Thomson translate Portuguese
179 parallel translation
Thomson.
Thomson.
Burada yatan Onbaşı Herbert Thomson seri numarası sıfır-bir - iki-üç-dört-beş-altı-yedi.
Aqui jaz o Cabo Herbert Thomson número de série 01234567.
Haydi, Thomson.
Vá lá, Thomson.
Çavuş Thomson?
Sargento Thompson?
Thomson denilen herif nerde?
Onde estão os homens para ajudar o Thomson?
Thomson!
Thomson!
Thomson, çık dışarı.
Thomson, sai daí.
Adamlarımdan biri geri gelmedi thomson.
Estou aqui para falar dos meus homens.
Son zamanlarda çok adamımı kaybettim, Thomson.
Assassinaste muitos homens bons, Thomson.
Thomson çok dayanıksız çıktı, değil mi?
O Thomson não se portou bem, pois não?
Bizi korusun diye Thomson'u tuttuk, ama kaçtı.
Colocámos a nossa fé no Thomson e ele fugiu.
Gelen, ikinci bir Thomson mu olacak?
O que é que ele vai fazer? Enviar outro Thomson?
- Bay somson.
- Sr. Thomson.
Geraldine Page, Helen Hayes Jason Robards, Marlon Brando ve simdi de Riggan somson.
Geraldine Page, Helen Hayes, Jason Robards, Marlon Brando. E, agora, Riggan Thomson.
- Riggan somson'siniz, degil mi?
- É o Riggan Thomson, não é?
"Birdman filmleriyle taninan Riggan somson Broadway'de çuvallamamaya çalisiyor."
"Riggan Thomson, mais conhecido como o rosto de Birdman, " tenta não cair do poleiro na Broadway. "
He ondan! Bir bok bildigin yok senin. "Riggan somson'la çalismak bir maymunla dans etmek gibi" demek?
"Trabalhar com o Riggan Thomson é como dançar a valsa com um macaco"?
Ben Riggan somson'im amina koyayim!
Sou a porra do Riggan Thomson!
Birdman rolündeki Riggan somson'i Times Meydani'nda bu kilikta kosarken görüyorsunuz.
É o actor de Birdman, Riggan Thomson. Dê-me outro.
"Riggan somson'dan söz ederken neden söz ederiz aslinda?" gibi oldu.
Do que falamos quando falamos de Riggan Thomson?
sansiniz bol olsun, Bay somson.
Felicidades, Sr. Thomson.
" somson farkinda olmadan,'üstün gerçekçilik'olarak adlandirilabilecek...
" Thomson criou inadvertidamente uma nova forma, que só pode ser descrita
Ülkenin her yerinden onun için dua ediyorlar.
... uma vigília por Riggan Thomson. Estão a rezar por ele em todo o país.
Bir çift babun, bir ceylanı öldürüp, yedi.
Um par de babuínos matou uma gazela Thomson e comeu-a.
Evet. Thompson'ın eski evi.
Sim, a casa do velho Thomson.
Hadi, Thomson'lar bekliyorlar.
Despacha-te, Milu, vamos chegar atrasados.
- Evet. - Ben Thomson.
- Fala o Dupond.
- Selam, Thomson.
- É você, Dupond?
Thomson Thompson!
Dupond e Dupont!
Zavallı Thomson Thompson!
Pobres Dupond e Dupont.
Thomson Thompson!
- Dupond e Dupont!
Thomson?
Dupond, onde está?
Thomson aşşağıda çoktan hazır.
Aqui, Dupont, já desci.
Detektiv Thomson Thompson ile irtibat kurun.
Não andem com elevadas somas de dinheiro, e evitem aglomerações.
Dedektivler Thomson Thompson... stüdyoda benimle birlikteler.
Temos conosco os detetives Dupond e Dupont, encarreguados do dossie.
Thomson Thompson!
Caros amigos!
Kesinlikle bir hata yaptın Thomson.
Tem ar de tratar-se de mais um dos seus erros, Dupont.
- Thomson'ın sken sonuçları, lütfen.
Quero os resultados do exame da retina do menino Thompson.
Düşünsene Thomson, Khemedite Emirinin teröristlerle savaşında yardımcı olmak için, kılık değiştirdik.
Ajudar o Emir do Khemed a vencer os terroristas, eis aquilo a que chamo uma missão, Dupond.
Onur verici bir durum Thomson. - Kesinlikle dikkat...
Diria mesmo uma missão de polícia secreta que pede discrição.
Kesinlikle! Haklısın Thomson!
Diria mesmo, tentemos não esticar mais as tensões.
Thomson ve Thomson!
Dupond e Dupont!
Hadi Thomson. Bu kamaralarımızı gösterecek olan kamarot çocuk!
Vem, Dupond, vamos pedir àquele homem que nos indique a nossa cabina.
Sanırım bize komplo kuruldu Thomson!
Larguem-nos, nós somos da polícia.
- Ucuz atlattık değil mi Thomson?
Foi por pouco, Dupont.
Onu bulacağız Thomson! Merak etme!
E ganhar a recompensa de duas mil libras pela captura desse bandido.
Sen Riggan somson degil misin? Bir imza ver hadi.
Não é o Riggan Thomson?
Üst detektivler Thomson Thompson... dava Üst detektivlerin yetkisinde.
A Polícia encarregou os seus melhores detectives, de deitar a mão a esses perigosos malfeitores.
-... çekmememiz lazım Thomson!
E agora, trata-se de abrir os olhos, Dupond.
- Bak Thomson!
Olha, Dupond!
Kayalıklara dikkat et Thomson!
Cuidado com esses rochedos, Dupond!