Rambo translate Portuguese
328 parallel translation
Benim adım John Rambo Vietman'da beraber savaştık.
Chamo-me John Rambo. Estivemos juntos no Vietname.
Rambo.
Rambo.
Ayrıca uğraştığınız adam John Rambo, bir Vietnam gazisi.
- Por falar nisso, vocês escolheram bem : John Rambo é veterano do Vietname.
Bu gördüğünüz dağın tepesinde, sisle kaplı kar sınırının üzerinde kaçak John Rambo saklanıyor.
Algures nesta montanha, provavelmente na neve e cercado de nevoeiro, esconde-se o fugitivo, John Rambo.
Tanrı Rambo gibi birini neden yaratmış ki?
Porque Deus cria homems como o Rambo?
Onu Tanrı yaratmadı. Ben yarattım.
- Deus não criou o Rambo, fui eu que o fiz.
Rambo artık sivil ve bu artık benim problemim.
O Rambo agora é um civil, e como tal, problema meu.
Buraya Rambo'yu sizden kurtarmak için gelmedim. Sizi ondan kurtarmak için geldim.
Não vim salvar o Rambo de vocês, vim salvar vocês dele.
Rambo en iyi adamımızdı.
E Rambo era o melhor!
Kimin tarafındasın bilmiyorum. Bence buraya kendini kurtarmaya gelmişsin. Ama gerçekten Rambo'yu etkisiz hale getirmek istiyorsan beni izle.
Você só quer é salvar a própria pele, mas seja de que lado esteja, se quiser realmente tirar o Rambo da circulação, siga-me.
Özel tim, John Rambo'ya sesleniyor.
Polícia estatal para John Rambo.
Eğer dinliyorsan Rambo, durumunu açı klıyorum : Etrafın sarıldı. Bütün yollar, caddeler ve yangın çıkışları kapatıldı.
Caso nos esteja a ouvir, Rambo, a sua situação é esta : está cercado, todas as saídas estão bloqueadas, todas as auto-estradas e caminhos cortados.
Rambo, Messner, Ortega, Coletta Jorgensen, Danforth, Berry, Krakauer.
Rambo, Messner, Ortega, Coletta, Jorgensen, Danforth, Berry, Krakauer.
Rambo, iyi misin?
- Rambo, estás bem?
Rambo, beni duyuyor musun?
Ainda me escutas?
Rambo, cevap ver.
Rambo, responde!
Rambo, bu senin son şansın.
Esta é a tua última chance.
Bu, Arlington'daki mezar taşına çok yakışacak. "Burada onur madalyası almış, baskınlardan sağ çıkmış ve bir kasabada serserilik yüzünden öldürülmüş John Rambo yatıyor."
Vai ficar bem na sua campa em Arlington : " " Aqui jaz John Rambo, altamente condecorado, sobrevivente de inúmeras missões em território inimigo,
Vietnam'da savaşan sadece Rambo değildi.
O Rambo não foi o único a passar mal no Vietname!
Vietnam'da, Rambo da benim kafamı karıştırmıştı.
No Vietname eram bastante confusas para o Rambo e para mim.
Bu Rambo dedikleri yine dirilmiş.
Aquele Rambo? Anda por aí outra vez.
Will, Rambo hala hayattaymış.
Will, é o Rambo! Ainda existe!
Ama nasıl olduysa o ceset bir kamyon çaldı ve benzin istasyonunu havaya uçurdu.
Encontraram o corpo de Rambo. Roubou um camião e fez explodir um posto de abastecimento.
Bu işi ne sana, ne Rambo'ya ne de başka birine veririm.
Não a cedo a si, ao Rambo ou a quem quer que seja.
Rambo.
- Rambo!
Rambo, yapma.
Rambo. Não o faças!
Beni dinle Rambo...
Ouve-me!
Görev sona erdi Rambo, tamam mı?
A missão está concluída, percebes?
Hepimiz kötü zamanlar yaşadık Rambo. Artık hepsi geçmişte kaldı.
Foi duro, mas pertence ao passado.
Rambo gibi konuşuyorsun, bebek.
Oh, isso é o Rambo a falar, querida. Oh, sim, Ripper.
Rambo!
Rambo!
RAMBO : İLK KAN II
A Vingança do Herói
Nasılsın Rambo?
Como estás Rambo?
Rambo seninle tanıştığıma sevindim.
Rambo, muito prazer em conhecê-lo.
Rambo, John J. 6.7.4 7 Bowie, Arizona doğumlu.
Rambo, John J., nascido a 6.7.47 no Arizona.
Rambo, sen benim hakkımda bu kadar çok şey bilmiyorsundur.
Rambo, decerto que não sabe tanto sobre mim como eu sobre si.
Kendini güvende hisset Rambo.
Pode sentir-se totalmente seguro.
Rambo tanıdığım en iyi asker.
O Rambo é o melhor soldado que eu conheço.
Bunca yolu boş bir karargah görmek için geldin Rambo.
Veio de muito longe para ver um campo vazio.
Rambo yemek ister misin?
Rambo, quer comer?
- Rambo'nun yaşayıp yaşamadığını bile bilmiyoruz.
Nem sequer sabemos se ainda vive.
Başardın Rambo!
Conseguiste!
Bu Rambo!
É o Rambo!
Rambo birini bulmuş.
O Rambo encontrou um!
Rambo gider, kimseyi bulamaz, Kongre bunu yutar, konu kapanır ve Rambo esir alınırsa sen ve bilgisayarların dışında kimse yaşayıp yaşamadığını bilmez.
O Rambo chega, não encontra ninguém, o Congresso engole, caso arrumado. E se apanham o Rambo, ninguém sabe se está vivo. A não ser você.
- Bu Rambo komutanım.
- É o Rambo, Sir.
Ben Murdock. Rambo, yaşadığına sevindim.
Rambo, que alívio sabê-lo vivo.
- Berbat görünüyorsun Rambo.
Estás com mau aspecto, Rambo.
- Rambo. - Beni... unutma.
Não... te esqueças... de mim...
Rambo?
Rambo?
Muhtemelen farkındasındır Rambo.
Incrível.