizin de mahvolacağını anlamasını sağlayabilirim.
Raimy, se chegares ao Little Jay antes do Stan, se puderes falar com ele, direi que ou trabalhamos juntos contra o Stan, ou caímos os dois.
Benim ve Raimy'nin fotoğrafı henüz daha küçükken.
É uma fotografia minha e da Raimy, quando era pequena.
Dedektif Raimy Sullivan. NYPD.
Sou a Detective Raimy Sullivan, NYPD.
Senin için bir şeyler yapmaya çalıştım, Raimy için.
Queria fazer alguma coisa... Alguma coisa para ti, alguma coisa para a Raimy.
- Raimy'e diyeceğiz ki...
- Dizemos à Raimy...
Raimy?
Raimy?
Raimy, orada mısın?
Raimy, estás aí?
Raimy, annen yanımda. Ona her şeyi söyledim.
Raimy, a tua mãe está aqui, eu contei-lhe tudo.
Raimy, hemen annenle konuşmalısın.
Raimy, preciso que fales com a tua mãe agora.
Raimy benim annen.
Raimy... É a tua mãe.
Raimy için termometre ve Tylenol hazırladım.
Pus de parte um termómetro e paracetamol para a Raimy.
Hey, bak, Raimy,
Raimy, sabes uma coisa?
Raimy'nin yüzü gözümün önüne geliyor. Onu bu filme götürürsem.
Só penso na cara da Raimy quando desisti do filme.
Julie öğrendi, bir saat içinde Raimy'yi alıyor.
A Julie já sabe e vai buscar a Raimy dentro de uma hora.
Tamam, beni gerçekten dikkatlice dinlemelisin, Raimy, tamam mı?
Tens de me ouvir, Raimy.
Raimy'yi yalnız bıraktığına inanamıyorum.
Não acredito que deixaste a Raimy.
Raimy... anneni seven bu insanarın yanında olamayacak mısın, hikayelerini dinlemeyecek misin, hayatının geri kalanında buna pişman olabilirsin.
Raimy... se não fores ver as pessoas que gostavam da tua mãe, ouvir as suas histórias, vais arrepender pelo resto da tua vida.
Adım Detektif Raimy Sullivan.
Eu sou a Detective Raimy Sullivan.
Üzgünüm, Raimy. O, senin annen.
Lamento, Raimy, é a tua mãe.
Detektif Raimy Sullivan 21.Karakoldan.
Detective Raimy Sullivan, 21ª.
Bu Eva. Eva, bu Raimy.
Eva, esta é a Raimy.
Eva denen kızla buluşmak için Raimy'i parka götürdüm.
Levei a Raimy ao parque para se encontrar com a Eva.
Ve bu mavi arabaya bile dikkat edeceğim. Ama Amy'nin bu konudan haberdar olmasını istemiyorum.
E vou ter cuidado com essa camioneta azul, mas não quero que a Raimy saiba nada disto.
- Raimy.
- Raimy.
Raims'i oyundan sonra alabilirsin. Böylece ben de derse gidebilirim.
Ainda podes ficar com a Raimy depois do jogo para eu ir à aula?
Artık durabilirsin, Raimy.
Podes parar, Raimy.
Raimy, dur.
Raimy, pára.
2008'deki ilk davayı Raimy yürütmüştü.
A Raimy fez a primeira prisão em 2008.
Sen Raimy ile beraber değil miydin?
Não estás com a Raimy?