Sidekick translate Portuguese
17 parallel translation
O nohut gözlü küçük angut yine arkadaşının yanına oturmuş, yine bana gaz veriyordu.
O idiota não tirava os olhos de mim, agarrado ao seu Sidekick, sempre a espicaçar-me.
- Sidekick?
- Acompanhante?
Bunu görüyor musun?
Vês isto aqui? "Sidekick"...
Silas, elindeki şu yeni telefonlardan mı?
Então, Silas, isso é um daqueles pagers da Sidekick?
Ama bende T-Mobile Sidekick var.
Mas eu só tenho um T-Mobile Sidekick.
Bu sıkıcı maddiyatçılığına son verdiğinde bana mesaj atarsın.
Quando acabarem com este materialismo, enviem-me uma mensagem para o Sidekick.
Benim için şu telefonu programlayabilir misin?
Ah, e podias configurar o meu novo Sidekick?
Sansa bak bunlardan çok iyi anlarım.
Bem, a tua sorte é que sou mestre a manusear o Sidekick.
Beni iyi dinle, bir yardımcı veya bir iPhone, veya bir çevirmeli telefon almak zorundasın.
Ouve, tu precisas de um Sidekick ou um iPhone ou um telefone giratório, se tiver que ser.
- Bir Sidekick.
É um Sidekick, vou para o carro.
Sen zor ve yorucu, ve belki ben istemiyorum koymak için hayatımın geri kalanı beklemeye senin olmak sidekick.
És difícil e cansativo, e talvez eu não queira colocar o resto da minha vida num impasse para ser tua ajudante.
- Arkadaşın da bir tür tekerlek İngiliz polisi.
And your sidekick is some kind of fairy English cop.
Kurtarmak için sidekick.
- Ajudante ao salvamento.
Bu küçük badass. - Vigilante sidekick.
Este estouradinho é o "Robin" do Vigilante.
- Bana onun lanet sidekick demiyorlar.
Não me chames de Robin.
- Başka bir sidekick?
- Outro "Robin"?
Evet, Sidekick en iyisidir.
Quando nasce o seu bebé?