Rapunzel translate Portuguese
161 parallel translation
Rapunzel!
Rapunzel!
Rapunzel,...
Rapunzel...
Lânet olası Rapunzel.
És a porra da Rapunzel.
Rapunzel.
Rapunzel.
Rapunzel gibi beni hapis tuttun beni burada!
Mantém-me prisioneira aqui em cima como se eu fosse a Rapunzel!
Ona Rapunzel'i okudum.
Li-lhe a da Rapunzel.
Rapunzel elini uzat.
Rapunzel, poderias estender a tua mão para fora outra vez?
Vicki de Pamuk Prenses olmuştu.
A Vicky estava de Rapunzel.
Rapunzel ona plastik kabarcığını bırakmış ve ölmüş.
"E Rapunzel deixou a sua bolha de plástico e morreu." Fim.
Dikkat et, Rapunzel.
Cuidado "Rapunzel"!
Rapunzel, Rapunzel, saçını aşağı sarkıt.
- O quê? Rapunzel, Rapunzel, solta o teu rabo de cavalo.
Onları sürmen gerekiyor, Rapunzel. Taşımak sürmek değildir.
É suposto levá-las sobre rodas, Rapunzel, não é o que faz, pois não?
Rapunzel, Rapunzel, saçların ne kadar güzel.
Rapunzel, Rapunzel Usa a tua cabeleira d'ouro Vem cá fora
Ben buraya göz kulak olurum.
Eu encubro-te. Vai, Rapunzel, vai!
... güzel Rapunzel.
"A linda Rapunzel..."
Rapunzel,
Rapunzel...
Tek başına, krallığın şampuan endüstrisinin belini kırıyor.
A Rapunzel... que sozinha dá cabo da industria do shampoo do reino.
- Peki Rapunzel'i kel bırakmaya?
- E se puséssemos a Rapunzel careca?
Rapunzel, Rapunzel, hadi uzat saçını!
Rapunzel, Rapunzel, desce-me o teu cabelo!
Rapunzel, Rapunzel, saçlarını sarkıt.
Rapunzel, Rapunzel, dá-me as tuas tranças.
Prenses Rapunzel.
É a Princesa Rapunzel.
Teşekkürler, Rapunzel.
Obrigada, Rapunzel.
"Rapunzel, Rapunzel sarı postiş saçlarını sallandırsana!"
"Rapunzel, Rapunzel!" "Lançai as extensões douradas!"
Rapunzel, bekle!
Rapunzel, espera!
Yakışıklı Prens, bırak onu.
Príncipe, larga a Rapunzel!
Rapunzel, bunu nasıl yaparsın?
Rapunzel, eu nem acredito!
Ama bunu son kez yapıyorum, Rapunzel.
Mas esta é a última vez que faço isto, Rapunzel.
Bak hele bak, Rapunzel.
Escuta lá, Rapunzel.
Rapunzel.
A Rapunzel.
Uzun süren beklemeden sonra prensin, Rapunzel'le ne kadar çok sevişmek istediğini hayal et.
Imagina o quanto o príncipe queria foder com a Rapunzel... depois de ter esperado tanto tempo por ela.
Rapunzel orospusunu cüzdanımdan kartlarımı çalmaya çalışırken yakaladım.
Apanhei aquela Rapunzel a tentar roubar cartões de crédito da minha carteira.
Rapunzel altın sarısı uzun ve güzel saçları olan kız.
"A Rapunzel tinha um cabelo comprido magnífico. Tão belo como o ouro fino. E quando ouviu..."
ve Goldilocks?
E Rapunzel?
Goldilocks.
Rapunzel.
Sana iyi günler, Rapunzel.
Tem um bom dia, Rapunzel.
Oh, rapunzel, rapunzel, muhteşem saçların aşağıya kadar uzamış!
Rapunzel, joga as tuas longas tranças!
Hem zaten bana ait bile değil. Şimdi anlatacaklarım Rapunzel adındaki bir kızın hikâyesidir.
Esta é a história de uma garota chamada Rapunzel.
Size bir ipucu vereceğim.
Vou lhe dar uma dica. Essa é Rapunzel.
RAPUNZEL - Karmakarışık -
ENROLADOS
Rapunzel, burada kendi kendine gençleşemem.
Rapunzel, não vou rejuvenescer aqui.
Rapunzel aynaya bak.
Rapunzel olhe o espelho.
Çiçeğim, annen biraz bitkin hissediyor.
Rapunzel, mamãe está se sentido esgotada.
- Ee, anne...
- Rapunzel!
Rapunzel lütfen, mırıldanmayı kes.
Rapunzel, por favor, pare de balbuciar.
Yapma Rapunzel.
Oh, por que Rapunzel?
- Rapunzel?
- Rapunzel?
- Ne var ne yok Rapunzel?
- Como estás, Rapunzel?
Bu Rapunzel.
Olha!
Vuu, Goldilocks,
Bo Beep, Rapunzél,
- Rapunzel!
- Rapunzel!
- Rapunzel!
Traga o que outrora foi meu