Serge translate Portuguese
324 parallel translation
Söyledim işte, hain.
Eu disse, traidor. - Agora, cale-se, Serge.
- Sessiz ol Serge. - Sessiz olamayacağım zamanlar vardır.
- Já não posso mais calar-me.
Sinirlerin bozulmuş Serge.
Você está totalmente diferente, Serge.
Öğrenci Direniş lideri Serge adında bir ajanla irtibat kurdu.
O líder da Resistência estudantil foi contactado por um agente chamado Serge.
Yüzbaşı Serge'i tanırım.
Conheço o capitão Serge. - Ele é confiável.
Cephane için mi geldin?
Veio buscar as munições? Sou o Capitão Serge.
Siz ilk gelenlersiniz.
este é o Serge.
Ben Yüzbaşı Serge.
Partido da Juventude Católica.
Hepsini ve bu Serge'den iz yok.
e não há sinal do tal Serge.
Serge'le birlikte Levallois'ya gideceğim.
- Vou com o Serge a Levallois.
Serge Dimitri Kirilov.
"Serge Dimitri Kirilov."
Yine de yoldaşlar ve dostlar, Serge bize gösterdi ya... Sanat, gerçekliğin yansıması değil, o yansımanın gerçekliğidir. Pompidou ve Malraux tayfasının Jacques Rivette'in'Rahibe " si gibi bir filmi yasaklamak için kullandığı formüllerin gerçekliği de böyledir.
Porém, camaradas e amigos, tal como o Serge nos mostrou que a arte não é o reflexo do real, mas sim a realidade desse reflexo, também é a realidade das fórmulas usadas pelos amigos de Pompidou e Malraux
Baksana Serge.
Escuta, Serge.
" Ben, Serge Dimitri Kirilov Paris'e Fransız hükümetinin davetlisi olarak gelen Sovyet Kültür Bakanı Mihail Şolohov'un cinayetini üstleniyorum.
"Eu, Serge Dimitri Kirilov, " reivindico o assassínio de Michael Cholokhov, " o actual Ministro da Cultura soviético
Serge Dimitri Kirilov, 15 Ağustos 1967. " Çok iyi.
"Serge Dimitri Kirilov, 15 de Agosto de 1967." Está óptimo.
Robert Kosheba, Marianne Delila Charles Polodi, Guillaume Gemenos Nicolás Rosenko, Ramón Jiménez Ursula Hoffmann, Serge Levis bu şahsın kimliği ise belirsiz.
Robert Kosheba, Marianne Delila Charles Polodi, Guillaume Gemenos Nicolás Rosenko, Ramón Jiménez Ursula Hoffmann, Serge Levis um desconhecido. - Bom...
Serge Levis, 23 yaşında, bekâr. Fotomodelmiş. Dosyası da burada.
Serge Levis, 23 anos, solteiro era modelo fotográfico aqui está seu dossiê.
Sağ ol Treize.
Obrigada, Serge.
Düşünebiliyor musun?
Obrigada, Serge.
Teşekkürler Serge.
- Obrigada, Serge.
İyiyim. Adım Serge.
Tudo bem, chamo-me Serge.
Affedersin, Serge.
Com licença, Serge.
Bu Serge.
É o Serge.
Arkadaşıma bir espresso yapar mısın?
Serge... fazes uma bica ao meu amigo?
Sana söylemek zorundayım, eğer beni duyuyorsan, ben olsam bu anesteziciyi kovardım.
Olá, Serge. Como vai isso? Tenho que lhe dizer, se me consegue ouvir, despediria o anestesista.
- Serge, Tatiana, bu karım Eleanor. Böldüğüm için çok üzgünüm tatlım... ama az önce helikopterden atlayan tuhaf biri Priscilla Bailey'e saldırmak istedi. - Merhaba.
Serge, Tatiana, esta é a minha esposa Eleanor.
- Serge.
- Serge.
- Evet, Serge.
- Pois, "Sorge". - Vira-te.
Ackwell, Serge demeye çalış.
"Ackwel", tenta dizer Serge.
Serge, bana bir silah lazım.
"Sorge", preciso duma arma!
Serge, bana hemen bir silah lazım.
"Sorge!" Preciso duma arma agora!
Sanırım kendimi tanıtmamın vakti geldi.
É altura de me apresentar. Chamo-me Serge Duvernois.
Serge ararsa, döneceğim.
Se o Serge ligar, volto já.
Serge mi?
O Serge?
Serge?
Serge?
Serge. Serge.
Serge, Serge.
Ryuchi Sakamoto Sigue Sigue Sputnik, Breakbeats, Serge Gainsbourg.
Ryuchi Sakamoto, Sigue Sigue Sputnik, Breakbeats, Serge Gainsbourg.
- Peki Serge...
- Então, Serge...
Sen Serge Muscat mısın? Tek ve eşsiz.
Chama-se Serge Muscat?
Serge burada olduğunu biliyor mu?
O Serge sabe que está cá?
Hayır, sadece Serge değil.
Não, não diz o Serge.
Her şey senin için daha farklı olabilir, Josephine. Serge dünyayı yönetmiyor ki.
As coisas não têm forçosamente de ser assim, o mundo não é do Serge.
Serge'ı bir beyefendiye dönüştürmek için verdiği mücadele bir iyilik gösterisinden daha da ileri giderek şato ile çikolata dükkanı arasındaki bir kutsal savaşa dönüşmeye başlamıştı.
O seu esforço para tornar Serge num senhor tornou-se mais do que um acto de boa vontade,. Tornou-se num teste, numa guerra santa entre château... e chocolaterie.
Ama Serge'nin bağışlanmasını istiyordu. Sadece kendi kurtuluşunun kasabanın kontrolünü eline geçirmesi için yeterli olmayacağını biliyordu. Daha ciddi bir dersin öğretilmesi gerektiğini anlıyordu.
Apesar de esperar redimir Serge, sabia que só a sua redenção não bastaria para o fazer retomar o controlo da aldeia, sabia que uma lição mais vasta devia ser ensinada.
Her şey zaten çok farklı, Serge.
Tudo já é diferente.
Git ve uyu, Serge!
Vá é curar a bebedeira!
Ben Yüzbaşı Serge.
Fomos enviados aqui por François.
Şiirde Mayakovski, sinemada Sergei Eiseinstein ve sosyalist bir sanatın tanımını ortaya koymak için savaşanlar kış sarayının alınmasından iki ay sonra emperyalist dili kabul eden Troçki ve diğerleri tarafından sırtlarından hançerlenmiştir.
"Maiakovsky na poesia, " Serge Eisenstein no cinema " e aqueles que lutavam
Serge İvanonich Minshov!
Sergei Ivanovich Minskov!
- Bayan Valladier.
Olá, Serge.
Adım Serge Davernois.
Represento a Life Extension.