Veck translate Portuguese
43 parallel translation
Veck Sims.
Veck Sims.
Veck Sims, işe hoş geldin.
Bem, Veck Sims, bem-vindo ao espectáculo.
Veck, senin de dediğin gibi, standart birlikte altı adam var.
Veck, seis tipos em formação normal, como tinhas dito.
Veck.
O Veck.
Veck.
É o Veck.
Veck mi?
O Veck?
- Veck, bu güvenlik görevlisi...
- Veck, esse guarda está a...
"Veck şifreleri alırsa bizi Cayman Adaları'na götürecek" mi?
"Se o Veck conseguir os códigos, leva-nos para as Ilhas Caimão"?
Veck Sims, şova hoş geldin.
Bem, Veck Sims, bem-vindo ao espectáculo.
Gel, beni yakala Veck.
Vem apanhar-me, Veck.
Sonra sadece ben ve Veck kalacağız.
Depois, sou só eu e o Veck.
Veck kredi kartı şifrelerini istiyor ve şifreler bende.
O Veck quer os códigos dos cartões de crédito e eu tenho-os.
Ne istiyorsun Veck?
O que queres, Veck?
Ne söylememi istiyorsun Veck?
O que queres que eu diga, Veck?
Veck kızımı ve Amy'yi alıp gitti.
O Veck fugiu com a minha filha e com a Amy.
Santu Moosnockle, Hans Veck, Genç Jonsie, o tipler.
O Santu Moosnockle, o Hans Veck, o Jonsie mais novo, esses tipos.
Belki bize yardım edebilirsiniz Bayan...
Bem, talvez nos possa ajudar então, Sra... Kathy Veck.
Kathy Veck. Veck yağlarının yönetim kurulu başkanı.
É a directora executiva da Veck Petróleos.
Bayan Veck, araştırdığımız kaza 75 km'lik bir çevrede oldu.
Sra. Veck, o acidente que investigamos aconteceu perto da marca dos 75 Km.
"Veck Yağı Yarış Takımı" Kathy Veck.
"Equipa Veck Petróleos" como em Kathy Veck.
Bayan Veck, Firavun'un Motorcuları kaza yaptığında onların önünde olduğunuzu söylemiştiniz, değil mi?
Sra. Veck, disse que estava à frente da pick-up'Motoristas do Faraó'quando ela bateu, correcto?
"Seni Veck Petrolleri sürtüğü."
" Cabra da Veck Petróleos.
Kathy Veck'in fotoğrafları.
Fotos da Kathy Veck.
Görünüşe göre derdin sadece Kathy Veck'le değilmiş Clive.
Parece que não é só com a Kathy Veck que tem problemas, Clive.
Veck Petrolleri dünyanın kanını emiyor, senin görevinse...
Olhe, entendo. A Veck Petróleos são os vampiros da Terra, e a sua missão...
Ve Kathy Veck'in.
Kathy Veck.
Kathy Veck'e gelen dijital tehditleri araştırıyordum.
Procurei saber como a Kathy Veck recebeu as ameaças de morte digitais.
Yarışın devam ettiğini duymuştum Kathy Veck de muhtemelen oradadır değil mi?
Ouvi dizer que a corrida recomeçou, a Kathy Veck provavelmente está lá, certo?
Veck başlangıç çizgisine hiç gelmedi.
A Veck não apareceu na linha de partida.
Kathy Veck'i.
Kathy... Veck.
- Kathy Veck nerede?
- Onde está a Kathy Veck?
Vartann, Kathy Veck'in yarış aracına arama bülteni çıkarttırdı.
O Vartann lançou um alerta para a pick-up da Kathy Veck.
Nick bunu Veck'in pit alanının yanında bulmuş.
E vê o que o Nick encontrou próximo da box da Veck.
Kathy Veck mi?
A Kathy Veck?
Kathy Veck'e paranın her zaman kazanmayacağını gösterme fırsatımız.
A nossa hipótese de mostrar à Kathy Veck que o dinheiro nem sempre prevalece.
Kathy Veck gibilerinin kazanmak için ellerini kirletmeye ihtiyaçları yoktur.
Pessoas como a Kathy Veck não precisam de sujar as mãos para vencer.
Hedefine Kathy Veck'i almasının sebebi neydi?
O que pôs a Kathy Veck na sua mira?
"Ferndale Madencilik bir Uluslararası Veck Petrolleri kuruluşudur."
Empresa de Mineração Ferndale, uma subsidiária da Veck Petróleos Internacional.
Karısının ölümü için, beş parasız kaldığı için... - Weber, Veck'in çölün ortasında yalnız ve savunmasız bir şekilde yarışıyor olacağını öğreniyor. -...
Ele culpa a Kathy Veck pela morte da mulher,
Weber telsizden aracın Kathy'ninkine yaklaştığı zamanı takip ediyordu.
O Weber sabia pelo rádio quando é que a pick-up estaria perto da Veck.
Bu sefer doğrudan Veck'i kaçırdı.
Sequestra a Veck como alternativa.
Kathy Veck'i suçluyor.
- por deixá-lo sem um tostão...
Onu elde etmek için eşsiz bir fırsat yakalıyor.
- Então o Weber soube que a Veck ia correr no deserto, sozinha, vulnerável. Vê uma rara oportunidade de apanhá-la.