Tano translate Portuguese
184 parallel translation
Bir İtalyan döndü.
Se ha convertido en um "tano".
Bu erkek ordusunda bir makarnacının işi ne?
Como é que um tano veio para este exército?
Makarnacıların birbirleriyle savaşacağını hiç sanmıyorum.
Não parece que um tano vá combater tanos.
Hayır, hadi Tano'yu ezelim, bir baksana!
Não, vamos atropelar o Tano, olha para ele!
Tano'yu ezmek mi istiyorsun?
Querias atropelar o Tano?
Öyle değil mi, Tano?
Não é verdade, Tano?
" Don Tano'yu kutlarım.
" Bom dia Don Tano.
- Sakin ol, hadi gidelim. - Tano!
É o Tano!
"Hadi, Tano'yu selamlayalım!" "Seni görmek güzel, Peppino, ve seni de, Giovanni."
"Vamos saudar o Tano!" "Prazer em ver-te, Peppino, e a ti, Giovanni."
Bu, Don Saro, çok ama çok önemli bir adamın kuzeni, yani Tano'nun!
Este é o Don Saro, primo de um homem muito, muito importante... o Tano!
Oturan Tano, Cinisi sömürgesinin mükemmel Vali'si!
Tano sentado, excelente governador da colónia de Cinisi!
- Tano seninle bir kahve içmek istiyor. - Nerede?
- O Tano gostaria de te oferecer um café.
Mafya Şehri'nin Büyük Şefi, Oturan Tano!
É o Grande Chefe da Cidade da Máfia, Tano Sentado!
Amerika'dan gelerek, Don Tano'ya "tomarla dolar" getiren bir grup dost!
Um grupo grande de amigos vindos dos EUA para trazer "muitos dólares" para o Don Tano!
6 milyonun hepsi Tano'nun cebinde, çünkü Cinisi'nin Kralı o!
6 biliões, tudo nos bolsos do Tano, porque o Tano é Rei de Cinisi!
Mafya Şehri'nin Büyük Şefi, Oturan Tano'nun katkılarıyla!
Tano Sentado, Grande Chefe da Cidade Máfia, subscreve!
Devam et, dua et, Don Tano.
Vá, reza, Dom Tano.
Don Oturan Tano'nun inancı büyüktür.
A fé de Don Tano Sentado é fantástica.
Onu ve Mafya Şehri'nin sakinlerini affediyoruz, Don Tano, seni affediyoruz!
Perdoaremos a ele e a toda a gente da Cidade Máfia, Dom Tano, Nós perdoamos-lhe!
Tano'ya bir şey almıştım. Odamdaki paketi getirir misin.
Vai buscar o embrulho ao meu quarto.
Cinisi'ye döndüğünde, bu hediyeyi verip, şöyle söyleyebilir misin :
Quando voltares a Cinisi, leva este presente ao Tano e diz-lhe :
Ayrıca, şunu da unutma, Tano aklıselim bir insandır.
E mais, lembra-te que podes sempre conversar com o Tano.
- Nasılsın, Tano?
- Como estás, Tano?
Evet, biliyorum, Tanrı'ya şükür, Tano'yu herkes seviyor.
Sim, eu sei, graças as Deus que toda a gente gosta do Tano.
Reis Tano kravat takacak!
Tano, o simplório, de gravata!
- Tano mafyadır!
- Tano é um mafioso!
"Tano neden dostu Impastato'yu onurlandıramıyor?"
"Por que não pode Tano honrar o seu amigo Impastato?"
Ama her şeyden önce, dostu Impastato'nun cenazesine Tano'nun katılmasını neden istemediklerini anlamaya çalıştım.
Mas, acima de tudo, tentei perceber o porquê deles não quererem que Tano assistisse ao funeral do seu amigo Impastato.
" Soluk benizli Oturan Tano ;
"Tano Sentado, cara-pálida,"
Punta Raisi'den geçen tüm uyuşturucuyu gümrükten Tano mu sokuyor?
contrabandeia o Tano todas as drogas que passam por Punta Raisi?
Punta Raisi kırsalındaki tüm gizli imalathaneler Tano'ya mı ait?
Todas as refinarias escondidas no país de Punta Raisi pertencem a Tano?
Eğer öyleyse, bu Tano tam bir canavar.
Mas então, este Tano é um monstro.
O bir şeytan, gaddarlığın ta kendisi ; Tano tam bir iblis demektir!
Ele é o diabo, ele é o epítome da crueldade, Tano é ruim!
Tano'yu tüm bunları yaparken görmüş mü?
Já alguma vez viste o Tano a fazer isto? Não, não viste.
Hayır, görmemiş. Tano'yu hiç uyuşturucu sokarken görmüş mü?
Alguma vez viste o Tano a passar droga?
Ağlayarak bana gelip : "Tano, iş bulmama yardım et."
"Tano, ajuda-me a encontrar emprego."
"Tano, yemek bulmama yardım et." diyişini düşündüm.
"Tano, ajuda-me a encontrar comida."
Peki Tano Badalamenti ne yapar?
O que faz o Tano Badalamenti?
Ve bunların hepsi "Soluk benizli Oturan, silah ve eroin kaçakçılığı uzmanı Tano" sayesinde olur.
E todos estes agradecimentos ao Tano, O Tano Sentado, pálido, perito em caçadeiras e passe de heroína.
O kadar önemsizsin ki, Tano için sadece bir komedi malzemesisin.
És tão bonito, que és apenas uma brincadeira para o Tano.
Endişelenmene de gerek yok, çünkü Tano seni de koruyacak.
Nem têm de se preocupar porque o Tano protege-vos.
Eşek gibi, katır gibi anırmaya devam edebilmen de sadece Tano sayesindedir.
É só graças ao Tano que vocês podem continuar a relinchar como cavalos... como cretinos.
Tano'dan sana bir haber getirdim.
Eu tenho algo a dizer-te do Tano :
Benim adım K'tano.
O meu nome é K'tano.
- K'tano bir ordu öneriyor.
- K'tano oferece um exército.
Bu nedenle K'tano'nun yardımımıza ihtiyacı var.
Daí que a necessidade de K'tano seja tão importante.
Bu K'tano'nun nasıl hayatta kaldığını da açıklıyor.
O que explica como K'tano sobreviveu.
Imhotep belki önemsiz bir Goa'uld idi, ancak K'tano büyük bir lider.
Imothep pode ter sido um Goa'uid inferior, mas K'tano é um grande líder de homens.
- K'tano ile konuşmaya geldiniz.
- Veio para falar com K'tano?
Dan, parmağını şuraya koy ve oku.
"Tano d'Amato Rei dos limões." Dan, põe o teu dedo aqui e lê.
- Matilda, bakar mısın? !
Tenho uma coisa para o Tano.