English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ W ] / Walsh

Walsh translate Portuguese

1,031 parallel translation
Hâlâ o eski cumartesi gecelerini arıyor gibisin, Walsh.
Afinal, ainda gosta das rixas de sábado á noite, Walsh.
Doğrusu Walsh, ilk başlarda senden bir bok olmaz diye düşünüyordum.
Walsh, no início, pensei que você não prestasse.
Dinleyin, Binbaşı Walsh.
Ouça-me, Major Walsh...
Dinle, Binbaşı Walsh.
Major Walsh, escute.
Etrafı kontrol edip Bay Walsh'u yaralayanın ne olduğunu bulmamı istemiştiniz. Hiçbir şey bulamadım. Kan da yok.
Disse-me para ver se descobria onde se poderia ter ferido o Sr. Walsh, pois não encontrei nada lá fora, nem sangue, nem nada.
Bay Walsh denen adam kızı komadayken taciz etmeye kalkışmış.
Bem, porque o Sr. Walsh tentou abusar dela... enquanto ela ainda estava em coma. Não é a primeira vez que isso acontece.
Kristine Walsh gülümsüyor.
Kristine Walsh que sorri e conversa com ele.
Ziyaretçilerin Başkomutanı John'un basın sekreteri şunları söyledi :
Kristine Walsh, Representante para a Imprensa dos Visitantes, disse o seguinte :
Ben Kristine Walsh.
Fala Kristine Walsh.
Tıpkı- - Adı neydi onun? Şu Kristine- -
Como aquela, a Kristine Walsh, sim!
Walsh, evet. Şimdilik kendisi içeride.
Ela está lá dentro.
- Kimin tarafında olduğunu bilmiyordum. Ben doğru taraftayım evlat, inan bana.
Foi dos primeiros a visitar uma nave, trabalhou com eles durante muito tempo, há três noites encontrou-se com Kristine Walsh.
Kristine Walsh.
Kristine Walsh.
Hatırladım Bn. Walsh.
Lembro-me de si, Sra. Walsh.
Hayır Bn. Walsh.
Não, Sra. Walsh.
Bn. Walsh, doğru olmayanı söyleyeyim.
Sra. Walsh, eu digo-lhe o que não é verdade.
Kristine Walsh, bu ne zevk.
Kristine Walsh, muito gosto.
Bayan Walsh?
Menina Walsh?
- Kristine Walsh'ın haberini izledim.
- Li o relatório da Kristine Walsh.
Ben Kristine Walsh. L.A. Tıp Merkezi'nden bildiriyorum.
Sou Kristine Walsh, no Centro Médico de L. A...
Kristine Walsh'ın talihsiz ölümünden beri dünya sözcülüğü görevi boş kaldı.
Desde a desafortunada morte de Kristine Walsh o lugar de porta-voz mundial ficou vago.
Sen kendine hiç Walsh, gibi bir şey dedin mi...
Alguma vez usaste um nome... como Walsh...
Evet, Bayan Walsh, ben mükemmel İspanyolca konuşurum.
O meu espanhol é perfeito, Sra. Walsh.
Tabii ki Bayan Walsh.
Claro que sim.
Rosalita, burası tavan arası.
O Sr. Walsh não quer lá ninguém.
Bay Walsh oraya girilmesini istemez. Bu yüzden hep açıktır.
Por isso, está sempre aberto...
Oraya asla çıkma. İçeride Bay Walsh'un CİNSEL İŞKENCE ALETLERİ var.
Nunca vá ali, é onde o Sr. Walsh guarda os instrumentos DE TORTURA.
- Hoşça kalın Bayan Walsh.
- Adeus, Sra. Walsh.
Walsh, haydi seni bırakalım.
Nós damos-te boleia, Walsh!
Ben Mike Walsh.
Sou o Mike Wash.
Walsh, bugün bitirelim şu işi.
Walsh, vamos arrumar este assunto de uma vez.
İyi tutuştu, WaIsh.
Agarraste-a bem, Walsh.
Eğer hayvanlarla oynamak istiyorsanız Bay Walsh... gidin sirke katılın.
Se deseja jogar com animais, Mr. Walsh... junta-te ao circo.
Tina Turner yapabiliyorsa Jack Walsh da yapabilir.
Se a Tina Turner é capaz, o Jack Walsh também é.
H.İ.Y. ( Huzur içinde yatsın )
PACKARD WALSH DESCANSA EM PAZ
Belki de Packard Walsh?
- Talvez Packard Walsh?
Sen Jack Walsh musun?
O senhor é o Jack Walsh? - Desculpe.
- Pardon. - Sen Jack Walsh musun?
- O senhor é o Jack Walsh?
Ben Jack Walsh.
Jack Walsh.
Sen Jack Walsh musun?
O senhor é o Jack Walsh?
Bay Walsh, arabanız 206 numaralı park yerinde.
Sr. Walsh, o seu carro está localizado no espaço número 206.
- Walsh Dük'ü yakalamış Jerry!
- O Jerry Walsh tem o Duque!
- Walsh Dük'ü yakalamış mı?
- O Walsh tem o Duque?
Sence Walsh onu nasıl bu kadar çabuk buldu?
Como é que o Walsh encontrou-o assim tão depressa?
Rahatsız etmek istemezdim, ama bilmek isteyeceğini düşündüm. Walsh New York'ta Dük'ü bulmuş.
Detesto incomodar-te, mas pensei que gostarias de saber que o Walsh encontrou o Duque em Nova Iorque.
Demek ki kimliğiniz Walsh'ta efendim.
Senhor, o Walsh deve ter a sua identificação.
Öncelikle özür dilemem lazım, çünkü sana ulaşmaya çalıştık... çok da önemli bir iş, ama seni bulamadım ve işi Walsh'a verdim.
Primeiro que tudo, tenho de te pedir desculpa, porque estávamos à tua procura. É um trabalho importante, mas não consegui encontrar-te, portanto dei-o ao Walsh.
Onu bulursan, Walsh'a vereceğim parayı sana vereceğim.
Se o encontrares, dou-te o que ofereci ao Walsh.
Alo, adım Jack Walsh.
- Cala-te! Sim. O meu nome é Jack Walsh.
John Wesley Walsh.
John Wesley Walsh.
Bence sırada Packard Walsh var.
Acho que Packard Walsh é o próximo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]