English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ R ] / Remo

Remo translate Portuguese

389 parallel translation
— Bırak şu küreği.
- Pousa esse remo.
Ben yaparım.
Eu remo.
Biz bir küreği bile kaldıramazken sen nasıl saatlerce kürek çekebiliyorsun Willy?
Como consegues remar sem parar se nós mal conseguimos levantar o remo?
Küreği dikkatli kullan.
Eh, cuidado com esse remo.
Giovanni dayı, Rosso tayfasında kürekçilik.
Tio Giovanni, um lugar ao remo na tripulação do Rosso.
Savunmasızdı. Küreği böyle eline aldın ve bu şekilde kafasında parçaladın!
Ela estava indefesa, você pegou neste remo e bateu com ele na cabeça da pobre rapariga!
Paul, küreği al!
Paul, o remo.
- Küreği bırak. - Neden?
- Deixa lá o remo.
Sana küreği bırakmanı söyledim.
Deixa-me o remo, já disse.
- Neden salla açılmayı düşünmüş?
- Ele consertou o remo da jangada.
Helen, Ricky, kürek!
Helen, Ricky, o remo!
Küreği unuttunuz!
Esqueceram-se do remo!
- Oğlum küreğini unuttu.
- O meu filho esqueceu-se do remo.
Küreğinizi unuttunuz.
Esqueceu-se do seu remo.
Ricky'nin küreğini unuttuğunu biliyor muydum?
Se eu sabia que o Ricky se tinha esquecido do remo?
Ricky'nin küreği.
O remo do Ricky.
Kürek, evet işte.
O remo, é isso.
Küreği yollamam gerek.
Tenho de mandar o remo.
Küçük Ricky, oradaki gölde küreksiz.
O Ricky anda lá, no lago sem remo.
Küreği paketle ve sabah ilk iş yolla.
Vou embrulhar o remo e mandá-lo amanhã.
Küreğini alacak.
Vai ter o seu remo.
Bir küreği nasıl paketlersin ki?
Como é que se embrulha um remo?
Kürek seklinde bir kağıda ihtiyacım var.
Preciso de papel em forma de remo.
Bütün geceyi bir küreği paketlemekle geçirdiğini anlat.
Digo-lhes que passei a noite a embrulhar um remo.
Ben küreği sarıyordum.
Eu estive a embrulhar o remo.
Hiç olmazsa, bir çocuğun küreğini, bu alçak pisliğe karıştırma.
Ao menos tem a decência de não falares no remo de um inocente no meio desta sórdida confusão.
- Beni kürek için yolladı.
- Ela mandou-me pelo remo.
Tek istediği, Ricky'nin küreği!
Só quer o remo do Ricky!
- Ricky'nin küreği mi?
- O remo do Ricky?
Ama Ricky iskelede durmak zorunda. Çünkü küreğini yollamıyorsun!
O Ricky tem de ficar cá fora, porque tem um kayak mas munca mais lhe mandavas o remo!
Eğer birisi Ricky'nin küreğini ona götürecekse o kişi ben olacağım.
Se alguém vai levar o remo do Ricky sou eu que o vou levar.
- Ricky'nin küreği için gelmiş.
- Veio buscar o remo do Ricky, eu vou levá-lo.
Evliliğin bir kez denenmesinin yeterli olduğuna yemin etmiştim, ama belki de tekrar düşünmenin zamanı geldi.
Porque não pegas também num remo? Jurei que um casamento bastava, mas talvez seja altura de reconsiderar.
Bir kürek al ve çek.
- Agarre num remo e reme.
Bir kürek al ve çek. Ama, yapamam.
- Agarre num remo e reme.
Burada zincirli yaşamaktan iyidir.
É melhor que viver acorrentado a um remo!
Kaybedersek, küreğine zincirli olarak bu gemiyle batarsın.
Se não vencermos, morrerás acorrentado ao teu remo!
Küreğine geri dön, 41.
Volta para o teu remo!
Onları geri ver, zincirlettiğin küreği her çekişimde ettiğim yemini unutayım.
Devolve-mas e esquecerei o que jurei àquele remo a que me agrilhoaste!
Çöl, hiçbir küreğin sokulamayacağı bir okyanus.
"O deserto é um oceano onde remo algum se enterra."
Romulus ve Remus'tan bu yana Roma'ya böyle bir şey gelmemiştir.
Roma nunca viu nada assim desde Rómulo e Remo.
John, zorlanıyorsun, bırak da ben çekeyim.
John, não reme tão forte. Deixe que eu remo.
San Remo kumarhanesinde tüm mal varlığını kaybetti
Que se arruinou jogando no cassino de San Remo.
Karakollar Romulus ile Remus arasında tarafsız bölgede devriye gezerken 4. Karakoldan acil çağrı aldık.
De patrulha à zona neutra entre os planetas Rómulo e Remo, recebemos um apelo urgente do Posto 4.
1928 Olimpiyatında kürek takımındaydı.
Ele fez remo individual nos Jogos Olímpicos de 1928.
- Hey, sırık versene bana!
- Dá-me um remo.
- Geliyorum. Küreğini almazsan hiçbir yere gidemeyiz.
Estou a ir, não podes ir para a água sem o teu remo.
Az kalsın nehre küreksiz girecektim.
Deixa-me levá-lo, ia subindo o rio sem o remo...
Madem bu konuyu açtın, asıl küreklere.
Já que falaste no assunto, agarra-te ao remo.
Remo, genç beyfendiyi unutma sakın.
Remo, cuida bem do signorino. Comam!
Al şu küreği.
Pegue esse remo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]