Uygulama translate Portuguese
1,038 parallel translation
Anesteziyolojide Metodoloji ve Uygulama kitabını yazdı.
Ele escreveu o livro : Metodologia e Prática em Anestesiologia.
Anesteziyolojide Metodoloji, , ve Uygulama,
Metodologia e Prática em Anestesiologia.
Anesteziyolojide Metodoloji ve Uygulama,
Metodologia e Prática em Anestesiologia.
Kalbi on dakika sonra yeniden çalıştırmanın kendi başına kötü bir tıbbi uygulama olduğunu mu söylüyorsunuz?
Quer dizer que se não recuperar a pulsação dentro de dez minutos constitui só por si uma má prática médica?
WOPR uygulama düzen dosyamızda ciddi bir sızıntı var.
Houve uma violação grave ao ficheiro de execução RPOG.
B planını uygulama zamanı.
Está na altura do plano B.
O zaman ikinci biri görsün. Kanımca aşırı uygulama yapıyor.
Acho que precisam de mais, essas devem estar fora de prazo.
Ve uygulama bu ücretin dışında.
E os exercícios de reestimulação é outra sessão.
Olağan uygulama, korkarım ki.
Procedimento de praxe.
Çipler, uçuş fotoğrafları, yer harita bilgileri,.. ... şifre çözücüler, uygulama listeleri.
Códigos secretos, mensagens do Pilot, do Argus, dados do Rhyolite, estudos de análise do solo, folhas de desempenho.
Uygulama açısından baktığımızda bir felaket, Bay Donatti.
Como tratamento, Sr. Donatti, não prestam.
Yarayı şişlemek Hıristiyanlık-dışı bir uygulama.
Cortar os inchaços é anticristão.
Meslektaşına baskı uygulama, suç işlemek, görevi ihmal- -
Coerção de um colega oficial, invasão de domicílio, negligência...
Tamamen rutin bir uygulama.
É apenas rotina.
Planlama mükemmeldi ancak uygulama yetersizdi.
Foi planeado com perfeição, mas executado com incompetência.
Bay MacMillan, uygulama nasıl olursa olsun sizin de bilmeniz gerektiği gibi yasa böyle.
O decreto é assim, seja qual for a sua aplicação, como devia saber.
Bu seminerin sonunda... dünyanın her yanından eğitimcileri... "Devriye" programını uygulama halinde izlemek üzere... buraya getirebilmek kariyerimi taçlandıracak bir başarı olur.
Seria o maior triunfo da minha carreira, se pudesse fechar esse seminário, trazendo instrutores de todo o mundo... até aqui, para verem o programa P.D.C. em acção.
Eskilerde kalmış bir uygulama.
Totalmente antiquado.
Ambarda uygulama odası var.
Eu tenho o meu escritório no celeiro.
Tüm tanıkları yeniden sorguluyoruz ama bu zaten temel bir uygulama.
Estamos a interrogar testemunhas, mas isso, claro, é procedimento básico.
Genel uygulama böyledir, evet.
Era a prática normal.
Bu teori ile ilgili bilinen hiç bir uygulama yok.
Negativo. Não há nenhuma aplicação prática dessa teoria.
- Bu normal bir uygulama.
- Calma, isto faz-se sempre.
Varacağımız nokta, genetik uygulama ile iyileşme sürecinin hızlandırılmasıdır. Ve hep de öyle olmuştur.
A direcção das minhas experiências está virada para o poder de cura... libertado por manipulações genéticas, como sempre foi.
Eger döndüyse ve bu yolculuğa niyeti yoksa... O zaman kafamda olgunlaşan planı... uygulama zamanı geldi demektir.
Quando estiverdes bem acalorados e sedentos... terei um cálice que, ele bebendo, realizará nosso projeto.
Tecavüz ve cinsel şiddet uygulama.
- Violação e agressão sexual.
Bu hafta tüm ülkede Yasaları Uygulama haftasını kutluyoruz.
Esta semana celebra-se por todo o país a Semana do Cumprimento da Lei.
Başkan tüm tavsiyelerimi uygulama sözü verdi.
O Presidente prometeu tornar oficiais todas as minhas sugestões.
Soğuk uygulama biraz yardım etti.
Pus uma compressa fria, que aliviou um pouco.
Ne uygulama.
É agradável.
Sıcak uygulama yapın ve yatağını temizleyin.
É preciso fazer-lhe umas compressas quentes, e talvez limpar-lhe a cama...
Ama teori ve uygulama arasında çok büyük fark var.
Mas há um longo caminho, entre a teoria e a prática.
Harici uygulama zorunludur.
Aplicação exterior é necessária.
Teori ve uygulama.
Existe a teoria e a prática.
Şiddet uygulama isteği bazen, zapt edilemez bir hal alıyor.
Por vezes a vontade de ser mau quase toma conta de mim.
Tamam. Dördüncü bir şişe... ve uygulama eldiveni... birde Kansas'tan gelme kabı. $ 29.95 dolar.
Ofereço uma quarta garrafa... a luva de aplicação... e um tabuleiro de Kansas Jell-O-mold... por 29.95 dólares.
Teğmen Kendrick, size Santiago'ya Kırmızı Kod uygulama emrini verdi mi?
O tenente Kendrick mandou aplicar o "código vermelho" ao Santiago?
Dawson'a Santiago'ya Kırmızı Kod uygulama emri vermiş olsaydınız...
Se mandasse o Dawson dar um "código vermelho" ao Santiago...
Anlamıyorsunuz. Bu normal pilot bir uygulama.
Não percebe que é uma experiência piloto!
.. ALD için tedavisel uygulama. "
Aplicação terapêutica na ALD ".
Genel uygulama!
Intestinator massivo.
Doğru, eğer yanılmıyorsam bu aşamada onu yaşam destek ünitesinden ayırmamız için belli bir yasal uygulama var.
Há um procedimento legal para desligar a ventilação.
Yasa uygulama kurumları bu esrarı aydınlatmak için çabalıyor.
As autoridades policiais tentam desesperadamente desvendar este mistério.
Yeni bir uygulama.
É um processo novo.
Bu, yeni bir fikir değildi,... ancak bu sefer, uygulama niyetinde olduğumuz kesin bir plandı.
A ideia não é de agora mas começa a assumir contornos mais definidos e pretendemos vê-la concretizada.
"... ve tekrar yükselme ve... öğrendiklerini uygulama.
... e levantar-se outra vez e aplicar aquilo que aprendeu. "
Sorun değil, tüm uygulama yapılsın mı?
Está a falar do tratamento completo, professor?
Şimdi uygulama yapalım.
Vamos praticar agora.
Rutin uygulama.
É rotina.
Uygulama hatası.
Negativo.
Plan B'yi uygulama zamanı.
Está na hora do plano B.