Teri translate Portuguese
646 parallel translation
Merak etmeyin Bn. Judy... ... onlari hasta etmem gerekse de size müºteri bulacagim.
- Näo se preocupe, Miss Judy eu arranjo clientes, nem que tenha de os pôr doentes.
Dr. "Hackenapuss" un gelecegini duyan bir sürü müºteri geliyor.
Temos muitos clientes, desde que se fala da vinda do Dr. "Hackenapuss".
Ama yaklaştığı kesin.
Teri mesmo de chegar.
O topraklara alın teri döktüm.
Tenho suor e sangue naquela terra.
" ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın....
" porque dela foi tomado...
On yıllık alın teri.
Dez anos de suor.
Terli atlara su içiriyorsun. Atların teri kuruyuncaya kadar, sudan uzak tut.
Deve manter os cavalos longe da água até esfriarem.
- Alın teri mi?
- Tens um cigarro?
Onlara Bay Flagg'ın sek-re-teri olduğumu söyleyeceğim o kadar. "
Digo que sou a "sequetária" do Sr. Flagg.
Bu Polkie, at teri gibi kokar ama tadı o kadar kötü değildir.
Isto é pulque. Cheira a cavalo molhado, mas não é mau.
Sanırım tadı da at teri gibi.
Também sabe a cavalo molhado, na minha opinião.
Bana işten bahsetme süperstar, ben de alın teri döküyorum.
Não me fale de trabalho, superstar. Trabalho pra viver.
Sanki Teri'nin kutsal yarası gibi gözüküyor..
Parece um escaravelho sagrado de Teri.
Ama alnımda bir sevgilinin değil, bir işçinin teri var.
Mas o suor da minha testa é o dum trabalhador, não dum amante.
Vücudundaki teri yalamak nasıl olurdu merak ettim.
No que aconteceria... se eu lambesse o suor do seu corpo.
Hep duyardım ki ata binerken bütün teri at dökermiş, daha üstüne binmemiştim bile, ama beni sıksanız çimleri sulayacak kadar ter çıkardı.
Sempre ouvi dizer que o cavalo suoa mais do que o cavaleiro. Eu ainda nem tinha montado... e já estava encharcado.
Teri yukarıda tutup kulaklarıma doğru gönderiyor.
Segura-o e condu-Io para fora das orelhas.
Biraz alın teri ve çalışmayla üstesinden gelinmeyecek sorun yoktur.
Poucos problemas não podem ser resolvidos com suor e trabalho duro.
Muhtemelen, Teri Garr.
Provavelmente, a Teri Garr.
Teri soğuyor.
Está a arrefecer.
Ne diyorlarsa yap, Teri.
Faz o que eles disserem, Terry.
Toplanan kiralar ve dökülen alın teri sayesinde... giyinip kuşanıyorsun.
Você só vive aqui, tudo imaginou no aluguel E costas quebradas.
June Gudmundsdottir, Teri Garr, Buck Henry.
June Gudmundsdottir, Teri Garr, Buck Henry.
Çalışan kitlenin kanı ve teri üzerine dumanını üfledi. Devam et.
ele fumou o sangue e suor das classes trabalhadoras.
Zift gibi, teri yakıyor ve her yerde sinsice dolaşıyor.
O problema é que o rei não quis o monstro! Quero dizer, quem quereria?
Peki ya dört saatini buz gibi müze salonunda Profesör Koltukaltıteri'in :
Certo, e que tal 4 horas num auditório gelado de um museu a ouvir o Professor "Pintainho" a dizer :
Evet, hiç bir dürüst tarafı olmayan bir adamın teri.
É isso, o suor de um homem sem um pingo de honestidade no corpo.
İsimleri Teri ve Tina mı?
Teri e Tina?
Birazcık temizlik, biraz alın teri... birkaç metre ambalaj kağıdı, ve herşey eskisi gibi yeni olacak.
Uma boa esfregadela e um pedaço de graxa de cotovelo... Várias camadas de Saran Wrap, e tudo estará tão bom como novo.
T "Teri," L "Lane" anlamında.
O T é de "Teri," O L é de "Lane."
- Teri Lane babası tarafından kaçırılmış 5 yaşında bir kız.
- Teri Lane era uma menina de 5 anos que foi raptada pelo seu pai.
- Sanırım küçük kızı buldum, Teri Lane.
- Penso que achei a menina, Teri Lane.
Ayrıca bana dedektifi tutanın annesi olduğunu söyledi, babası Teri'yi kaçırdığı için.
Também me disse que foi a mãe que o contractou, porque o pai raptou a Teri.
Teri.
Teri.
Teri Lane.
Teri Lane.
Teri?
Teri?
- Teri.
- Teri?
Teri, bebeğim.
Teri, meu bebé.
Oh, Teri, Teri, Teri.
Teri, Teri, Teri.
Eti ve kanı ve teri ve kasları var, tamam mı?
Este tipo é real! É de carne, osso, suor e músculos.
Teri Miller'ın kendini tanıtmasına gerek yoktur.
Teri Miller não necessita de apresentações. Preciso que me faça uma cara.
Teri göğsünden aşağıya kat kat olan karnına doğru akıyor.
O suor escorria do peito até a barriga perfeita como escultura.
Penisi muhteşem büyüklükteydi ve öylesine terlemişti ki, teri penisinden aşağı süzülüyordu. Bu görüntü havuzdan yeni çıkan güçlü bir yüzücünün görüntüsü gibiydi.
O pénis dele tinha um tamanho considerável e, agora, gotinhas de suor escorriam pelo pénis abaixo, como um forte nadador acabado de sair da piscina.
Alın teri döktüm, durmadan çalıştım.
Suei, trabalhei muito...
Teri'nin en sevdikleri.
São os preferidos da Terri.
Hey Teri, buraya gel.
Terri, chega aqui!
Sesinde teri, gitarında kiri hissedebilirsin.
Sentimos-lhe o suor na voz, a fuligem na guitarra...
Bu adam çok çirkin, Terlediği zaman... Teri yüzüne değmemek için geri kaçıyor...
Esse cara e tao feio, que quando ele sua o suor sobe pela testa so para nao ficar na cara.
Çünkü ben ölü teri atıyorum, Peg.
... tudo para nós!
Sadece uyku teri, Vic, uyku teri sadece.
Apenas um pequeno suor nocturno, Vic. É apenas um pequeno suor nocturno.
Teri mi?
É a Teri?