Vasser translate Portuguese
57 parallel translation
Sizede mutlu yıllar, Mr.Vasser.
Feliz aniversário para ti, Mr. Vasser.
Vasser, nerede o?
Vasser! - Onde é que está?
Hey, ben bir yere gitmiyorum.
A sério. Se algum Vasser tem problemas com a bebida, sou eu.
Onun bir Vasser olduğunu düşünüyorum.
Eu acho que ele é um Vasser.
Ben San Francisco Register gazetesinden Dan Vasser.
Daqui Dan Vasser do San Francisco Register.
- Dan Vasser?
- Dan Vasser?
Ben Dan Vasser.
É Dan Vasser.
Aslına bakarsan, Dan, haftanın en rezil Vasser'i bile değil.
Na verdade, o Dan não é o Vasser mais confuso da semana.
Bayan adınızı alabilirmiyim? Katie Vasser.
- Como se chama, minha senhora?
Yalnız mı uçuyorsunuz?
- Katie Vasser. - Está a voar sozinha?
Ve, Bayan Vasser, Uçak kayıtlarımız gösteriyorki kocanız saat 3 : 56 p.m. itibariyle uçağa binmiş bulunmakta.
Sra. Vasser, de acordo com a lista do check-in o seu marido entrou no avião... às 3 : 56h da tarde. - Exacto.
Kocası sizmisiniz, Bay Vasser?
- É o marido, Sr. Vasser?
Merhaba.Vasser ailesini aradınız.
Olá. Ligou para os Vassers.
Vasser ailesi, 124 sayılı Portland Seferi.
Vassers, Voo 124 para Portland.
Dan Vasser. Alan.
Dan Vasser.
Register'dan Dan Vasser bir kez daha Julius'u arıyor.
Dan Vasser do "The Register" para Julius.
Capri Merkezi hakkında sizden bir mesaj aldım.
Dan Vasser. O meu nome é Julius.
- Selam! Dan Vasser?
Dan Vasser?
Dan Vasser'ı arıyordum.
Quero falar com o Dan Vasser.
Dan Vasser.
Olá, o Julius ligou.
Dan Vasser.
Dan Vasser.
- Vasser.
- Vasser.
- Dan Vasser mi?
- Dan Vasser?
Orada çalışan başka bir Vasser'i bile hatırlıyorum.
Ainda me lembro de outro Vasser que aí trabalhou.
- Vasser, neler oluyor?
- Vasser, o que se passa?
- Ah şu Vasser erkekleri.
- Ai, os irmãos Vasser.
Sen Dan Vasser'sin.
- É o Dan Vasser?
- Bayan Vasser?
- Sra. Vasser?
Tamam.
Bem. Katie Barron Vasser.
Katie Barron Vasser. KRYL, Kanal 6 Haberleri için deneme kaseti.
Vídeo de audição para o KRYL, notícias do canal 6.
O günler benim en iyi günlerim değildi Bay Vasser, ve artık - sizin sayenizde - ben o insan değilim.
Não foram os meus melhores dias, Sr. Vasser. Já não sou a mesma pessoa... graças a si.
Uzun lafın kısası Bayan Vasser, bu kötü davranış.
De uma forma directa, Sra. Vasser, é mau comportamento.
Bugün Bay Vasser'in gelmesi gerekmiyor muydu?
Não era suposto o Sr. Vasser estar aqui hoje?
Dan Vasser'i istiyorsan, Dan Vasser'le konuş.
Se quiser o Dan Vasser, fale com o Dan Vasser.
Dan Vasser'in adına pek fazla rastlayamadım.
Não há muita coisa escrita pelo Dan Vasser sobre que se possa falar.
Bay Vasser, bir federal davayı, çözülmemiş bir davayı araştırıyordu.
O Sr. Vasser está a investigar um crime federal, um crime não resolvido.
Dan Vasser kaynağını büyük jüriye açıklamadığı için hapis bile yatmış biri.
O Dan Vasser passou duas semanas atrás das grades porque não disse o nome da fonte em tribunal.
Jack Vasser lütfen.
Jack Vasser, por favor.
Peki ya Vasser?
- E o Vasser? - O que é que ele tem?
- Ve de çok pahalı. Bu gazeteye zarar vermek istiyorsan, Dan Vasser'dan kurtulman yeter.
- Se queres prejudicar este jornal, livra-te do Dan Vasser.
Rahatsız ettiğimiz için üzgünüz Bayan Vasser.
Desculpe o incómodo, Sra. Vasser.
İyi geceler Bayan Vasser. Evet.
Tenha uma boa noite, Sra. Vasser.
Yardım edebilir miyim?
Posso ajudá-lo? - É o Dan Vasser?
Dan Vasser, Garry Tucker, lütfen.Teşekkürler.
Dan Vasser para Gary Tucker.
Hadi ama, ciddiyim, eğer içki sorunu olan bir Vasser varsa o da benim.
Posso falar contigo um segundo?
Affedersiniz.Bay ve Bayan Vasser?
Sr. e Sra. Vasser.
Bil bakalım, bunu kim yapmış?
Inspector Vasser, está aqui um homem que quer falar consigo.
Dan Vasser'i arıyordum.
Estou à procura do Dan Vasser.
Ben Vasser.
Olá, é o Vasser.
- Sen Dan Vasser'sin.
- Sim.
Frank Vasser'i nerede bulabilirim biliyor musun?
Sabe onde posso encontrar o Frank Vasser?