English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ V ] / Vücüt

Vücüt translate Portuguese

19 parallel translation
Sırada... Bayan Vücüt Geliştiriciler!
Em seguida, mais programas de mulheres musculosas.
Seni kendi kanımdan yarattım, senin için mükemmel bir vücüt buldum.
Criei-te a partir do meu próprio sangue, encontrei-te um corpo imaculado e abriguei-te nele.
Bu enerji, vücüttaki bütün hücrelerde bulunan vücüt enerjisinden ve antrenman ve deneyimle artan ruh enerjisinden gelir.
Essa energia provem da energia do corpo recolhida por todas as celulas do corpo... E da energia espiritual que provem do treino e experiencia. Por outras palavras, as técnicas provem dessas duas energias juntas...
Vücüt kokusu, kötü nefes.
Odor corporal, mau hálito.
Vücüt hareketleri saldırıyormuş gibi gözükmüyor.
A linguagem corporal não parece indicar um ataque.
Vücüt tarama sensörünü denediniz mi kaptan?
- Está, sim. Já voltou a procurar o biossinal, Capitão?
- Ve vücüt ölür.
- Morrerá!
Ya eğer güzel bir yüz ve ateşli bir vücüt gözlerini kör ettiyse?
E se ele só estiver cego por ela ser bonita e atraente?
Son oğul vücüt bularak canlanacağına söz vermişti..... Eğer Nocktress'in son oğlu öldürmede başarılı olursa.
Ao filho do ferreiro foi prometida a imortalidade se ele conseguisse matar o último filho de Nocktress.
Şu vücüt takılarını alıp... Tia'nın üzerine yapıştırmanı istiyorum.
Preciso que ponhas estas jóias no corpo da Tia.
Lisa'nın okulu, kariyeri, vücüt duruşu zaten benden daha iyi.
A Lisa tem escola, carreira, postura.
Vücüt dili Veronica, Charlie ve Rose arasında çok aşikâr bir biçimde bir duygusal bir bağ olduğunu gösteriyor.
A linguagem corporal mostra afecção escondida entre a Verónica, o Charlie e a Rose.
Size atılan vücüt parçalarını alabilirsiniz. Karaciğerlerin dışında.
Se algumas das partes do corpo foram para o público, podem ficar com elas menos o fígado.
eee söyle bakalım koca vücüt gerçegi söyle ne yapıyordun kızımla birlikte?
Então... treinador me dizer o que você fez com a minha filha.
Vücüt dili çok korumacı, çok kapalı.
A linguagem corporal dela é muito protetora, muito dissimulada.
- Vücüt falan mı çalışıyorsun?
Tens feito exercício?
Vücüt kan kaybediyor ve beyin fonksiyonları yavaşlıyor. Geriye ne kaldıysa artık.
O corpo estava a esgotar o sangue e a função cerebral, o que restava dela.
Ama Condé tek vücüt halinde daha çok işimize yarar.
Mas o Condé vale mais para este país inteiro.
Çoklu kişilik bozukluğu olan hastalar, düşünceleriyle vücüt kimyasını değiştirdi.
Houve doentes com PDP que alteraram a química do corpo com os seus pensamentos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]