Silk translate Portuguese
108 parallel translation
Baba, bana bir paket "Silk Cut" getir!
Pai! - Compra-me cigarros!
Bay Silk... Tutuklusunuz.
Sr. Aristide Filoselle, em nome da lei, está preso.
Ben mi, Aristide Silk!
Isso é um engano terrível.
Ona güvenmedim, o yüzden benimle Silk'te buluş dedim.
Não acreditei nele, então ele disse para nos encontrarmos no Silk's.
Silk'te durum nedir?
Qual é a nossa posição com o Silk?
Silk'i halledebilirim.
Eu sei lidar com o Silk.
Silk'in kumarhanesi.
É o casino Silk.
N'aber, Silk?
Tudo bem, Silk?
Fakat Silk burada kalacak.
Mas o Silk vai ficar aqui.
Baba, Silk'i öldürdüğünde oradaydım.
Ele matou-os. Eu estava lá quando ele matou o Silk.
Yeğenim, Jimmy Silk.
O meu sobrinho, Jimmy Silk.
O olsaydı Silk'in... kimin için çalıştığını bulmamızda bize avantaj sağlayabilirdi.
Informação dessa podia dar uma vantagem aos chefes do Silik. Ponte para o Capitão Archer.
Leigh Katharine'ye şöyle söyledi :
E como Silk Leigh diz a Katherine :
Birkaç bira iç. Bu işi üzerinden silk at.
Bebes uma cerveja para esqueceres isto.
Bu Batı Massachusetts'deki Athena Üniversitesi'nin profesörü ve fakültenin dekanı Coleman Silk.
Este é Coleman Silk... o ex-poderoso Reitor, e Professor de Literaturas Clássicas da Universidade de Athena, em Massachusetts.
Tracy Cummings ve William Thomas'ın siyahi olduklarını biliyor muydunuz Profesör?
! Professor Silk, sabia que Tracy Cummings e William Thomas... -... eram afro-americanos?
Ama size ikinci tanımını da hatırlatmak istiyorum.
Mas, reitor Silk, lembro-lhe a segunda definição :
- Ama Dekan Silk...
- Mas reitor Silk...
Iris Silk bir kaç saat sonra kocasının kollarında öldü.
Iris Silk faleceu horas mais tarde, nos braços do marido.
- Dekan Silk mi?
- O reitor Silk?
- Dekan Coleman Silk.
O reitor Coleman Silk.
Emekli olmak üzereyken istifa eden Dekan Silk. Cinayeti takip ediyorum.
O ex-reitor Silk, reformado, e agora resignado, sem lamentações, após o assassínio...
İşte Coleman Silk ile dostluğum böyle başladı.
E assim começou a minha amizade com Coleman Silk.
Siz ne dersiniz Bay Silk?
Que lhe parece, Sr. Silk?
Hepsi bu.
És "Silky" Silk, e pronto!
Clarence Silk, Julius Sezar'ın bu cümlelerini iyi biliyordu.
Clarence Silk conhecia bem estas palavras de "Júlio César".
Clarence Silk tanıdığım en iyi adamdı.
Clarence Silk... era o melhor homem que jamais conheci.
Bu gece Doğu Orange, New Jersey'den 73 kg. Ağırlığındaki Coleman "Silky" Silk dövüşecek!
No combate de abertura, de East Orange, New Jersey, pesando 73,5 kg, Coleman "Silky" Silk!
Coleman Silk ve karısı Iris sansürcü ve zorlayıcı bir toplum tarafından ihanete uğradılar.
Coleman Silk e a sua mulher, Iris, foram traídos pela estupidez moral de uma comunidade crítica e coerciva.
- Ben Coleman Silk'in kız kardeşiyim.
Sou a irmã de Coleman Silk.
Ben, edebiyat profesörü zenci Coleman Silk olmak istemiyorum.
Não quero ser Coleman Silk, o professor negro de Estudos Clássicos.
Babamdan sonraki Silk erkeklerinin hepsi çok kararlıdırlar.
Todos os Silk, do meu pai aos mais novos, são muito resolutos.
Bu Coleman Silk'in karmaşık hayatı ve acı düşüşleriyle ilgili bir hikaye.
"Esta é a história... da vida atribulada... e dolorosa queda... de Coleman Silk."
Silk, arka kapıyı kapat.
Silk, bloqueia essa saída.
Son üç günde misyona gelenleri gösterin.
Baixem-se! Agora! Silk.
Silk.
O que encontraste?
Galiba sona geldik, değil mi? Evet, geldik.
Silk... traz a arma e as munições.
Lütfen kapıyı açın.
- Onde estão o Silk e o Red? - O Silk está morto.
- Silk Brown.
- Silk Brown, neném.
Silk'in elinde harika bir senaryo var.
Pegue logo esse roteiro e pare de embaçar, cara.
Suter yiyecek bir şeyler istiyor musunuz?
- Trabalho árduo. Silk, querem ir comer qualquer coisa?
USA takımının ilk ekibinde de Mark Johnson, MacCalligin ve Dave Silky var.
A equipa dos EUA conta com Mark Johnson no centro, entre McClanahan e Dave Silk.
- Silk ortaya! - Silk!
McClanahan a dar tudo por tudo, apesar de estar lesionado.
- Silk'ten, Johnson'a.
Silk para Johnson.
- Sakın uzaklaşma!
Devolve para Silk.
Silk ilerliyor.
Cruzado para Silk.
Ortaya ver, Silky! Dave Silky pakı alarak ilerlemeye çalışıyor.
Dave Silk avança com o disco junto à tabela.
Silk silahlarını ve cephanelerini al.
Percebes?
Hughes, Ross, O.J., Dellick, Porsch, Strawboul, Khristoff Marrow, Sooter, Ramsey, Janneson, Christian, Pablich Percotou, Baker, Harrington, Schneider, OCallahan, McClahagan Silk, Johnson, Craig, Cocks, Eruzione.
Hughes. Ross. Auge.
Silk!
Silky!
- Şimdi yine Silk'te.
- Pela zona neutra.