English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ V ] / Vico

Vico translate Portuguese

35 parallel translation
- Vico Carbone, 7 numara mı?
- É este o no 7 do Beco Carbone? - Sim.
Vico V'te büyüdüğün için anlıyorum.
Fiquei sabendo que você cresceu em Vico 5.
Ash'in kütüphanedeki Vico kopyası kişisel notlarıyla dolu.
A cópia de Ash de Vico na Biblioteca? Está cheia de anotações em folhas soltas.
- Vico.
- Vico.
Vico.
Vico.
- Vico, nereye gidiyorsun?
- Vico, onde vais?
- Buralarda, biz kadınlara el kaldırmayız.
- Vico. - Aqui não batemos em mulheres.
Bunu sana kim yaptı? Bunu kim yaptı? Vico.
- Quem é que te fez isto?
Vico suçlu olduğunu itiraf etti. İki yıl gözaltında olacak ve ailesi onu askeri okula gönderecek.
Portanto o Vico apelou, dois anos de liberdade condicional, e os pais dele vão colocá-lo numa escola militar.
- Sen ve Vico başlayın.
- Tu e o Vico. Bora.
Sayı Vico'nun.
Ponto para o Vico.
- Vico'ya kök söktürdün.
- Perdeste de propósito.
Bu Vico.
- Este é o Vico.
Vico harekete geç.
Vico, sobe para a balança.
- Vico çaldı.
Foi o Vico que roubou.
Oylarınız sayıldı ve Kış Kral ve Kraliçeniz Vico Cerar!
Os votos foram contados. E o Rei e a Rainha do Inverno são Vico Cerar!
Anahtarı aldım ve Vico ile sahte kimlikler yaptım.
Eu tirei a chave e fiz as identificações falsas com o Vico.
Vico ile bu konuda anlaşmadık mı?
O fundo do Vico não é para isso?
Belki aralarından biri Vico'yu ele verir.
Talvez um deles nos leve até ao Vico.
Elbette ama Vico konusunda da bir şey yapmayacak.
Claro que é, mas ela também não vai fazer nada ao Vico.
Çünkü Sanchez Vico'nun ailesinden korkuyor.
Porque a Sanchez está com medo dos pais do Vico.
Baharın ilk günlerinde hep böyle olur zaten.
Deve ser o viço da erva da Primavera.
Eminim yatakta çok iyidir.
E, garanto, cheia de... viço.
Böyle yitirdim canımı kraliçemi, tacımı bir anda, uyurken bir kardeş eliyle. Daha başak vermeden biçildi günahlarım...
E eu, dormindo, pela mão fraterna... da vida, da coroa, da rainha... fui tolhido... ceifado no viço de meus pecados... inconfesso, despreparado, sem unção!
O babamı ne zaman, nerede öldürdü yemiş, içmiş dünya nimetlerine doymuş, günahları bahar çiçekleri açmışken. Ne günahları vardır ödenecek bu adamın.
Ele matou meu pai de ventre cheio... com seus crimes no auge do viço... e quem sabe como os terá de expiar?
Ash'in "Vico" su mu?
O Vico do Ash?
"Vico".
Vico?
Jersey ve Hoboken'e giden, PATH tren servisi askıya alındı.
O se, viço de comboios para Jersey City e Hoboken continua suspenso.
Yıllardır bir formaya taparcasına hayransanız, neler olabilir? Şarkılar, çığlıklar, uğruna ölümü göze almalar sonra, daha güçlü ciğerleri olan daha kararlı bir hayran bulur forma şarkıda, çığlıkta ve ölmede sizden daha iyi olduğunu iddia eden birini.
E o que se pode fazer, quando depois de tantos anos a adorar a camisola, a cantar e a gritar, defendendo-a, morrendo por ela, ela encontra alguém com mais pulmões e mais viço que diz saber cantar mais e morrer melhor por ela?
Mary, Matthew Crawley'i almayacak yani, gül solmadan önce birini ayarlasak iyi olur.
A Mary não aceitará Matthew Crawley. É melhor arranjarmos-lhe marido, antes que passe o viço da idade.
Kurtlarını döktürdüğünü görmek hoşuma giderdi
Adorava ver-te ganhar mais viço.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]