Smokey translate Portuguese
269 parallel translation
Smokey'den bahşiş alabilirsin
Podes seguir o conselho do Smokey
Smokey Mountain Laurel grubuyuz.
Somos as Smokey Mountain Laurel.
Bir Smokey Bear ve şu an tam kıçının dibindeyim.
A minha alcunha é Smokey Bear e estou mesmo atrás de ti.
"Örtü yok, Smokey," dedi Brad Lincoln. "Kanyona gitsek iyi olur."
"Não há abrigos, Smokey," disse o Brad Lincoln. "É melhor irmos para o canyon."
Smokey adında bir delikanlıyla oynaşırdı
Ela andou com um homem chamado Smokey
Smokey onu Çin mahallesine götürdü ve ona esrar çekmeyi öğretti
Ele levou-a para Chinatown E mostrou-lhe como tomar todas as drogas
Bu "Dumanlı" Joe Wood, bunlar da Mel Ott... ve Gil Hodges!
É o "Smokey" Joe Wood, o Mel Ott... e o Gil Hodges!
Pete dışarıda, ayı Smokey ile içki alemindeyken.
Numa noite em que o Pete tenha ido beber com Smokey o urso.
"Smokey and the Bandit 3."
Smokey e o Bandido III.
"Smokey Is The Bandit."
Smokey é o bandido.
Çığlıklar için Smokey Robinson, ve bunların hepsini bir araya getirmek için de Aretha.
Smokey Robinson para os carpidos, and Aretha para o conjunto.
Hadi Smokey, biraz yürüyelim.
Anda, Smokey, vem dar uma volta.
Neyse, Frank Bennett ortadan yok olalı beş sene geçmişti. Ve Smokey Lonesome da o korkunç geceden beri kayıptı.
Tinham passado cinco anos desde o desaparecimento do Frank, e do Smokey Lonesome, naquela noite terrível.
Ben... Smokey Lonesome, efendim.
Eu chamo-me Smokey Lonesome.
Ruth'un herkesi, hatta Smokey Lonesome'ı bile... bu kadar güçlü etkilemiş olması tuhaftır.
É incrível o quanto a Ruth nos afectou a todos, até o Smokey Lonesome.
yoksa Bay Smokey mi?
Smokey.
İyi bir adamsınız, Bay Smokey.
Portaste-te muito bem, Smokey.
Smokey kasabayı terk etti.
O Smokey foi-se embora.
- Gardena'daki "Smokey Pete" nin yeri.
- Que bar? - "Smokey Pete's".
Hey, Smokey!
Ei, Smokey!
Smokey, seni koruyorum! Hadi gidelim!
Smokey, Estás coberto!
Sen de oradaydın, değil mi Smokey, hmm?
logo depois do Zody, certo? Também estavas lá não estavas, Smokey?
Sana neyden bahsettiğimi anlatacağım, pendejo. İki defa sıçtın Smokey.
Eu digo-te do que estou a falar, Idiota.
Bir kez daha olursa seni uzun bir süreliğine kapatacaklar.
Já foste 2 vezes de cana, Smokey. Mais uma, e vais de vez.
Kardeşim Smokey, Ucuz Zamanlarla ilgilenir, L.A.'deki esas uyuşturucu kaynakları.
O meu irmão Smokey pode limpar o Cheap Times, o grande reabastecimento deles em L.A.
Aynı zamanda Pockets'ı vuracak... kardeşi Smokey Cheap Times'a gidecek, L.A.'deki BGA'nın uyuşturucu dükkanı.
Ao mesmo tempo que atacar o Pockets, O Smokey vai avançar para o Cheap Times, O Armazém de drogas da B.G.A. em L.A.
Smokey'i vurmanı istiyorum! Onu yarına kadar ölü istiyorum!
Quero que despaches o Smokey.
Dinle Smokey, eğer koruma istiyorsan bana Popeye'den fazlasını vermelisin.
Escuta, Smokey. Se queres protecção, tens que me dar mais que o Popeye.
- Hey, saçma sapan konuşma Smokey. Orada tek başınaysan ölürsün.
Ei, nada de merdas, Smokey. ficas ai sozinho, estás morto.
Carlos'un kardeşi Smokey kendi hesabına çalıştı, Onda'nın değil, ve bunun bedelini hayatıyla ödedi.
O irmão do Carlos, o Smokey, Agiu pelas suas ordens não pelas da Onda, E pagou o preço com a vida dele.
Biraz azaltsan iyi olur, Smokey.
É melhor reduzires, Smokey.
Eğer onu ararsan, Darryl ve Smokey'nin sana bir ziyaret gerçekleştireceklerini söyledi.
Ele disse que se lhe telefonares, o Darryl e o Smokey vêm fazer-te uma visita.
Fazla iplemiyormuşsun gibi sanki, Smokey. Ne?
Eu acho que tu não te estás a esforçar!
Senin hayatını sikmek istemem, smokey.
Eu não queria partir-te todo!
Selam Smokey.
Olá, Sra. Jones. Olá, Smokey.
Smokey, bakkala gidip sigara alman lazım.
Smokey, preciso que vás...
Smokey.
Smokey!
Smokey.
Smokey! Smokey!
Smokey. Smokey.
Smokey, Smokey, Smokey, Smokey, Smokey, Smokey.
Smokey, bekle. 2 dolara arabanı yıkarım.
Deixa-me lavar o teu carro por 2 dólares!
Naber, Smokey?
Que se passa, Smokey?
Büyük adamlarla içmeye karar verdin ha, Smokey?
Decidiste fumar com as "feras", Smokey?
Ben bu işin piçi olmuşum oğlum. Bunu aklından çıkarma. 2 yaşımdan beri içerim.
Lembrem-se, "o Smokey fuma desde os dois anos de idade."
Ne yapim? Smokey'nin bunu yapmak istemediğini biliyordum, ama çevre baskısı başa belaydı.
Por alguma razão, o Smokey não queria entrar.
- Ne yaptın Smokey?
Que se passa, Smokey?
Smokey birlikte gelmek istemiyor.
Cobardolas. O Smokey não quer vir.
Smokey, moruk, en iyi fikirler senden çıkıyor.
Pensa só : 35 anos.
Ben de o yüzden burdayım işte.
Smokey, tu tens sempre as melhores ideias. Por isso mesmo estou aqui.
Smokey, biz geçenlerde göl kenarındaki evdeyken, kızlarla... niyetin Patty'nin bunu duyması mı idi?
Está bem. Smokey, quando estivemos na casa junto ao lago com as miúdas...
- Smokey!
Smokey!
- Idgie? Smokey Lonesome!
O Smokey Lonesome!