Station translate Portuguese
380 parallel translation
Tren saat birde, Penn İstasyonu.
O comboio parte à 1 da tarde, em Penn Station.
Bütün tren garlarını tutun.
Vigiem a Grand Central e a Penn Station.
Onları bulduk. Penn Garı'nda yakaladık.
Apanhámo-los em Penn Station.
Sanki Grand Central Station mübarek.
É como a Estação Central.
Appomattox Station Savaşı
A Batalha da Estação de Appomattox
Kalkış Grand Central İstasyonu'ndan.
Parte da Grand Central Station.
Merkez İstasyonu bekleme salonuna dört düzine daha yollayın.
Mande 4 dúzias à Sala A, de Grand Central Station.
Büyük Merkez İstasyonu'na gidelim, haydi.
Vamos, iremos para a Central Station.
- İstasyona gidin.
Vá à Union Station.
Şu anda Euston İstasyonu'ndaki barın diğer ucunda bekliyorum.
Estou num restaurante em "Euston Station", no final do bar.
Bana ültimatom veriyor. Euston İstasyonu, 30 dakika sonra.
Deu-me um ultimato, esteja em Euston Station em 30 minutos.
Euston İstasyonu'na. Nereye gittiğimizi sanıyorsun?
Euston Station, onde você imagina?
Biliyorsun, Bush Station'a gitmeyi ummuştum... ama bütün bunları görünce, burada olmaktan gerçekten mutluyum.
- Você sabe, esperei ir para o posto rural... - mas vendo tudo isto, estou feliz de estar aqui.
Mother Mathilde önümüzdeki ay Bush Station'a... bir bot gezisine çıkacak.
- A Madre Mathilde faz uma viagem... - acima do rio no próximo mês para visitar uns postos rurais.
Bir dahakine station arabamı getirelim.
Na próxima vez, trago a minha carrinha.
Onun için bir de station arabamı getirmeyi düşünüyordum.
E, por ele, estava disposta a trazer a minha carrinha.
Plymouth Station en önde. Onun arkasında kamyon, Volkswagen üçüncü sırada onların arkasından da Chrysler Imperial geliyor.
Um Plymouth, depois um camião Ford... um volkswagen, um Chrysler.
Station vagon, Ford station vagon.
Uma carrinha, Ford.
- Bunun için Güney İstasyonu'na gidin.
- Terá de ir à South Station.
Güney İstasyonu'ndan New York'a son tren 20 dakika içinde kalkıyor.
O último comboio para Nova lorque da South Station parte daqui a 20 minutos.
Güney İstasyonu, derhal!
Para a South Station, muito depressa.
Güney İstasyonu'na gidecekseniz, götürürüm ama 10 dakikada değil!
Se quer ir para a South Station, levo-o lá, mas não em dez minutos!
Güney İstasyonu'na götür yeter, sonra da istediğin kadar konuş arabada!
Limite-se a levar-me à South Station. Se quiser, fala depois!
Eşyalarını, Victoria İstasyonu'nda bıraktığını farkettim.
Concluí que tinha deixado as coisas em Victoria Station.
Saat 7.30'da, seni Victoria İstasyonu'na götüreceğiz ve tren - Vapuruna bineceksin.
Às 7 : 30, levamos a Victoria Station e a colocamos no trem para o barco.
Saat 8.12'de, Ashdown'lar ve yardımcıları John, Euston İstasyonu'na gidecekler ve Inverness'e giden Highland Express'e binecekler.
Às 8 : 12, o Sr. E a Srª Ashdown, e o seu criado, o John, chegam a Euston Station e apanham o Highland Express para Inverness.
Teşekkürler, efendim.
Terceiro lavatório Victoria Station Obrigado, senhor.
Jarvis'e... gideceğini söyle. Cal-Texas Gas Station.
Diz ao Jarvis para ele ir para a estação de serviço de Cal-Texas.
Bandera durağı.
Bandera Station.
Yeşil station wagonla gelmişler, bir şey sormamışlar.
Num carro verde. Numa'wagon'verde. - Não perguntaram nada.
Bakalım, şu yeşil station nerede?
Deus... mostre-me a'wagon'verde.
- Penn İstasyonu.
- Em Penn Station.
Penn İstasyonu'nda.
Em Penn Station.
Hem de station arabada, Harry.
Afinal era uma carrinha familiar, Harry?
Station'daki rahibe grubu değil, yeşil bir kamyonetteki hippilermiş.
Não são as freiras... São dois hippies numa carrinha verde.
- Union İstasyonu, geliyoruz.
- Union Station, aqui vamos nós.
Penn Station'da bir et lokantısında çalışıyor.
Trabalha na churrasqueira em Penn Station.
Şişman çocuk bugün orada olacak, Chain İstasyonunu ilginç bulacaksın.
O rapaz gordo deve ter acabado hoje, por isso vai achar interessante a Chain Home Station.
Chain İstasyonu mu?
Chain Home Station?
Chain Ev İstasyonu.
Chain Home Station.
Grand Concourse'da 1 49'cu Street station Bronx'da, graffiticiler birlikte onları ne diye çağıralım, "The Writers'Bench."
Na estação Grand Concourse, na rua 149, no Bronx, os escritores de Grafitti reunem-se naquilo a que chamam, "A bancada dos Escritores".
Victoria İstasyonu.
Para Victoria Station.
Bu gece hangi valizleri almak istiyorsan Victoria istasyonu'na güvenilir bir mesajcı ile üzerlerine adres yazmadan gönder.
Vai entregar a bagagem que entender levar a um mensageiro de confiança para Victoria Station, esta noite.
Onun içinde Victoria İstasyonu'daki trene zamanında yetişeceksin.
Entre no carro e chegará a Victoria Station a tempo do Expresso Continental.
Tony Luna'nın bir süredir Wisconsin'da saklandığını duymuş, bu gece de saat 10'da Union İstasyonu'ndan buraya geleceğini söyledi.
Ela tem uma escuta em que o Tony Luna tem deitado a cabeça em Winsconsin, e ele vem à cidade hoje à noite, na Union Station às 10h.
Perşembe günü Merkez İstasyon'a gelecek.
O tipo chega na quinta-feira. Union Station.
Sabah 7 : 00'de 11 numaralı Amtrak treniyle San Francisco'dan ayrıIıp öğleden sonra 4 : 35'te Merkez İstasyonunda olacak.
Ele vem no Amtrak número 1 1, sai de São Francisco às 7 : 00, Chega â Union Station às 4 : 35.
Devlet sponsorluğunda devam eden gizli FBI operasyonunda görev alan ajan Fong, operasyon dahilinde geldiği Merkez İstasyonu'na ulaşmasından kısa bir süre sonra kaçırılarak öldürülmüştür.
"Fong, que actuava sob identidade falsa numa operação armadilha, foi raptado e assassinado depois de chegar à Union Station."
İyi görünümlü bir station wagon.
Uma carrinha. Bonita.
Oakworth İstasyonu!
Oakworth Station! Oakworth!
Victoria istasyonundan tuttuğunuzu getirin!
Tragam cada pessoa De Victoria Station.