English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ T ] / Tomei

Tomei translate Portuguese

4,561 parallel translation
İnisiyatifimi kullanayım dedim.
Eu tomei alguma iniciativa
Siz kızlar, adam gibi kart oynayamadığınızdan size sormadan oğlana bir çekidüzen vereyim dedim.
Bem, uma vez que nenhum de vocês, meninas. Sabe jogar as cartas Tomei a liberdade de enfeitar o teu rapaz
İşi çözdüm.
Tomei uma decisão.
Karar verdim çocuk refahı, ve nasıl polislerden manzaralı hayatının geri kalanı için, daha önemli... daha protokolü.
Tomei a decisão de que o bem-estar do rapaz e o modo como ele verá os agentes o resto da sua vida eram mais importantes que o protocolo.
Sadece... -... neler yuttuğumu unutmuşum.
Eu apenas... perdi a noção com o que tomei.
Kötü bir karar verdim gitmeniz izin vermeliydim fakat incineceğinizi düşünseydim sizi asla ona göndermezsim
Tomei uma decisão errada. Eu devia ter deixado afastares-te, mas nunca te ia empurrar na sua direcção se soubesse que te ias magoar.
Nicholas, dün gece bir karara vardım.
Ontem à noite, tomei uma decisão, Nicholas.
Sadece birkaç kadeh içtim, hepsi o kadar.
Só tomei uns copinhos, apenas isso.
Ama anlamak zorundasın, yaşarken verdiğim kararlar, onları geri alamam.
Mas tem que entender... As decisões que tomei quando era vivo, não posso voltar atrás.
Senin olmazsa olmaz, Denise. Kendimce birkaç seçenek belirledim.
Tomei a liberdade de preparar algumas.
İçki içmiştim.
Tomei umas bebidas.
Dikkatim dağılmıştı. Yeterince dikkat etmiyordum.
Estava distraída, não tomei atenção.
Biraz cilveleşmeyle mağazanı geri kazanabilirdin.
Tomei-o por um homem com propósito, ambição.
Marcus yarışı bıraktı.
- A Marcus saiu da disputa. - Tomei conhecimento.
Evet, çektim...
Sim, tomei.
Emma konusunda bir karar verdim.
Tomei uma decisão em relação à Emma.
Bu hafta sonu Otopsi Yapmanın El Kitabı'nı okuma cüretinde bulundum.
Tomei a liberdade de ler o Manual de Praticar Autópsias este fim-de-semana.
Kararımı verdim.
Tomei a minha decisão.
- Gereken önlemleri aldım.
- Tomei precauções.
O zamanlar bir karar verdim.
Tomei a decisão naquela época.
Tüm kararlarımı tekrar yorumladım. Soruşturmadaki her dönüm noktasını.
Revi todas as decisões que tomei, cada desvio de direcção na investigação.
Açıkçası gafil avlandın, bende bunu atlamayı tercih ettim.
Tu, obviamente, foste apanhada de surpresa, então tomei a iniciativa.
İskoçya'nın kraliçesi olarak kararımı verdim.
Como Rainha da Escócia, tomei uma decisão.
Bana şiirler okuyan Latin sevgilimle... kutup sularında banyo yaptım.
Tomei banho em água de montanha do Árctico... enquanto o meu amante latino me recitava versos.
Sonra soğuk bir duş aldım.
Depois, tomei um duche frio.
Beyler, bazılarınızın Robinson ile oynamak istememesi dikkatimi çekti.
Tomei conhecimento de que alguns de vocês não querem jogar com o Robinson.
Hayır, hiç kullanmadım.
Não. Nunca tomei heroína.
Çok önemli bir karar alarak sikimi ve taşaklarımı arka tarafıma doğru sıkıştırdım.
E sim, tomei um importante decisão de arrumar a minha pila e as minhas bolas contra o rabo.
Kararımı verdim.
Tomei uma decisão.
Aldığım mal.
Foi aquela coisa que tomei. É só isso.
Saat dörtte birkaç tane yatıştırıcı hap aldım. Etkisini satış toplantımdan sonra göstermeye başladı.
Às 16h, tomei mais uns ludes, que começaram a fazer efeito assim que terminei o encontro de vendas.
Yemekte biraz kokteyl ve valiumun üstüne birkaç tane daha aldım.
Ao jantar, tomei mais alguns, por cima de alguns cocktails e um ou dois Valium.
Saat sekiz buçuk olduğunda birkaç tane daha aldım. Böylece aşağı yukarı bütün kas becerilerimi kaybettim.
Às 20h30, tomei mais uns ludes e acabei por perder as minhas capacidades motoras.
24 yaşındayken bir karar aldım.
Quando tinha 24 anos, tomei uma decisão.
Ve tabiki ondan sonrakini de. Ve bir sonrakini ve bir sonrakini. Ben her zaman neysem oydum.
E, claro, tomei a seguinte depois disto, e a seguinte e a seguinte, e era o que sempre fui, nada e um mentiroso.
Tıpkı çok uzun yıllar önce bindiğim tren gibi.
Igual a um comboio que tomei há muitos anos.
Onda karar kıldım.
- Tomei a decisão.
İstediğimi biricik gelininden aldım.
Tomei a vida da sua noiva amada.
Yapmaya cüret ettiğim...
Tomei a liberdade de...
Bu kararı verirken çok düşündüm seni seçme sebebim de bu.
Não tomei esta decisão ao acaso. Foi por isso que eu te escolhi.
Onları içtim çünkü içmemi sen söyledin.
Só os tomei porque tu me disseste.
İlk alkolsüz şarabımı burada içmiştim.
Eu tomei a minha primeira bebida aqui.
Bir karar verdim.
Tomei uma decisão...
Ben de bekaretini aldım.
Sim, e eu tomei-lhe a virgindade.
Böylece idari bir karar verdim.
Por isso tomei uma decisão.
Evlilik şu ana kadar verdiğim en iyi karardı.
- Foi a melhor decisão que já tomei.
Çekilmez hale gelip, işimi etkilemeye başlayınca taşındım.
Estava a afectar o meu trabalho, e tomei uma decisão.
- Evet, neredeyse.
Durante quantos anos tomei conta desta loja, construí-la do nada?
Hepinize çok değerli birini tanıtmak istiyorum.
Já tomei a liberdade de usufruir dos talentos do Christian.
Bir karar verdim.
Tomei uma decisão.
Lucinda'yı asla zorlamadım.
Mas deves saber... que nunca tomei a Lucinda à força.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]