Tandy translate Portuguese
313 parallel translation
Jessica Tandy'yi hatırlıyorum.
Jessica Tandy, eu lembro-me.
Tandy'yi bulur bulmaz bir yerimiz olacak.
Quando falarmos com o Tandy, temos onde ficar.
Paranın değerini hiç öğrenememiş, tembel, şımarık oğlum Tandy 10 milyon $'lık servetimi sana bırakıyorum.
Ao meu preguiçoso e mimado filho, Tandy, que nunca aprendeu o valor do dinheiro, deixo toda a minha fortuna de 10 milhões de dólares. "
Satın aldığınız her şeker karşılığında Tandy Derneği Oahu adasına seyahat edebilmemiz için para veriyor Doğu-Batı jimnastik şampiyonası için.
A Tandy Corporation está ajudando com cada venda... para que a gente consiga viajar apara Oahu... para competir na Conferência Leste / Oeste.
- Vivien Leigh mi Jessica Tandy? - Merhaba!
- Vivien Leigh ou Jessica Tandy?
Tandy.
- Tandy.
Georgia Tandy. O negatif.
- Georgia Tandy, O negativo.
Anna Tandy.
Anna Tandy.
- Bana atfedilen suça bakmalısın. - O kız... - Anna Tandy.
Se analisar o crime do qual fui absolvido, aquela rapariga...
Gözlerimin içine bak ve onun Jessica Tandy'ye benzemediğini söyle.
Olha-me nos olhos e diz-me que ela não parece a Jessica Tandy.
Adı Joanna Tandy.
O nome dela é Joanna Tandy.
- Bayan Tandy?
- Senhora Tandy? - Sim.
DEA'nın başındaki Karen Tendy bir basın açıklamasında, bunun sadece esrar kaçakçılığının sonu değil, aynı zamanda esrar yasallaşsın hareketine vurulmuş bir darbe olduğunu söyledi.
Em um comunicado à imprensa de Karen Tandy, chefe da DEA, ela afirmou que este não era apenas o fim do tráfico de maconha, mas um golpe contra o movimento pró-legalização.
Henüz kimse Jessica Tandy şakası yapmadı değil mi?
Ei, já alguém disse uma piada sobre a Jessica Tandy?
Hey Brian kimle çıkıyorsun? Jessica Tandy ile mi?
Ei, Brian, com quem andas a namorar, com a Jessica Tandy?
Listede, Tallulah, Jessica Tandy, Barbara Stanwyck ve Doris Day kaldı.
Na seleção final, tenho Tallulah, Jessica Tandy, Barbara Stanwyck e Doris Day.
Adı ne? - Tandy King.
Tandy King.
Tandy'le bir konuşalım bakalım.
Bem, vamos falar com a Tandy, então.
Tandy King?
- Bom. - Tandy King?
Tandy'nin bu hizmetine ben de kaydolmak istiyorum.
Vou já contratar os serviços da Tandy King. - Pois.
Yani Tandy King için kusursuz çalışıyor diyebilirim.
Posso dizer da Tandy King. Ela é rigorosa.
- Tandy King aracılığıyla.
Tandy King.
Seni Tandy'den çaldı ve onun müşterileriyle çıkmanı mı yasakladı?
Então ele deixou Tandy de fora, não podia namorar os clientes?
Matthew hoş biriydi. Tandy'nin mekanından tanışıyorduk. Ama buraya geçince, ona birbirimize uygun olmadığımızı söyledim.
Olhe, Matthew era gentil, tínhamos ligação com Tandy, mas vim para cá e disse-lhe que não combinávamos.
Bu "Tandy King Matches" olabilir mi?
"Tandy King Matches."
Bu "Tandy King Matches" ise çek neden yırtılmış ve bu kırmızı mürekkep ne?
por que está amassado, e o porquê da tinta vermelha?
Dur biraz. Bu Tandy'e aitse ve ona iade edildiyse Matthew'in bahçesinde ne arıyordu?
Certo, mas "Tandy King", e tudo leva à Tandy, porquê que estaria no jardim de Matthew?
Bence Tandy, parasını alamayınca Matthew'in evine gitti.
Penso que Tandy fez uma visita ao domicilio a Matthew.
- Küçük bir yanlış anlama olmuş Tandy.
- Foi um mal-entendido.
Phoenix 2007'den sakladığım bir gazete haberi var. Charlie, favori katılımcı Nico Tandy ile dövüşmüştü.
Guardei este artigo do jornal de Phoenix de 2007 quando o Charlie lutou contra o Nico Tandy, o grande lutador.
Nico Tandy dövüşünde orada mıydın?
Viste a luta contra o Nico Tandy?
Charlie, Nico Tandy'yi yendi mi?
O Charlie derrotou o Nico Tandy?
Hayır, Nico Tandy 12. raundda beni iki defa yere devirdi.
Não, o Nico mandou-me ao tapete no 12º round. Duas vezes.
Nico Tandy zilimi çaldı ve sonraki üç yıl boyunca namağlup dünya şampiyonu oldu.
- O Nico Tandy deixou-me KO e foi campeão indiscutível nos três anos seguintes.
Bir grup Jessica Tandy'den bahsediyorsunuz.
Só falam dumas Jessicas Tandys.
Ben Jessica Tandy'ysem, o da Hume Cronyn.
É como se eu fosse a Jessica Tandy e a banheira fosse o Hume Cronyn.
Bu da ortağım Özel Ajan Tandy.
Este é o meu parceiro, agente especial Tandy.
Dahası senin Commodore, Tandy ve Texas Instruments'ın var.
Além disso, temos a Commodore, a Tandy, a Texas Instruments.
Bu fiyata bankalara başvursak ya da Tandy'e satsak daha iyi.
Por este preço, mais vale irmos aos bancos ou vender à Tandy.
Commodore, Tandy, Cardiff Electric.
Commodore, Tandy, Cardiff Electric.
Üçüncü katta. Wilbur Tandy olması gerek.
Terceiro andar, foi o Wilbur Tandy.
Larry Tandy ile görüşüyor ve Ed de muhtemelen EDS'de işe başlayacak.
O Larry foi a uma entrevista na Tandy e o Ed vai para a EDS.
Tamam Tandy. Ama sana söylüyorum.
Está bem, Tandy, eu digo-lhe.
Tandy.
Tandy.
Tandy, sen iyi misin?
Tandy, tu estás bem?
- Hey Tandy, gidelim.
- Tandy, vamos. - Treinador!
Tandy, hemen!
Tandy, já!
- Tandy.
- Tandy.
İlk kez Anna Tandy davasında aldığın şu izin gibi.
Como o senhor teve no primeiro julgamento, da Anna Tandy.
Pekâlâ.
Tudo bem, se for "Tandy King Matches,"
Bir takip olayımız var.
Bosque County, fala Tandy, em Fort Worth. Temos uma perseguição.