Rufus translate Portuguese
1,131 parallel translation
Rufus Sanders, müşteri. Baldırında etrafa dağılan saçmalardan beş yara almış.
Rufus Sanders, que estava próximo, cinco perfurações de chumbos em várias direcções na face posterior da coxa.
Rufus diye biri var.
Conheço um tipo, o Rufus.
Ve asıl bomba, ben İnStyle'da Rufus'tan bahsediyorum o da benden sadece kurulum ücreti alıyor.
O esquema é o seguinte... Se referir o nome do Rufus na InStyle, ele só me cobra a montagem.
Rufus böyle çalışıyor.
É assim que o Rufus funciona.
- Rufus'u ara.
- Liga ao Rufus.
Ama bu işi en iyi yapanın... Rufus olduğunu öğrendik.
Mas disseram-nos que o Rufus, da Home Video Solutions tem do melhor que há.
Bunda heyecanlanacak bir şey yok Rufus. Allah kahretsin.
Não é nada que te deva excitar, Rufus!
Haydi, Rufus, göster kendini.
- Vamos Rufus, dá-lhe!
Rufus Shinra?
Rufus Shinra?
- Rufus'la konuşmalıyım.
- Tenho de falar com o Rufus.
Rufus Firefly, Otis Driftwood, Kaptan Spaulding, hepsi var.
Rufus Firefly, Otis B. Driftwood, Capitão Spaulding, todos eles.
Bay Poirot. Rufus Van Aldin.
Sr. Poirot, Rufus Van Aldin.
Yani şu Rufus Van Aldin'e baksana.
Veja o Rufus Van Aldin.
Bay Rufus Van Aldin hakkında.
É sobre M. Rufus Van Aldin.
Rufus'la evlenirsem kendi geleceğimin ne olabileceğini merak etmiştim.
Fiquei curiosa em conhecer o meu destino caso casasse com o Rufus.
Bay Rufus Van Aldin'in, ilişkinize resmiyet kazandırmasını istemeniz anlamsız sayılmamalıdır.
É normal que deseje formalizar a sua relacão com M. Rufus Van Aldin.
Bay Rufus Van Aldin.
M. Rufus Van Aldin.
Bundan yararlanıp Bay Rufus Van Aldin'in sağ kolu olmayı başardınız. Ortağınızı da kızına hizmetli olarak aldınız. İşte!
Usa o seu charme para se sentar à direita de M. Rufus Van Aldin, contrata a sua parceira como criada da filha dele et voilà, o alvo está cercado.
Rufus, Gunter, Angus ve Shylock gurur duyuyorlar.
Rufus, Gunter, Angus e Shylock estão muito orgulhosos.
Rufus, bu kadar çabuk yaptığın için teşekkür ederim.
Rufus, obrigado por fazeres isto tão depressa.
- Rufus, gömleği sevmedin mi?
- Rufus, não gostas da camisa?
Benim adım Rufus ve bu da trufus.
O meu nome é Rufus e essa é a "verdadufus".
ve Rufus.
E o Rufus.
- Benimle mi konuşuyorsun, Rufus?
- Estás a falar comigo, Rufus? - Sim.
Rufus için onu terk ettim.
Deixei-o para andar com o Rufus.
Rufus, gösteri sanatçısı olan, kendini ateşe verdi.
Rufus, tu conheces o artista de desempenho, o que ateou fogo a ele próprio?
Zavallı Rufus bir hafta vücut parçaları kustu.
O pobrezinho do Rufus vomitou partes do corpo durante uma semana.
Rufus neyi yedi?
O Rufus comeu o quê?
Bir keresinde Rufus o mangolu ovucudan bir kase yemişti.
Sabes, uma vez, o Rufus comeu uma taça cheia de creme de manga.
Bununla sonra ilgilenirim, Rufus.
Já trato disso.
Rufus Taylor. 35 yaşında.
Rufus Taylor, 35.
Hayatımdan uzak dur yeter Rufus.
Sai da minha vida, Rufus.
Seni Rufus Humphrey ile tanıştırmak istiyorum.
Serena, gostava que conhecesses o Rufus Humphrey.
Rufus, Alison, merhaba.
- Rufus, Alison, olá.
Oh, Rufus.
Rufus.
Rufus, Alex'le ilişkimiz bitti tamam mı?
Rufus, está tudo acabado com o Alex, está bem?
Rufus Humphrey.
Rufus Humphrey.
Rufus, gerçekten konuşmamamız gerek.
Rufus, nós não devíamos estar a falar.
Rufus... Neden aradın?
Rufus, por que me estás a ligar?
İyi geceler, Rufus.
Boa noite, Rufus.
- Bu kadar yeter, Rufus.
Já chega, Rufus.
Adım Rufus Humphrey.
Rufus Humphrey.
Rufus.
Rufus.
- Rufus akustik konseri olacak.
- Será Rufus Acústico.
Adım Rufus.
Rufus.
Rufus Humphrey. siz kimsiniz?
Rufus humphrey. Quem é o senhor?
Rufus, her zaman telefona böyle mi cevap verirsin?
Rufus, atendes sempre assim o telefone?
İyi geceler, rufus.
Boa noite, Rufus.
- rufus.
- Rufus!
Bay Bennet. Rufus.
Rufus...
Selam, Rufus.
Olá, Rufus.