Sen öyle san translate Portuguese
407 parallel translation
Sen öyle san!
- Isso é o que tu pensas.
- Sen öyle san.
- Isso é o que pensas.
Sen öyle san.
É o que pensas.
Sen öyle sanıyorsun.
Só sabes isso.
Sen öyle sanıyorsun!
- Vou sozinha. Isso é o que pensa.
Sen öyle san. O öyle demiyor.
Ele pensa de outra forma.
- Sen öyle san.
- Isso é o que tu pensas.
- Sen öyle san.
- Isso é o que você pensa.
- Savaş gece yarısı başlayacak. - Sen öyle san.
A guerra é só à meia-noite.
- Sen öyle san. Evden haber aldın mı?
Teve notícias de casa?
- Savaş gece yarısı başlayacak. - Sen öyle san.
- A guerra só começa à meia-noite.
Sen öyle san.
Isso é o que pensa.
- Sen öyle san.
- Isso é o que pensa.
Sen öyle san!
- Isso é o que pensa.
- Sen öyle sanıyorsun?
- Achas que sim?
Sen öyle sanıyorsun ama ben üçüncü sıradayım.
Achas que não disseste, mas é o terceiro lugar.
Sen öyle san.
É o que você pensa.
Sen öyle san!
- Duvido que não!
- Sen öyle san.
- Leva-los na conversa.
- Sen öyle san.
- Devias saber!
Sen öyle sanıyorsun ama o beni terkedecek!
Achas que sim, mas ela vai abandonar-me!
- Sen öyle san binbaşı.
- O tanas, major!
"Yarın telefon ederim, tamam mı?" Sen öyle san.
"Ligo-te amanhã, está bem?" Isso é o que julgas.
- Sen öyle san.
- De jeito nenhum.
Sen öyle san.
O tanas é que é.
Sen öyle san!
- Podes apostar nisso!
Şartlı tahliye ile çıkarım. Sen öyle san.
Há liberdade condicional.
- Sen öyle sanıyorsun.
- É o que eu sei. Amo-te.
- Sen öyle sanıyordun.
- Pensaste que ele gostava de Betty.
- Sen öyle san!
- Uma ova!
Sen öyle sanıyorsun.
É porque você é assim.
Sen öyle san, Terry!
Continua a sonhar, Terry!
- Sen öyle san!
- O caraças.
Sen öyle san.
Claro que pode.
Sen öyle san!
Näo consigo, um raio!
- Öyle mi? Sen öyle san.
Não contes com isso.
Sen öyle san.
Não fazes ideia...
- Sen öyle san.
- O diabo é que vamos.
- Sen öyle san.
- Pelos visto já não o tem.
- Sanırım sen de öyle anne!
- Acho que tu também, mamã!
- Sen öyle san.
Isso é o que tu pensas.
Sanırım sen zengin olmayı bekliyorsun. Öyle.
Imagino que espera ser rico.
- Sen öyle san.
Temos um problema.
- Yani sen çocuğun suçsuz olduğunu sanıyorsun, öyle mi?
- Acha então que ele não é culpado?
- Sen öyle san!
É o que tu julgas!
Sen öyle san.
- Isso é que a senhora julga.
Sen kendini dünyadaki tek erkek sanıyorsun, öyle mi?
Achas que és o único, é?
Sen öyle san.
- É o que você pensa!
Nereye gittiğini sanıyorsun sen öyle?
- Aonde pensas que vais? - Para a escola...
Sen kendini bir şey sanıyorsun, öyle değil mi?
Achas-te o maior, não é?
Sen neye baktığını sanıyorsun öyle!
Ei. Que estás a olhar caralho?
sen öyle diyorsan 53
sen öyle zannet 20
sen öyle diyorsun 17
öyle sanırım 94
öyle sanıyorum 122
öyle sanıyorum ki 20
sanchez 40
şans 100
sana 1211
santa 21
sen öyle zannet 20
sen öyle diyorsun 17
öyle sanırım 94
öyle sanıyorum 122
öyle sanıyorum ki 20
sanchez 40
şans 100
sana 1211
santa 21
sandra 191
sanırım 5390
sanirim 35
santana 23
sandy 337
santiago 98
santo 20
santos 46
sana aşığım 57
sandro 26
sanırım 5390
sanirim 35
santana 23
sandy 337
santiago 98
santo 20
santos 46
sana aşığım 57
sandro 26
sancho 46
sana ne 162
şanslı 131
sanjay 30
saniye 17
sana ihtiyacım var 442
sanmıyorum 1596
santa barbara 27
santa monica 22
sanderson 39
sana ne 162
şanslı 131
sanjay 30
saniye 17
sana ihtiyacım var 442
sanmıyorum 1596
santa barbara 27
santa monica 22
sanderson 39
santini 16
şanslısın 256
sanatçı 27
sana bir şey sorabilir miyim 124
sana söz veriyorum 235
sanırım öldü 20
sanırım oldu 18
şanslısın 256
sanatçı 27
sana bir şey sorabilir miyim 124
sana söz veriyorum 235
sanırım öldü 20
sanırım oldu 18