Unutmalısın translate Portuguese
224 parallel translation
Elbette onları unutmalısın.
Claro que devia esquecê-lo.
Oh, beni unutmalısın. Senin yaralı olduğunu biliyorum. Bu bir kazaydı.
Eu também não a vejo mas a sinto um pouco.
Unutmalısınız.
Tem de esquecer.
Ama bütün bu olanları unutmalısın.
Tens de esquecer tudo isto.
Onu unutmalısın.
Deves esquecê-la.
Ancak sana anlatılanları unutmalısın.
Mas esquece o que te contámos.
- Olanları unutmalısın.
- Tens de esquecer o que aconteceu.
Böyle bir şeyin olduğunu unutmalısınız.
Tem de esquecer que isso aconteceu.
Bence sen de unutmalısın.
E tu devías fazer o mesmo.
Beni artık unutmalısın.
Vou renunciar a si.
Ama onu sevdiğini unutmalısın, çünkü evleneceğin adam benim.
Mas pode esquecer que alguma vez o viu, porque eu sou o homem com quem se vai casar.
- Mantığı unutmalısınız belki. Hırsın veya çıkarın motivasyonunu getir aklına.
Talvez devesse esquecer a lógica e dedicar-se às motivações de paixão ou lucro.
- Mantığı unutmalısınız belki.
- Devia esquecer a lógica.
- Bunu unutmalısın.
- Deve esquecer-se disso.
Onları unutmalısın.
Deveria esquecer-se.
Biliyorsun, o melekleri unutmalısın, Whinner, ve sadece memeleri çiz.
Sabe, devia esquecer os anjos, Whinner, e apenas desenhar peitos.
Kore'den çıkmalı ve Japonya'yı unutmalısın.
Saia da Coréia e esqueça o Japão.
Her şeyi unutmalısın.
Deve esquecer disso tudo.
Bunu unutmalısın.
Deves esquecer essa rapariga.
Unutmalısın, Lollia.
Esquecei-o, Lólia.
Kimseye bundan bahsetmemeli ve bu konuşmayı unutmalısın.
Não deves falar sobre esta conversa.
Bu piliçleri artık gerçekten unutmalısın... Deltadaki kedi gibi yani
Podes-te mesmo viciar nessas gajas, meu... tal como aquele gajo...
Neden? Çünkü zamanı unutmalısın.
Tens de esquecer o tempo.
Belki de beni unutmalısın.
Talvez fosse melhor Que me esquecesses
Ama diğer taraftan, belki baban hakkında ne okuduğunu unutmalısın ve oraya girip kendin öğrenmelisin.
E tu, pelo contrário, talvez devas esquecer aquilo que tu leste e entrar ali para o poderes descobrir por ti própria.
- Onun için seçimi unutmalısın.
Não te confundas com esta eleição.
Bence sen de iyi bir avukatsın. Fakat bütün gücünü kanuna vermelisin ve önemsediğin insanları unutmalısın.
Tu também, mas dás tudo o que tens ao Direito e não pensas em nós.
Bir film yazmak için, izleneceğini unutmalısın.
Para escrever um filme, tens de esquecer de quem o verá.
Bu saçmalığı unutmalısın!
Tu tens de esquecer esse disparate!
Onu gördüğünü bile unutmalısın.
Esquece que alguma vez o viste.
Söylediklerime kulak ver, onu gördüğün günü bile unutmalısın.
Vou ser sincero. Esquece que alguma vez o viste.
Ben unuttuysam, sen de unutmalısın.
Se eu consegui perdoar, também consegues.
- Beni unutmalısın.
- Tens de me esquecer.
Geçmişi unutmalısın. Yeni insanlarla tanış!
Tem de esquecer o passado, conhecer pessoas novas!
Beni gördüğünü unutmalısın Dil.
Tens de esquecer que me conheceste, Dil.
Oh Helen, bir hayatının olması için herhangi birimizin bir hayatının olması için onu unutmalısın.
Para teres uma vida, Helen, para qualquer um de nós ter vida, tens de a esquecer.
O adamı unutmalısın.
Esse homem deve ser esquecido.
Bence bu olayı unutmalısın.
É melhor que esqueças este caso.
- Unutmalısın.
- Isso passa.
Unutmalısınız.
Tem de tentar esquecer.
Ben mi? Sen unutmalısın.
Você é que devia esquecer.
Evet. Köprünün altında söylediklerimi unutmalısın.
Esquece o que eu disse debaixo da ponte.
O halde anlaşmayı unutmalısın.
Então vais ter de esquecer o projecto todo.
Gidince beni unutmalısın.
Quando te fores embora, deves esquecer-me.
Artık unutmalısın.
Dick, podes esquecê-la?
- Çok uzun zaman önce Gündönümü Arifesi'ndeki ölümümü unutmalısın.
Deves esquecer a minha morte na véspera do Solstício, já foi há muito tempo.
Bunları artık unutmalısın.
Tens de ultrapassar isso.
... hep aynı hikaye, onu unutmalısın.
mas mesmo assim, devia esquecer isto. Vocês todos da Pinkerton acham-se especiais.
Ne yapman gerektiğini unutmalı ve bu gecenin yalnız zevkin için olduğunu hatırlamalısın.
Tem de esquecer o que tem a fazer e lembrar-se de que esta noite existe somente para o seu prazer.
En iyisi bunu, unutmalısın.
Não devias dar tanta importância.
İyi, tatlı, hoş bir kadın ha! Unutmalısınız.
Precisais esquecer isso.
unutmayın 637
unutmayacağım 56
unutmadım 116
unutma 1527
unutmuşum 444
unutmam 161
unutmuştum 37
unutma bunu 38
unutma ki 32
unutmadan 76
unutmayacağım 56
unutmadım 116
unutma 1527
unutmuşum 444
unutmam 161
unutmuştum 37
unutma bunu 38
unutma ki 32
unutmadan 76