Wasabi translate Portuguese
67 parallel translation
Hi-o, wasabi.
Hi-o, wasabi.
- Vasabi ile dolu.
Está cheia de wasabi.
- Wasabi.
- Wasabi.
- Adamım, Wasabi bolca.
- Oiça. Wasabi. Montes.
Bu gün kendime wasabi ile enfiye kıyağı çekeceğim.
Hoje vou comer wasabi pelo nariz.
İçinde turp ve portobello jölesi var.
Com uma infusão de wasabi e cobertos com um verniz portobello.
Başlangıç olarak mantarlı domuz madalyon ve sebze sote ve wasabi soslu patates sufle...
E como prato principal temos medalhões de porco com trufas. Servido com legumes e batatas. E finalmente...
Marge Simpson'nın acılı kanatları!
Asas de Búfalo Wasabi de Marge Simpson.
... Alman çavdarlı, çikolata kaplı ekmek. Wasabi parçaları da özellikle baştan çıkartıcı.
massa amarga de São Francisco, pumpernickel alemão, suíço coberto de chocolate, e os wasabi são intrigantes.
- Çıtır Wasabi? - Teşekkürler.
- Queres um wasabi?
Et sosu, sarımsaklı tuz, acı kırmızı biber ve bir tutam wasabi. - Kulaklarıma kadar kızardım.
Polpa de tomate com alho, sal, pimenta de Caiena e mostarda japonesa.
O wasabi! Ne?
- Não, Jake, isso é wasabi.
- Florida'yı pek seven biri değildin... ve zencefille yoldaşlığı ima ettiğinde... sushi ya da wasabi hakkında konuşmuyordun.
- Não gostas muito da Florida e quando falas do casal Ginger... não estás a referir-te ao sushi ou ao wasabi.
Wasabi'ye benziyor.
Parece tal e qual "wasabi."
Çok fazla biber gazın var. Sanırım, çok fazla yapmışım.
- Só tem tabasco, wasabi e um pouco de spray pimenta.
- Sadece acı sos, wasabi ve biraz da gözyaşartıcı gaz.
Isso não parece bom para colocar nos olhos.
Raddicchio sosu içerisinde wasabili tuna balığı olacaktı.
Não, é atum com wasabi em molho de couve roxa.
Bayan için az wasabi'li yengeç.
Um "caranguejo enrolado à mão" para a senhora.
Ama o kadar az olacak ki ellerinizi yıkadığınızda elinizde sadece eski yaptığınız yemeğin artıkları kalacak.
Com pouco wasabi, mas mesmo pouco, quase como se tivesses acabado de lavar as mãos, e apenas ficassem os resíduos dos pedidos anteriores.
Wasabi bezelyesi.
Doce de ervilha.
Biliyor musun, biraz pilav ve wasabi ile çok leziz oluyorlar.
Esses sabem mesmo bem com um pouco de arroz e picante.
Olmadık yerlerime wasabi bitkisi koydum.
Tinha Wasabi em sítios onde não se deve pôr Wasabi.
Daha da iyisi, belki biraz Wasabi bezelyeli Çin yemeği olabilir.
Melhor ainda, talvez um sortido chinês com ervilhas de wasabi.
Yaban turpumu kendim hazırlarım ve zencefilimi kendim salamura ederim.
E eu faço o meu prórpio wasabi, e meu o próprio gengibre.
Yaban turpu seni öyle bir kör ediyor ki ortalığı ne kadar dağıttığının farkına bile varamıyorsun.
E aquele wasabi pode cegar de verdade e nem se vê a confusão que está a fazer.
Bu Robustion yenileme maskesi. İçinde gingko ve wasabi özü var.
É a máscara Robustion "Replenishingister", tem extracto de ginkgo e wasabi.
Rahmetli bizi hep beslerdi her sabah, ekmeğin üzerine wasabi sürerdi.
Depois de tudo, consegui ter uma situação boa.
Ondan yerdim, o yüzden böyle kanlı canlıyım ben.
A minha mãe alimentava-me com wasabi todas as manhãs. Comia comer disso.
- Ama dikkatli ol acıdır, wasabi dokunmasın sana.
Tem cuidado! O wasabi é muito picante, vai arder.
Ay ama ben sana dedim değil mi wasabi acı diye?
Disse-te que o wasabi é muito picante, não disse?
Senin suşi ne de, wasabine de, Allah senin belanı versin.
Desculpa, perdoa-me. Maldito seja o teu sushi e o teu wasabi.
Wasabi cilt maskelerinden bahsetmiş miydim?
E não vos disse? Massagens faciais com wasabi.
- Wasabi.
Wasabi!
WASABI
WASABI
Wasabi soslu olanına bak.
- Não. Rábano picante é o meu limite.
- Wasabi, doğru cevap.
- Wasabi. Isso mesmo.
- Wasabi!
- Wasabi!
- Hayır, hayır o Wasabi.
Não, não, wasabi.
Her çifte ekstra birer wasabi fıstığı kesesi verelim.
Vamos dar mais um saco de amendoins com wasabi aos convidados.
Bu adamın aletini kesebilir, biraz şiso hamuru ekleyip yumurta eritir, biraz da wasabi ekler ve hayatındaki en güzel suşiyi yemiş olursun.
Ele até podia cortar-lhe o "abono", misturar com pasta, ovos, e wasabi, e dirias que é o melhor sushi que tinhas comido na tua vida.
Neden Asya sekerleme karisimimin icinde wasabi fistiklari var?
Porque é que há uma ervilha de wasabi nos meus aperitivos asiáticos?
Şef demişti ki "Tercih edip, etmemek size bağlı." Sanırım adı wasabi.
Creio que o cozinheiro disse para o comermos ao nosso gosto. Penso que se chama wasabi.
Merhaba, Wasabi.
Olá, Wasabi.
"Go Go" mu? "Wasabi" mi?
Go Go? Wasabi?
Bir kere tişörtüme wasabi dökmüştüm, millet.
Deixei cair wasabi na camisola uma vez, pessoal.
- Bu da wasabi.
Vai trazendo.
Vasabi fasulyeleri.
Ervilhas Wasabi.
salata, yuva dopdolu bir program!
Salada de algas, ninhos de algas o programa completo! Massa de wasabi, naturalmente, rebentos de soja e galinha terijaki.
Wasabi in Massen, elbette teriyaki tavugu ve soya sosu.
Saschibi, schabi, terijak, eu não sei se essas são as coisas certas.
Evet.
Tenta o wasabi a seguir.
- Wasabi nedir?
- O que é "wasabi"?