English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ T ] / Thin

Thin translate Portuguese

94 parallel translation
Through thick and thin she will always be my friend l don't wanna say that l've been unhappy with you
Seja eu gordo ou magro será sempre a minha amiga Não quero dizer que eu fui infeliz contigo
Hendrix, Clapton, Allman Brothers, Zeppelin, Tull Bto, Stones, Grand Funk Railroad James Gang, T. Rex, Mc5, Skynyrd Lesley West, Blackmore, The Who... Eski Who Ten Years After, Santana, Thin Lizzy Aerosmith, Hot'fucking'Tuna.
Hendrix, clapton, allman brothers, zeppelin, tull, bto, stones, grand funk railroad, james gang, t. Rex, mc5, skynyrd, lesley west, blackmore, the who... os velhos who... ten years after, santana, thin lizzy,
And they march towards our thin line, kettledrums hammering like hell, and a golden eagle blazing overhead.
E eles marcham em direcção à nossa barreira, tambores infernais sempre a tocar, e uma águia dourada flamejante em cima.
They appeared out of thin air!
Eles apareceram do ar!
Yanında nane şekeri ve biraz da bisküvi olsun.
Uma caixa de Thin Mints e Tagalongs.
Bir kutu nane şekeri alırım.
Então, fico com uma caixa de Thin Mints.
Zayıf Adam filmini görmüş müydün?
viu o The Thin Man?
Sadece Thin Mints.
Há pouco os Magro Casas da Moeda.
İzci kızlar kulübüne beni de kaydet, olur mu, cici kız?
Guardas-me uma caixa de Thin Mints, querida?
Ben sıskalar kulübündeyim.
- Faço umas horas no Club Thin.
He's wandered miles from land, and the ice is too thin to support him.
Ele vagueou milhas da terra, e o gelo está muito fino para o suportar.
Beni sevdiğinizi biliyorsunuz.
A Thin Line Between Chuck and Nate
Yaptığım son albüm, Thin Lizzy'nin Renegade albümü.
A última coisa que fiz foi o álbum dos Thin Lizzie, Renegade.
Thin Man filmlerindeki köpeğin adı, dört harfli.
Palavra de quatro letras... "Cão do The Thin Man".
Ama bir seferinde eve gelip bana sürpriz yaptı ve beni "The Thin Red Line" filmine götürdü ve sonra bütün günü birlikte geçirdik sadece o ve ben sonra bu pek sık olmadı aslında bir daha hiç olmadı.
Mas, uma vez, ele veio a casa de surpresa, e levou-me a ver The Thin Red Line. E, depois, passamos o resto do dia juntos... Só eu e ele.
Bakın, biliyorum, yapmak istediğiniz Thin Lizzy, çift gitar, üçlü ses armonisi.
Olha, eu sei que estás a ir para esse tipo de Thin Lizzy, guitarra dupla, harmónica terceira acima.
* Hiç kendini böyle hissettin mi, kâğıt gibi ipince *
Do you ever feel Feel so paper thin
İki kutu naneli kurabiye ile bir kutu şekerleme alacağım.
Compro duas caixas de Thin Mints e uma de Chuckle Lucks.
Thin Wood geçidine gidin.
Vão até à passagem da Madeira Fina.
Onu Thin Wood geçidine goturun.
Levem-na para a passagem da Madeira Fina.
Ben istediğim için, keyfim bilir Thin Wood gecidinde bekliyoruz.
A horda faz o que eu quero e o meu prazer está aqui, na passagem da Madeira.
Beauty and the Beast 1x11 On Thin Ice
Equipa InSanos - [S01E11] "On Thin Ice" Tradução : Sk @ llTow | NatSol |
Bu bir alıntı. "İnce Kırmızı Hat" tan.
É uma citação do "The Thin Red Line".
Jay-Z, Thin Lizzy, Mozart.
Tem Jay-Z, Thin Lizzy, Mozart.
"Kağıt kadar ince hissettin mi"
"Feel so paper thin"
Geçen yılın Thin Mints'leriyle dolu bir derin dondurucumuz var.
O frigorífico está cheio dos de menta do ano passado.
Thin Mint şurubunu tat bakalım.
Prova este xarope de menta.
- Üç kutu çörek ve Thin Mint alayım.
Eu fico com três caixas de "Samoas" ( biscoitos ) e mentol fino.
Ben Zayıf Adam üzerinde çalışmak için daha uygunum.
Sou o mais qualificado para trabalhar no "Thin Man".
Seni Zayıf Adam'dan alıyorum.
Está afastado da construção do "Thin Man".
- Zayıf Adam için çalışmaya gelmiştir.
- Deve aqui estar para trabalhar com o "Thin Man".
Zayıf Adam'ı gördüğün zaman anlarsın.
Irás reconhecer o "Thin Man" quando o vires.
Dr. Bohr, sizinle birlikte Zayıf Adam'ın ofisinde önemli bir işimiz var.
Dr. Bohr, temos um compromisso no escritório do "Thin Man".
Efendim, onlar Zayıf Adam'ın sunumunda detayları hazırladılar.
Senhor, eles prepararam uma apresentação detalhada sobre "Thin Man".
Zayıf Adam'a transfer oluyorum.
Vou ser transferido para o "Thin Man".
- Zayıf Adam'dan bahsediyordu.
- Ele está a falar do "Thin Man".
Zayıf Adam'la ilgili bir problem var.
Há um problema com "Thin Man".
Eğer ki Zayıf Adam yanlış hesaplarla monte edildiyse, felaket olur.
Se o "Thin Man" for montado com números errados, será um grande problema.
Zayıf Adam'ın matematiğini tekrar kontrol etmelerini söyledin mi? - Evet.
Disse-lhes que tinha que rever todos os cálculos do "Thin Man"?
İnce Adam patlama testleri ile birlikte bitecek. Detonatör ve TNT istersem, askerler bir saat sonra kapımda biter.
Os testes de explosivos no "Thin Man" estão finalizados, se eu pedir detonadores e TNT, o Exército virá procurar-me, uma hora depois.
Zayıf Adam'ın kaynakları var, ama çok kusurlu.
O "Thin Man" tem os recursos, mas, tem falhas.
Zayıf Adam erken patlayacak.
"Thin Man" vai pré-detonar.
Hayır.hayır, Ordu bu sorunu keşfettiği anda yani Zayıf Adam'ın işe yaramaz olduğunu anladıklarında, hepimizi kapatacaklar ve ellerindeki bütün insan gücünü bunu düzeltmeye harcayacaklar.
- Não. Não, mal o Exército descubra que a "Thin Man" é inútil, irão encerrar-nos a actividade, e canalizarão todo o seu pessoal para tentar corrigir o erro.
Bir mil fazla ama sende bunu Zayıf Adam'ın omuzlarında yükselerek ölçemezsin.
É altíssima, mas não vais conseguir escalá-la em cima da "Thin Man".
Öyle olmasaydı, zaten buraya almazdım ama ekiptekiler konuşmaya başladılar bile
Não teria permitido que ela integrasse o "Thin Man" se não fosse, mas, os homens do grupo estão a começar a falar.
Sıska Adam'da bir sorun var.
Há um problema com o "Thin Man".
- Sıskalar Kulübü mü?
- Club Thin?
The Mentalist - Sezon 1 Bölüm 8 "İnce Kırmızı Çizgi"
- The Thin Red Line tradução : texasflood
"Havadan ince bir şey yoktur"
Nada à frente, mas Thin Air
* Air is getting thin... * Selam, Baba.
Oi pai!
Çeviri :
S3 - 01-02 = = On Thin Ice = =

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]