Temos translate Portuguese
241,532 parallel translation
İlk sıradan yer kapacağız.
Temos de conseguir bons lugares.
İtalya'da böyle bir program yok.
Não temos programas assim em Itália.
İşte bu yüzden konuşuyoruz.
É por isso que temos estas conversas.
Nasıl olsa 20 tane daha çekeceğiz.
Temos mais 20 para filmar.
Işığı yeniden ayarlamamız lazım.
Temos de corrigir a iluminação.
Uğraşıyoruz işte.
Temos trabalhado bem.
Doktor, acil bir durum var.
Doutor, temos uma emergência.
Burada ne varmış?
O que temos aqui?
Başka ne var?
O que mais temos?
Nikki'yle uğraşmayacağız.
Não temos de lidar com a Nikki.
Pekâlâ, portre fotoğrafları çektik.
Muito bem, temos as fotos.
Çok tartışıyoruz. Gerçekten çok fazla.
Temos discutido mesmo muito.
Öpücük mü kaptık?
Temos beijinhos?
Öpücüğü kaptık!
- Temos beijinhos! - Temos beijinhos!
Birbirimizden çok iyi elektrik alıyoruz. " Hayır!
Temos tanta química. " Não!
- Yeşil yeşim taşımız var.
- Temos um jade verde.
Tüh, o akşam Pino'yla yemeğe çıkacağız.
Eu e o Pino temos um jantar nessa noite.
Konuşmamız lazım!
Temos de falar!
- Modena'ya dönmemiz gerek!
- Temos de voltar para Modena!
Evlenmemiz gerek!
Temos de casar!
Yakında gideceğim ve artık hiç takılmıyoruz.
Vou-me embora em breve e não temos estado juntos.
Daha helikopter turumuz var.
Temos a viagem de helicóptero.
Bugün size harika bir program hazırladık.
Hoje temos um excelente programa.
Çölde güvenli bir yerimiz var.
- Temos um local seguro no deserto.
Bir uzaylı bizim yanımızda.
Temos um RAP.
Ele geçirdik.
- Já temos o objectivo.
4, 30, 72... O kadar şanslı olduğumuzu düşünüyor musun?
Achas que temos assim tanta sorte?
Çocukları buradan çıkartmamız lazım.
Temos que tirar as crianças daqui.
- Gitmeliyiz.
- Temos que ir.
Ne kadar zamanımız var?
Quanto tempo temos?
Ortalıkta dolanmayıp yeni bir yer aramaya başlamalıyız.
Temos de manter as cabeças baixas e cavar outra trincheira.
Bloğu terketmemiz lazım.
Temos de sair do bloco.
Babanız ve benim gidip bir şey yapmamız gerekiyor.
Então, o pai e eu temos de ir fazer uma coisa.
- Çözüm için en zeki adamlar bizde...
- Temos as mentes mais brilhante a trab...
2013'te Chelyabinsk'teki olaydan beri çarpışmaları önleme çalışması yapıyoruz.
Temos andado a trabalhar em prevenção de impacto desde Cheliabinsk, em 2013.
Bunun sorunu kimse farkına varmadan çözeceğimize inancımız tam.
Temos plena confiança que isto irá resolver o assunto, e ninguém se irá aperceber.
Yaratıcı olman gerek.
Temos de ser criativos.
Ama sizi uyaralım, grubumuz çok ilerici fikirlere sahiptir.
É bom que saiba que temos ideias avançadas.
Küçükler için ayrı bir sınıfımız var.
Temos outra sala para os mais novos.
Bir şey almadan önce izin istemelisin ama.
Se queremos alguma coisa, temos de pedir.
Eğlenceliye benziyor ama okula gitsek iyi olacak.
Pode ser divertido, mas temos de ir para as aulas.
Hazırlık yapmalıyız.
Temos de preparar-nos.
Babamın öldüğü doğruysa bile zaman kazanmamız lâzım.
Mesmo se for verdade isto do pai, temos de ganhar tempo.
Bir liman bulmalıyız.
Temos de encontrar um porto.
Fazla yiyeceğimiz kalmadı.
Não temos muita comida.
Hazırlıklı olmalıyız.
Temos de preparar-nos.
Vermemiz gereken önemli kararlar var.
Temos decisões importantes a fazer.
İkimizin de annem hakkında hatırladıkları farklı.
Temos recordações diferentes da mãe.
İntikam almalıyız.
Temos de vingar-nos.
Tanrılardan yardım etmelerini istemeliyiz.
Temos de pedir ajuda aos Deuses.
Bunun hakkında konuşan yeni insanlar var.
Temos pessoas novas...